Paylaş
Güzin Abla, ben bir yıllık evli, genç bir okurunuzum. Eşimle mutlu bir yaşamımız var. Ancak sorunum, geçmişe dayanıyor. Bundan 4 yıl önce, yani bekarken, bir genç kızla kısa süren bir beraberliğim olmuştu. Daha sonra da ayrılmıştık. Ancak bu beraberlikten meğer bir çocuğum olmuş. Ama benim bundan hiçbir zaman haberim olmadı. Benden gizlemişler.
Ailesi de, o kız arkadaşım da bana hiçbir şey söylemedi. Bu durumu yeni öğrendim ve beynimden vurulmuşa döndüm. Henüz evliliğimden bir çocuğum olmadı. Arkadaşlık ettiğim kız annesiyle yaşıyordu. Sanırım çocuğu alıp, onlara göstermeyip, sahipleneceğimden korktular. Bu yüzden de bana haber bile vermediler.
Doğrusu şimdi ne yapacağımı bilemiyorum. Nasıl davranmalıyım, çünkü 3 yaşında bir erkek evladım olduğunu yeni öğrenmiş bulunuyorum. Çok şaşkınım. Bana yardımcı olabilir misin?
Oğlum, oldukça karmaşık bir durum bu. Beraber olduğun bu genç hanım belli ki onurlu bir insanmış. Sen demek ki onu bu kısa süreli ilişkiden sonra bir daha aramamışsın. O da çocuğu bahane edip seni aramak istememiş.
Çocuğun olduğunu nasıl öğrendiğini yazmamışsın ama sonuçta artık biliyorsun.
Oğlum, sıradan bir maceradan ortaya çıkan bu yavrucak, sonuçta senin çocuğun. Senin kanından ve canından bir parça.
Onun sorumluluğunu taşımak zorundasın. Onu eşine anlatmalı, nüfusuna aldırmalısın. Bu çocuğa destek olmak zorundasın. Bu çocuğun babasız ve isimsiz kalması hem senin hem de o genç hanımın sorumsuzca bir davranışına bağlı. Yani sizin suçunuzun sonucunu o masum yavrucak yaşamamalı.
Bu arada onlara hiçbir şekilde çocuğunu alıp onlara vermemek gibi bir davranışta bulunmayacağını söylersin. Yeter ki babası olarak onunla ilgilenmene engel olmasınlar.
Onu arada sırada görmen, bir babası olduğunu hissetmesi açısından da çok önemli. Umarım bu durumu eşin kabul eder. Zor da olsa bu konuda gereken olgunluğu göstereceğine inanıyorum. Sonuçta bu senin bir gençlik maceranın sonucu, evlenmeden önce yaşadığın bir olay.
Ailem çok önyargılı
Merhaba Güzin Abla, benim yaklaşık 1,5 yıldır birlikte olduğum bir erkek arkadaşım var. Gerçekten birbirimizi çok seviyoruz ve evlenmek istiyoruz. Fakat mezhebi dolayısıyla ailem onunla evlenmeme kesinlikle karşı çıkıyor.
Önce güzellikle razı etmeye çalıştım, olmadı. Tartıştık, yine olmadı. Devreye halalar, teyzeler, amcalar girdi... Benimle konuştular. Onlara sadece bir kez de olsa onunla görüşmelerini, tanıyınca onu seveceklerini, zaten onu çok sevdiğimi ve vazgeçmeyeceğimi söyledim. Fakat hiç kimse bana hak vermiyor. Ailede herkes kesinlikle reddediyor. Erkek arkadaşım da bunu biliyor ve “Ne isterlerse yaparım, yeter ki seni bana versinler” diyor. İnançlarında ve yaşam tarzlarında bizden hiç fark yok. Ailemi bırakıp gitmek kolay. Herkes bunu yapabilir, bırakıp gidebilir. Ama ben güzellikle olsun, kimsenin tadı kaçmasın istiyorum. Babamın ve ailemin tutumunu hiçbir şekilde değiştirebilme umudum yok.
Artık yapabileceğim tek şey sevdiğimle gitmek diye düşünüyorum. Tanımadıkları bir insan hakkında böyle yorum yapıp, önyargı ile yaklaşmaları doğru mu? Benim farklı mezhepten
bir insanı sevmem günah mı ablacığım?
Sevgili kızım, işte en çok üzüldüğüm ve yazmaktan bıkmadığım bir konu bu... Çağımızda insanlar bilim ve irfan yolunda ilerleyeceklerine, böyle eski çağlardan kalma, yalan yanlış inançlarla hareket etmiyorlar mı, gerçekten çok üzülüyor ve isyan ediyorum.
Siz gençleri mezheplere göre ayırmaları gerçekten çok acı... Artık bu çağda, bu uygar ülkede, ayrı dinlerden olan insanlar bile evlenebilir, bir arada yaşayıp, bir arada çalışabilirken, aynı ekmeği paylaşabilirken bu tutumu sürdürmek niye?
Ben de senin gibi düşünüyorum, tatlılıkla halletme yoluna gitmenizi tercih ederim. Ama sonuçta mutluluğu yakaladıysan, sevdiğini seçebileceğine de inanıyorum.
Paylaş