Paylaş
21 yaşında mimarlık okuyan bir gencim. Eğitimim benim için çok zor geçiyor. Başarısız olduğum her an sanki bir kılıç darbesi yiyorum. Bunlar yetmiyormuş gibi ailemin birçok konuda baskısı beni tüketiyor.
“Neden onunla konuştun, neden ona gittin, neden gitmedin, dışarı mı çıkıyorsun, nereye gidiyorsun? Şunu yap, bunu yapma, oraya gitme”... Gerçekten her şeyime karışıyorlar. Ardından “Kızma oğlum seni düşündüğümüz için” diyorlar. Arkadaşlarım ve toplumdaki samimiyetsizlikten de inanılmaz şekilde bıktım. Hayatım o kadar rutin, o kadar sıradan ki gerçekten çıldırmak üzereyim.
Üniversite hazırlıkta giyimine, sporuna her şeyine dikkat eden ben, şimdi hiçbir şeyi umursamıyorum.
Dış görünüş olarak kendimi beğenen ben, şimdilerde kendimden nefret ediyorum. Üstümde hissettiğim yoğun bir baskı var.
Beni çok seven ama sürekli kontrol eden ve baskılayan bir anne ile babaya sahibim. Babam ne zaman telefonla biriyle konuşsam “Kız arkadaşın mı, sevgilin mi” diye soruyor. Benden bu tür bir beklentisi var. Bu başarısızlık beni üzüyor.
Bu baskı ve stresle değil kız arkadaş bulmak, doğru düzgün biriyle konuşmuyorum bile.
Üstelik bu kız arkadaş sorusunu çevremdeki herkes ama herkes soruyor.
Artık öyle bir seviyeye geldim ki bu soru bana her sorulduğunda içimde çok ciddi bir öfke beliriyor.
Sırf bu soruyu sormasınlar diye hiç konuşmadığım, ziyaret etmediğim insanlar var.
Toplumdan kaçmak, herkesi geride bırakmak istiyorum ama gücüm buna yetmiyor.
Ama o kadar yalnız ve sevgisiz hissediyorum ki bundan haberleri yok. Toplumdan kaçmayı ben tercih ediyorum çünkü her tanıştığım insan beni yaralıyor, her gelen yarama bir çizik atıp gidiyor. Dayanamıyorum. Lütfen, yardımcı olun.
Rumuz: Dayanamıyorum
YANIT
Sevgili oğlum, inan pek çok genç günümüzde bu senin yaşadıklarını yaşıyor. Günümüz gençliği hep daha özgür, daha bağımsız yaşamak istiyor. Onların enerjisi yaşadıkları çevreye, aile ortamına uyum sağlamıyor.
Kendilerini her konuda baskı altında hissediyorlar, büyüklerinin işlerine burunlarını sokmasını istemiyorlar.
Bunları seni ve yaşıtlarını suçlamak için yazmıyorum, inan bana. Aslında sizi çok iyi anlıyorum.
Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, siz gençler bu hıza ayak uydurmakta zorlanıyorsunuz.
Biz büyükler, her geçen gün yenilenen teknolojik gelişmeye sizler kadar uyum sağlamaya çalışmıyoruz, ama sizin için öyle mi?
Önce eğitiminiz için üniversiteye girmek size vazgeçilmez, olmazsa olmaz bir adım olarak gösteriliyor.
Ama üniversite bitip de dünyaya adım attığınızda sonsuz bir boşlukta kalıveriyorsunuz sanki...
Nereye gideceğinizi bilemiyorsunuz, beklentileriniz boşlukta sallanıyor, sanki hayalleriniz yıkılıyor. Çünkü iş bulamıyorsunuz.
İçinizdeki birkaç şanslı genç dışında mesleğinizi yapabileceğiniz bir iş imkanı bulmak için yıllarca beklemek zorunda kalabiliyorsunuz. Bu yüzden de sevgili edinmek, evlilik bir hayalden öteye gidemiyor.
Ve bütün bunlardan belki de hep sizden en iyisini bekleyen ailenizin haberi bile olmuyor. Onların beklentilerine karşılık verebilmek için mücadele ediyorsunuz...
Ancak emin ol, şu anda öyle bir süreçte yaşıyoruz ki bu tür bunalımlara kapılmak bir yana hastalanmayıp sağlıklı kaldığımız için şükretmekten başka şansımız yok.
Ve inan bana sen çok iyi bir kız arkadaş bulacak ve tüm sorunlarınızı birlikte konuşacak ve çözeceksin.
Paylaş