Çanakkale kahramanı Canberk köpeğin öyküsü

Geçtiğimiz yıllarda, Orhangazi Mahallesi’nde Eskişehir Halk Ekmek’in aracı bir köpeğe çarpmış ve sürücüsü de ardına bakmadan çekip gitmişti. Ulaşıp görüştüğüm Halk Ekmek yöneticisi köpeğin tüm tedavi giderlerini karşılayacağını, sonrasında da o canı koruma altına alacağını söylemişti.

Haberin Devamı


Köpek, hayvan hastanesinde özenle bakıldı. Sonra da Halk Ekmek’teki yeni yuvasına teslim edildi. Yöneticisi sayın Zaimoğlu “İyilikle sonuçlanan bu olayın kahramanı sizsiniz” diyecek kadar yüce gönüllü bir insan, ben sadece aracı oldum, o canın tedavi masraflarının karşılanması, sıcak bir yuvaya kavuşması ona ait. Köpeğin adı Canberk oldu.
Ve bana Canberk’in Çanakkale destanına uzanan hikâyesini aktardı Sayın Zaimoğlu:
“Canberk, Çanakkale destanını yazan kahramanlardan 17. Alay Komutanı Yarbay Hasan Bey’in köpeğiymiş. Askerleriyle Kilit Bahir köyünün ortasındaki meydan çeşmesine kadar geldiklerinde çeşmenin önünde Hasan Bey’in dikkatini bir şey çekmişti. Yara bere içinde bir köpek su içmek için çeşmeye yanaşmaya çalışıyor, onun bu perişan halini görenler taş atarak köpeği çeşmeden kovuyorlardı.
Hasan Bey bu duruma çok üzüldü, atından indi köpeği kucaklayıp, su içirdi, karnını doyurdu, sonrasında köpek Hasan Bey’i hiç bırakmadı, o nereye Canberk ismini koyduğu bu sadık can da oraya. Canberk kısa zamanda tüm Mehmetçiklerin dostu olmuştu. Türk askerleriyle siperden sipere atlıyordu. Tüyleri yeniden çıkmış, yaraları ise tamamen iyileşmişti. Askerler sordular Hasan Bey’e, ‘Komutanım, bu köpeğe neden bu kadar alaka gösteriyorsunuz?’ diye... Hasan Bey de ‘Yüce Allah’ın kıyamette bana bu köpeğe neden merhamet etmedin, demesinden korkuyorum’ diye yanıt verdi.
Bölgedeki savaş olanca şiddetiyle sürüyordu. Yine siper savaşlarının birinde bizim Mehmetler, Fransızları püskürtmüşlerdi! Savaş alanı Fransız askerlerinin cesetleriyle doluydu. Biz de zayiat vermiştik. Mehmetçiklerimiz bir yandan ölen arkadaşlarının defin işleriyle uğraşıyor, diğer yandan ise yaralılara yardım ediyorlardı.
Hasan Yarbay da askerlerine direktifler veriyordu. O sırada bir Fransız askerinin yerde kıpırdadığını gördü! Askerin yaralı olduğunu düşündü. Yardım etmek için Fransız askerin üzerine eğildi ki, asker, sakladığı hançeri Hasan Bey’in göğsüne sapladı.
Hasan Bey bir anda sarsıldı ve yere yığıldı. O an uzaklardan acı bir havlama sesi duyuldu. Canberk olanca hızıyla koşup geldi ve velinimetinin yanına çöktü. Sahibinin ellerini yalıyor, adeta kalkması için yalvarıyordu. Ne yazık ki Hasan Bey, orada şehit olmuştu.
Askerler komutanlarının üzerine Türk bayrağı örtüler, köpeği Canberk de bayrağın altına, onun ayak ucuna yattı. Bir süre sonra askerler, Yarbay Hasan’ı defnetmek için gelip, bayrağı kaldırdıklarında köpeği Canberk’i orada buldular.
Yemeden içmeden kesilen Canberk de kısa bir süre sonra sahibinin yanında öldü. Yarbay Hasan’ı defnettikten sonra köpeği Canberk’i de onun ayak ucuna defnettiler.
Artık onlar vatan topraklarında, bizlerin yüreklerinde, sonsuza kadar birlikte uyuyacaklar.”
Sayın Zaim Zaimoğlu’na binlerce teşekkür ediyorum bütün can dostları adına ve onun bu güzel davranışının herkese örnek olmasını canı gönülden diliyorum.
Yattığın yerler ışıkla dolsun Çanakkale şehidimiz Yarbay Hasan Bey. Bak artık Canberk, onun gibi bir gariban canda yaşıyor.
Ece Bilgin

Yazarın Tüm Yazıları