Paylaş
Feyza Hanım, biliyorsunuz, okulların yaz tatiline girmesi ve karne almaları genellikle biz hayvan korumacıların kabusudur. Bu konuda hazırladı?ım yazıya, köşenizde yer verebilirseniz çok sevinirim.
Koca bir e?itim yılının ardından karneler verildi. Çocuklar başarılı karneleri karşısında, anne ve babalarından hediye beklerler. Karne hediyesi denince; anlam veremedi?im şekilde “hayvanlar” akla geliyor...
Yavru hayvanlar o güzel, şirin ve dayanılmaz halleriyle, çocukları çok cezbediyor. Çocukların, hayvanları sevmeleri, onlarla birlikte yaşama arzuları, tabii ki biz hayvan korumacıların da en büyük arzusu.
Lakin burada, önceden iyice düşünülmesi gereken hususlar var:
Hayvan beslemek büyük mesuliyet gerektirir. Yavru olarak alınan bir hayvanın 10-15 senelik bir ömrü vardır. Ve bakımı zordur. Beslenme, gezme, sa?lık ihtiyaçlarının yanı sıra bir hayvan, adeta bir çocuk gibi ilgi, sevgi ve özen bekler. Bir hayvanı sahiplenmeden önce, hayvan sahibi olmanın, aynen çocuk sahibi olmak kadar fedakarlık istedi?ini bilmek gerekir.
Anne-baba, bilinçli ve duyarlı davranmalı, evdeki birinin hayvana alerjisi olup olmadı?ından emin olmalı, en önemlisi de uzun süreli bakım konusunda kendine güveniyorsa çocuğuna hayvan almalıdır.
Yoksa “Çocuk hevesini aldıktan sonra da kurtuluruz” mantı?ıyla bir hayvan alıp sonra onu soka?a terk etmek hem suç hem de vicdansızlıktır.
Terk edilmek, her canlıya aynı acıyı verir. Kaldı ki, bize zor gelen her şeyde böyle kolayca kurtulabiliriz mesajını çocuklarımıza vermek istemeyiz. Ayrıca evcil bir hayvanın terk edilmesi hem Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’ne, hem de 5199 sayılı Hayvanların Korunmasına Dair Yasa’ya karşı suç teşkil eder.
Av. Deniz Tavşancıl Kalafato?lu / İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başk. Yard.
Hayal ötesi bir aşk
Sevgili Güzin Abla, uzun süreden beri aynı işyerinde çalıştı?ım bir genç hanımı görünce kalbim çarpıyor, nefes alamıyorum. Onu seyretmek bile bana yetiyor. Sanırım o hiçbir şeyin farkında de?il ya da öyle davranıyor.
Aşk bu olsa gerek. Onu üzmek ve incitmek beni çok korkutuyor. Sanki elimin arasından kayacakmış gibi. O benim için hayal ötesi bir sevgi. Bunu çok iyi biliyorum. Önce aramızda ciddi bir yaş farkı var. Ayrıca ikimiz de evliyiz. Ne yapayım? Duygularıma hakim olamıyorum. Onu ömrümün sonuna kadar uzaktan izlemeye razıyım.
Rumuz: Sunset
O halde bununla yetinmeye bakmalısın sevgili o?lum. Onu kaybetmek derken sanırım, arkadaşlı?ını ya da işyerindeki selam sabahınızı kastediyor olmalısın.
Ama madem aranızda çok ciddi engeller var, ondan bir karşılık bekleyemezsin. Hem dedi?in gibi, belki senin ona karşı ilgini hissediyor ama belli ki görmezden geliyor. Bence çok da iyi yapıyor.
Paylaş