Aciz canlılara zulmetmek günahların en büyüğüdür

Öncelikle güçlü hayvan-sever kişiliğiniz ve hayvanların yaşam haklarına sahip çıkmanız adına verdiğiniz mücadele için teşekkür ederim.

Haberin Devamı

Yine köşeniz aracılığı ile tüm hayvan sevmeyenlere ulaşmak istedim.

Hayvan katliamı yapan kişilerin sevgisiz bir aile ortamında yetiştiğinin ve hiç tanımadıkları sevgiyi dolayısıyla bir başka canlıya da gösteremeyeceklerinin bilincindeyim. Çünkü sevgi ile gelişen merhametin, çekirdek ailede oluşup eğitim ile desteklendiğinde ancak bir anlamı olmaktadır.

Hayvanlara acı çektirenler, birbiriyle dövüştürenler, öldürenler; sizlere bu yazım.

O masum hayvanları sevmek zorunda değilsiniz ama zarar vermek zorunda hiç değilsiniz! Ne istersiniz ağzı olup dili olmayan bu canlılardan? Bütün zulümlere rağmen sınırsız sevgi ve sadakat veren başka bir canlı daha var mıdır dünyada? Sizler Müslüman değil misiniz?

Ramazanda orucunu tutan, namazını kılan, her fırsatta Allah, din, kitap, günah sözlerini ağzından düşürmeyen ama iş katliama geldiğinde bütün bunları unutup, gözleri kapalı bir şekilde hayvanları öldürenlere, hem de acı içinde, can çekişe çekişe ölmelerine sebep olanlaradır sözüm...

Sizler bilmez misiniz aciz, zavallı canlılara zulmetmek, onları öldürmek, acı vermek günahların en büyüğüdür? Hayvan katliamı yapmak, bir canlının kıvrana kıvrana ölümüne sebep olmak ne tür bir insanlıktır?

Aslında bu katliamlara sebep olanlara daha söylenecek pek çok söz var ama ne yazık ki sözler havada kalıyor.

Hayvanseverlere de bir-iki cümlem olacak. Gelin birlik olalım, yasanın gereken şartlarda çıkmasına biz yardım edelim. Çevremizdeki aç, bakıma muhtaç hayvanları biz besleyelim, gerekirse kısırlaştıralım, kötülüklerden, zarar vermek isteyenlerden biz koruyalım, korkusuzca karşılarına dikilelim. Ve onların kimliklerini basın organları aracılığı ile teşhir edelim, yaptıklarını yanlarına bırakmayalım.

O dünya tatlısı hayvanlar biraz sevgi, bir yudum yemekten başka ne ister ki bizden? Ya da bizim için bir canlının hayatını kurtarmak, karnını doyurmak, onları sahiplendirmek mutluluğundan daha güzel ne olabilir ki? Bu huzuru başka kim veya ne verebilir?
RUMUZ: A. Ayrancı

Haberin Devamı

Gelişmiş toplumlarda çocuklar evcil hayvanlarla büyür

Haberin Devamı

“Dünyanın en güzel şarkısı” başlığı ile yayınlanan mektubu gözlerim yaşararak okudum. Ne kadar insanca ve ulvi hislerle doluydu... Galiba giderek azalan insan olmanın en güzel duygusu olan SEVGı’yi çok özlediğimden içim burkuldu.

Yaşam alanlarına tecavüz ettiğimiz hayvanlardan öğrenecek çok şeyimiz var. Doğadaki eşsiz dengeyi bir müddet izlersek, hırslarımızın, yalanları-mızın, başkalarının mutsuzluklarından yarattığımız mutlulukların ne kadar boş olduğunu anlarız...

Belki izlemişsinizdir. Televizyonda ıstanbul’da evinde 80 kedi besleyen bir aileye mahallenin tepkisini yayınlıyorlardı. Doğrudur, apartmanda 80 kedi beslemek çok da doğru değil. Buna bir çözüm bulunmalı. Ama tepkiler korkunçtu! Hem aileyi hem de kedileri linç edeceklerdi neredeyse...

Bu 80 kediden dişi olanları kısırlaştırsak, aşılatsak, mahallede herkes bir kedi edinse, insanlar birbirlerine karşı daha tahammüllü olurdu.

Gelişmiş toplumlarda hemen her evde evcil bir hayvan bulunur, çocuklar onlarla büyür. Çocuklarımızın sorumluluk duygularını geliştirir.

Ne olur, dinimizin emrettiği gibi sağduyulu ve sevgi dolu olalım. Her canlıyı yaratandan ötürü sevmemiz gerekmez mi? Lütfen ama lütfen sevgiyle kalın Feyza Hanım...
RUMUZ: Çelebi 1

Sevgili okurum, keşke herkes sizin gibi düşünebilseydi... Çocuklar ve gençler, hayvanlar sayesinde sevgiyi, sorumluluğu, paylaşmayı öğrenebilselerdi...

Günümüzde çocuklar bir hayvanla yaşamlarını paylaşmaya hazırlar ama aileler bırakmıyor ki! Bırakın çocuğu bir hayvanla birlikte büyütmeyi, daha çocuk doğar doğmaz, evdeki hayvanı sokağa atıveriyorlar...

Bizim insanlık anlayışımız da bu...

Yazarın Tüm Yazıları