Paylaş
Merhaba Güzin Abla, ben 30 yaşında çocukları olan bir evli kadınım. Yaklaşık 12 senedir evliyim. Evliliğim gün geçtikçe önünü alamadığım mutsuzluklarla ilerliyor.
Eşim çocuklarına karşı iyi bir baba, bunu asla inkâr edemem fakat hiç iyi bir eş değil. Yıllarca eşimin ailesinin, aile içimize müdahalesi ile uğraştım. Sabrım ve terbiyemle saygımı bozmadan üstesinden geldim.
Eşim yıllarca iş beğenmeyip çalışmadı, ne aileme ezdirdim ne de bu konuda baskı yaptım. Hep alttan alıp olumlu yönünden bakmaya çalıştım. Fakat eşimin bazı davranışları onurumu zedeliyor ve artık buna dayanamıyorum. Öncelikle eşimin hiçbir desteğini göremediğim gibi yok sayılıp bir güzel sözden mahrum bırakılıyorum.
En önemlisi de eşim ben yanındayken dahi başka kadınlara hiç çekinmeden bakıyor. Defalarca uyardım, önünü alamadım. O da yetmez gibi sürekli açık saçık videolar izliyor. Onun için de defalarca konuştum, o kadar yüzsüzleşti ki bu durum gözümle görüp elimle gösterdiğim halde kabul dahi etmemeye başladı.
Ayrılırsam çocuklar mutsuz olacak bunu biliyorum. Daha önce bir kere aile evine dönmek istedim çocukların baba diye yakarışlarına, huzursuz olmalarına dayanamadım ki, eşim de pişman olduğunu söyleyerek yeminler etti.
Şu an eşime hiç güvenemiyorum. Ne söylese ne yapsa dahi yalan geliyor. Gördüklerime susup geçmeye çalışsam da beynimden atamıyorum. Uykularım ziyan oldu.
Mesleğim var fakat siz de bilirsiniz ki iki çocuklu bir kadının kendine yeni bir hayat kurması bu maddi durumlarda imkânsız. Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. Ailemle konuşmaya çalıştım fakat benim aldatmak gördüğüm bu durumları ne yazık ki normal karşılanmasını kaldıramıyorum.
Görmezden gelmemi ve evimde hayatıma bakmamı temenni ediyorlar.
Sanırım eşimin de bu kadar yüzsüzlüğü ele alması da ailemin bu tutumunu bilmesine bağlıyorum.
Benim dayanacak ne gücüm ne de onurum kaldı. İçinde bulunduğum bu saygısız ve sevgisiz evliliğe dayanamıyorum. Evlilik terapisti önerecek olursanız, onu da denedim. Bir de size danışayım dedim.
Rumuz: Güvenemiyorum
YANIT
Sevgili kızım, hayatta en zor şey işte bu senin gibi kararsızlık içinde olmaktır. Çocuklarım için dayanıyorum diyorsun ama aslında o kadar mutsuzsun ki, bunu hak etmiyorsun. Sanırım eşine karşı hem güvenini hem de sevgini kaybetmişsin.
Ancak anlayamadığım şey, eşinin düzenli çalışmadığını söylemene karşılık, ‘ayrılırsam ben tek başıma ailemi geçindiremem’ demen. Eşinin az da olsa katkısına mı muhtaç hissediyorsun kendini?
Ama unutma ki, boşandıktan sonra eşin çocukları için sana nafaka vermek zorunda. Çocuklar babalarına çok düşkün olabilir. Ama boşanmanız onların babalarından tamamen kopması demek değil ki... Hem mutsuz bir ailede çocukların da psikolojisi bozulmaz mı?
Ailenin boşanmana karşı çıkması çok klasik... Aileler her ne olursa olsun çocuklarının boşanmasını istemez.
Onlara göre düzenleri bozulmamalıdır.
Özellikle de çocukların düzeni bozulmamalıdır. Aslında bozulmasını istemedikleri tek şey kendi düzenleridir. Ama bu arada senin mutsuzluğunu gören yok. Aslını söylemek gerekirse eşinin gerçek anlamda seni aldattığını düşünmüyorum. Ama bu anlattıkların eşinin gözünün dışarıda olduğunu, seninle yetinemediğini gösteriyor. Bir anlamda seni aldatması da an meselesi...
Bütün bunlar senin yuvanın yıkılmak üzere olduğunun belirgin işaretleri. O halde iyi düşün taşın güzel kızım...
Henüz gençsin… Hayatını bir şekilde devam ettirmelisin.
Ailen de artık o kadar merhametsiz değil ya, elbette sana destek olacaklardır.
Kendine yeni bir hayat kurmayı artık ciddi olarak düşünmelisin.
Paylaş