Paylaş
O kadar çaresizim ki, insanlar neden buralara bu mektupları yazar diye merak ederdim ama şimdi anlıyorum; Bizi hiç tanımayan, objektif bakan birinin sözlerine ihtiyaç duyuyoruz da ondan.
Üç aydır nişanlıyım. Nişanlımı 10 yıldır tanıyorum. Tam 10 yıldır peşimdeydi, ben hiç kabul etmedim. Gerçekten çok naif biriydi. Beni bir gün rahatsız etmedi, hep uzaktan sevdi ama sevgisini hep hissettirdi.
10 yıl sonra artık dayanamadım, ona bir şans vermek istedim. Beni gerçekten seven birine çok ihtiyacım vardı, zaten ona şans verme nedenim de buydu. Sonra zamanla ben de onu sevdim, gerçekten çok sevdim ve halen de seviyorum.
Bir yılı aşkın bir süredir birlikteyiz ve dediğim gibi üç aydır da nişanlıyız. Ailesi beni çok seviyor ve bunu açıkça belli ediyor.
Zaten benim sorunum sadece nişanlımla. Çok ters bir insan oldu. Her sözümü tersliyor ve altında başka anlamlar arıyor. Ufak bir tartışmada ayrılmak istiyor. O kadar sinirleniyor ki, beni hiç dinlemiyor ve dinlediklerine de inanmıyor.
Düğün stresidir diye düşündüm hep ama çıkmazdayım. Ailesi de söz geçiremiyor artık. Sürekli haklı olma peşinde. Beyaza siyah diyor ve ben haklıyım, diye diretiyor.
Sürekli alttan alıyorum, her sözüne ‘peki’ diyorum ama çok mutsuzum. Korkuyorum, gelecekte mutsuz olmak istemiyorum.
Eskisi gibi beni görsün istiyorum, ama çırpındıkça batıyorum. Onu kazanamıyorum. Ne yapmalıyım?
Yavaş yavaş sakinliğimi kaybediyorum ve kavgalarımız şiddetleniyor. Lütfen en azından derdimi anladığınızı söyleyin. Biraz önce büyük bir ağlama krizi yaşadım. Bana da tavsiyede bulunursanız sevinirim.
Rumuz: Kırgın
YANIT
Kızım, 10 yıl çok uzun bir süre ve bu süre içinde bu genç adamın neler hissettiğini hiç düşündün mü?
Onu sürekli reddetmişsin, sanırım bir başkasıyla yaşadığın hayal kırıklığı sonunda onun sevgisine sığınmak istemişsin.
“Beni gerçekten seven birine ihtiyacım vardı” diyorsun baksana... Demek ki, o beraber olduğun kişinin seni sevmediğini anlamıştın.
Bu duygularla ona yaklaşmışsın, onun sevgisi, sana iyi gelmiş, sen de sonunda onu sevmişsin, bunu ona hissettirmişsin. İşte her şey o zaman bozulmuş.
Bunca yıl senin ona çektirdiğin acıların, özlemin, kıskançlığın, mutsuzluğun acısını çıkarmaya karar vermiş belli ki... Roller değişmiş, mutsuz olma sırası sana gelmiş.
Belki bu genç adam bunu isteyerek, düşünerek yapmıyor. Bilinçaltında, yaşadığı o 10 yılın birikimiyle yapıyor. Şimdi senden intikam alıyor sanki. Sana ters davranarak, seni üzmek istiyor. Bunu anlaman lazım.
Hemen hemen reddedilen erkeklerin bu veya buna benzer davranışları olabiliyor. Kırılan gururlarını bu şekilde onarmaya çalışıyorlar sanki. Aslında onlara biraz da hak vermemek elde değil, çok kolay değil bunu atlatmak. Ama atlatmak zorundalar.
Ona biraz anlayış göstermekle bir şey kaybetmezsin, biraz alttan alman çok güzel... Ama bu arada ona uyum sağlayacağım diye her dediğine ‘evet’, diyerek kişiliğini de kaybetmemelisin.
Düşün ki, o seni eskisi gibi, olduğun gibiyken sevmişti. Böyle onun kopyası olan, kölesi olmaya hazır bir kadını değil. Onunla mücadele etmesen de, ona yine ‘sen’ gibi davranmalısın.
Unutma ki, sen onun sevdiği kadınsın. Onu sevmen çok güzel, ama eğer o senin bu sevgini intikam almak için kullanmaya kalkışıyorsa, buna izin vermemelisin.
Ona kırıldığını, öfke duyduğunu, sevginin zedelenebileceğini anlamalı. İnatla değişmiyorsa, böyle bir evliliğe adım atmadan önce iyi düşünmelisin.
Onu geri kazanmak istiyorum
Merhaba, öncelikle bu güzel yorumlarınız için teşekkür ederim.
Güzin Abla, ben bundan iki yıl önce biri ile çıkmaya başlamıştım fakat o sırada onu sevmiyordum ve aslında onunla sevdiğim erkeğe çok benzediği için çıkmıştım. Sonra yapamadım ve onu bıraktım. Tekrar o sevdiğimi sandığım çocukla yola devam etmeye çalıştım ama olmadı. Ve ayrıldım.
O sırada terk ettiğim erkek arkadaşıma rastladım.
Zaman geçtikçe onu özlediğimi fark etmiştim ama o artık beni istemiyordu. Arkadaşlarım da bu iş artık olmaz, onu çok kırdın, umudunu kes, dediler. Bense inatla onunla çıkmak istedim ama yine olmadı.
Birkaç bahane uydurdu ve beni istemedi.
Şimdilerde ablamla aynı yerde çalışıyor. Ablam fark edip bana söyledi. Daha sonra yolda karşılaştık ama konuşmadık. Ve ben iki yıldır sadece onu seviyorum. Hayatıma başka biri girdi ama ben herkeste onu aradım, kimse onunla olduğum gibi olmuyor.
Ablam onunla konuşmuş, onun benim ablam olduğunu bilmiyor. ‘Benim bir nişanım var’, demiş... Bir süre sonra tekrar konuştuklarında, bittiğini söylemiş.
Şu an hayatında biri var mı bilmiyorum. Ablam da yüzük görmediğini söylüyor. Birkaç gün önce onu yine gördüm ben ona o da bana baktı. Konuşmadık. Yoluma devam ettim. Ama onu hâlâ seviyorum...
Ne yapmalıyım abla, bana yardım et. Onu geri kazanmam lazım...
Rumuz: Zor aşk
YANIT
Onu terk ettiğin için sana kırılmış olmalı. Bu nedenle sana dönmek istememiştir.
Kendini onun yerine koy bakalım, seni bir başkası için terk ettikten sonra, onunla yapamayınca, sana geri dönmek isteyen bir erkeği yeniden kabul eder miydin?
Sana güvenebilir mi artık? Sanırım o da birileriyle olmaya çalışıyor, ama olmuyor... Şimdi sen de onu seviyormuşsun, ama bunu ona söyledin mi? Karşılaştığında ona bakmak yerine, yanına gidip, onu çok özlediğini, sevdiğini yüzüne karşı söylemeyi neden düşünmedin.
Yine de çok geç değil, onu iş çıkışında bekleyebilir, konuşmak isteyebilirsin. Gurur yapmak böyle durumlarda insana bir şey kazandırmaz. Büyük bir pişmanlık dışında.
Yarın öbür gün, keşke ona açılsaydım, diye dövünmek yerine, mutlaka denemelisin. Sonuçta ya dönmek isteyip, seni kucaklayacaktır ya da reddedecektir. Ama denemeye değer bana kalırsa.
Paylaş