Paylaş
20 yaşındayım ve şu yaşıma kadar babam, bana hayatı zehretti. Elinden gelse liseyi de okutmayacaktı. Allahtan oturduğumuz ilçede lise vardı.
Üniversiteye zaten göndermediler. Kız olduğum için güvenmedi. Hep telefonumu karıştırdı.
Açık öğretimdeki sıradan bir bölümü seçmek zorunda kaldım.
Hep giyimime karıştı. “Pantolon giyme, kolsuz giyme, tırnak uzatıp oje sürme” dedi.
Lise 2’de kulağımı deldirmiştim, “Şimdi böyle yaparsan ileride kim bilir neler yaparsın” dedi. Beni eve kapattı, “Dışarıya yalnızca annenle git gel” sözlerini söyledi. 2 senedir evden neredeyse hiç çıkmadım. Ortamlar, dostlar, basit flört hiç olmadı.
Çok yalnızım. Telefon hattımı kapatmak istiyorum artık. Çünkü arayan, soranım yok.
Hiç yaşamıyor gibiyim. Evde sesim çıkmıyor. İştahsızım, yemek yiyemiyorum.
Onlar beni hiç sevmedi, hatta bana “deli” dediler.
Yarın öbür gün görücü gelir, beni verirler diye ödüm kopuyor.
Babam hep evde oturuyor ve hayatı bana dar ediyor. Sürekli her şeyimde hata buluyor.
Babam, lise zamanlarımdan beri ağzımı arıyordu. Instagram takipçilerime, WhatsApp konuşmalarıma, internet geçmişime bakıyordu. “Hele şu lise bitsin de kurtulalım böyle hareketlerinden” diyordu. İstediği de oldu.
Şimdi DGS ile örgün eğitime geçmek istiyorum ama korkuyorum göndermeyecekler diye.
Üstelik babamın korkusu beni panik atak hastası yaptı. Artık evden çıkamaz oldum, takıntılarım var.
Senede 5 kez bile çıkmıyorum evden. Sevgi dolu ve medeni bir yuvaya o kadar ihtiyacım var ki...
Rumuz: Obsesif
YANIT
Kendi küçük dünyasında kalmış, hayatı hem kendine hem de yakınlarına zehir etmekten başka bir şey yapmayan baban gibi kişiler ne yazık ki var. Bu sana yaşattığı cehennem hayatı gördüğüm kadarıyla senin psikolojik açıdan türlü sorunlarla boğuşmana yol açmış. Bunu bile göremiyor, anlayamıyorsa, o insana ne desek boş.
Burada annenin de onun hükmü altında ezildiğini, sana sahip çıkamadığını hissediyorum. Sen okumak isteyen, meslek sahibi olmak isteyen bir genç kızsın. Evlenmek değil, eğitim görmek ve ayaklarının üzerinde durmak amacındasın. Ama baban bunu göremiyor, anlayamıyor.
O hâlâ “Kız evde oturur. Önce babasının, sonra da kocasının emrine girer. Kocasına hizmet eder, çocuk yapar, onun görevi budur” diye düşünen biri anlaşılan. İşte bu zihniyet yüzünden ki kadınlar şiddet görüyor, eziliyor, hatta öldürülüyor.
Senin için üzülüyorum ama üzülmenin dışında pek bir şey yapamıyorum maalesef. Kadın sığınma evleri, kadın haklarını koruma derneği, kadın dayanışma merkezi, kadının insan hakları derneği gibi dernek ve kuruluşlar var.
Bunları araştırabilirsin. Eminim sadece eşinden şiddet gören kadınlara değil, senin gibi aile fertlerinden psikolojik şiddet gören gençlere de yardımcı oluyorlardır. Bu derneklerin özel psikologları da var. Sana bu açıdan da destek olurlar diye umuyorum.
Bu arada dikey geçiş sınavına da girmek istiyorsun. Bu en doğal hakkın. Ancak babanın bu konuda da sana engel olacağı ortada. Yine de bu sınavın koşullarını öğrenip şansını denemelisin.
Evde oturduğun bu günlerini hiç değilse böyle bir sınava hazırlanarak, iyi bir eğitim almak üzere kendini yetiştirmeye adayabilirsin. Allah yardımcın olsun güzel kızım.
Paylaş