Paylaş
Daha 18 yaşındaydım onu tanıdığımda. Üniversite yıllarıydı. Arkadaşım, bir genç hanımın benden etkilendiğini söyledi, böylece başladı aşkımız.
Önceleri internette, web cam’dan görüştük. Toz pembe hayaller kurduk. Gecem gündüzüm o olmuştu, artık benim her şeyimdi.
Şehirlerimiz birbirine uzaktı. Okulumu bile bitirememiştim ama her ay kilometrelerce yola katlanıp, yanına gidiyor ve onu görüyordum.
Evlenme hayalleri kuruyorduk. Her şey çok güzeldi, ta ki aileler işin içine girene kadar.
Ailesiyle tanışmaya gittik. Ama benim ailem bu duruma sıcak bakmadı, “Askerliğini yapmadın” gibi bir sürü bahane öne sürdüler.
Yine de devam ettik ilişkimize. Tabii kavgalar başladı aramızda. Ben, aslında yürümeyecek bir ilişkiyi devam ettirmeye çalıştım. Ylişkimizin dördüncü yılında ayrıldık...
Ayrılığımız iki ay sürdü. Bu süre içinde kız arkadaşım bana olan kızgınlığından başka biriyle görüşmeye başladı, hatta nişanlanacaklardı ama o gencin ailesi beni öğrenince ilişkilerine karşı çıkmış.
Daha sonra barıştık. Ama ben bir tarafta ailem, diğer tarafta sevdiğim kız arasında kaldım. Anlamsızca ezildim, boşluğa düştüm...
Askere gitmeden önce, kız arkadaşımı bir telaş sardı. “Ben sensiz ne yaparım” deyip duruyordu. Çünkü ben hep yanındaydım. Okurken de maddi-manevi her türlü destek olmuştum ona. Askere de okulumun uzaması yüzünden geç gittim.
Askerliğimin ilk günü onu aradığımda sesi heyecanlı ve özlem doluydu ama daha sonraları telefona çıktığında soğuktu.
Ağzındaki baklayı askerliğimin üçüncü ayında çıkardı, “Bitti” dedi.
Aslında günün birinde bunun olacağına kendimi alıştırmış ve inandırmıştım. Ama nişanlandığını, hatta ben izindeyken evlendiğini duyunca, aslında bu habere hazır olmadığımı anladım. Çok ağladım ama boşunaydı...
Sonuçta kullanıldım, en güzel yıllarımı heba ettim. ?imdi kimseye güvenim yok. Aşka, sevgiye inancım yok. Yster kadın olun ister erkek, kaç yılınız geçerse geçsin fark etmez, karsınızdakini iyi tanımaya bakın. Aşkta mantık olmaz derler ya, doğru! Aşk körü körüne bağlanmaktır, bu yüzden yanlışları görememektir...
Rumuz: Aşk yoktur
Yaşadığın hayal kırıklığı, seni hayata ve sevgiye karşı güvensizliğe sürüklemiş oğlum. Haksız da sayılmazsın.
Ancak o genç kızın da senden bazı beklentileri olduğunu kabul etmelisin. Okulunu bitirmeni, bir an önce askerliğini yapıp evliliğe adım atmanızı beklemiş.
Ama sen aşka kapılıp bunu başaramamışsın. Ailen de engel olmuş ve sevdiğin kız sonunda pes etmiş.
Belki ailesi de onu seni bırakması için zorlamıştır. Bu nedenle olayları tek taraflı değerlendirmemelisin.
Paylaş