Merhaba Güzin abla, içimde öyle bir acıyla elime kalemi aldım ki bir anda kendimi sizinle dertleşirken buldum. 1.5 senedir savaştığımız kansere sonunda yenildik.
Melek sözü, anneme yakıştığı kadar, babama da yakışırdı. O benim canımdı. Onun sayesinde ne ergenlik dönemi bildik, ne de mutsuzluk. Birbirini çok seven beş kardeşiz. Evlendiklerinde annem 13, babam 21 yaşındaymış. Onlar birbirlerinin her şeyiydi.
Ben sizin aracılığınızla tüm anne ve babalar için, evlatlara seslenmek istiyorum. Onlarla ilgili hiçbir şeyi ertelemesinler, isteklerini yerine getirsinler, dokunsunlar, öpsünler, koklasınlar, ziyaretlerine gitsinler, sevgilerini söylesinler.
Belki o zaman toprağa vermek daha kolay olur, ‘Keşke şunu da yapsaydım’ dememiş olmanın huzurunu yaşarsınız. Bizler bunu yapabildik.
Hastane odasında ona bir şiir yazdım, izin verirseniz sizinle ve okurlarınızla paylaşmak istiyorum.
Adı, ‘Babam için’
Nur Göymen Arslan
Vah canım evladım, baban için gerçekten çok üzüldüm. Sanırım, babasını yeni kaybetmiş birçok okurumu bu yazın çok sarsacak.
Şiirin de öyle...
Yine de yayınlamak istedim, çünkü anne ve babaları şu anda hayatta olan birçoklarına da gerçekten güzel bir mesaj içeriyor.
Allah geride kalanlara sabırlar versin yavrum.
Dağlarda peşinde koşarken
Kırlarda kuzularla oynarken
Köy yollarında zıplarken
böyle yorulacağı, aklıma gelir miydi
Güven veren elini tuttuğumda, ağlayacağım
Yalan sözlerimle seni avutacağım
Kansere yenilip, lanetler edeceğim aklıma gelir miydi
Sana güç verirken gücümün tükeneceği
Suyunu verirken elimin titreyeceği
Dağ gibi bedeninin devrileceği, aklıma gelir miydi
Gözyaşlarının döküleceğigülen Nur’unun artık gülemeyeceği
Azrail karşısında pes edeceği,
Senin aklına gelir miydi
Benden 13 yaş büyük bir kadının kölesi oldum
Merhaba Güzin Abla, devamlı okurlarınızdan biriyim, 22 yaşında bir gencim, Avrupa’dan yazıyorum. Lütfen bana yardımcı olun çok zor durumdayım.
Birkaç ay önce beni telefonla bir hanım aradı, beni tanıdığını ve görüşmek istediğini söyledi, kabul ettim. Onunla karşılaştığımda şok oldum. Ben de onu tanıyordum. Bir hata yapıp onunla beraber olduk; şimdi benden 13 yaş büyük bu kadının, kölesi oldum, kurtulamıyorum.
Her gün arayıp buluşmak istiyor, tehdit ediyor, bıktım, bunaldım. Cevabınızı sabırsızlıkla bekleyeceğim.
RUMUZ: KOBRA
Sevgili oğlum, bu hanımı tanıdığını söylüyorsun, kısacası bu hanım, yakınlarından biri mi? Yakın birinin eşi mi? Pek anlayamadım. Ama sanırım evli bir hanım,bu yüzden de endişe içindesin. Yine de seni anlayamıyorum.
Neden seni tehdit etsin, buna ne hakkı var? Böyle yanlış bir ilişkinin neresinden dönsen, senin için hayırlı olur. O halde ne bekliyorsun? Sanırım senin gençliğinden, tecrübesizliğinden yararlanmaya çalışıyor.
Ama bir kadının her ne olursa olsun, bir erkeği tehdit edebileceğini düşünmek istemiyorum. Bence kesin olarak onu istemediğini söylersen, seni bir daha aramaz.
Bir kadın istenmediğini bile bile böyle bir ilişkiyi sürdürecek kadar gurursuz olabilir mi?
Eşim, komşumuza zaafı olduğunu açıkladı
21 yaşında, 15 aylık bebeği olan bir kadınım. Üç yıl önce eşime kaçarak evlendim. Böylesine sevdiğim eşim ise beni, arkadaşım olan karşı komşumuzla aldattı.
Yani o kızı öpmüş. Beni çok seviyormuş ama o kıza karşı zaafı olduğunu da açıkladı. Bir anlık gaflete düştüğünü, hata yaptığını söylüyor. Kalbim kanıyor, içim yanıyor ablacığım. Eşime her baktığımda çok acı çekiyorum. O da çok üzülüyor, benden sürekli af diliyor. Şimdi bana her dokunuşunda ihanetini hatırlıyorum.
RUMUZ: KALBİM ACIYOR
Duygularını elbette çok iyi anlıyorum, ancak eşin yine de çok dürüst bir insanmış. Sana duygularını açık açık söyleyebilmiş. Bunu kaldırman zor olabilir. Ama pek çok erkek, daha fazlasını yaşadığı halde, eşinden saklamayı beceriyor, inkar yoluna sapıyor. Burada eşinin, o öpücükten daha önemli olan duygusal ihaneti ağır basıyor bence.
Ama pişman olduğunu söylemesi, samimi olması çok ciddi bir adım. Bir defaya mahsus bebeğini düşün, yuvanı yıkma. Hem, karşı komşunun hiç mi suçu yok?