Paylaş
Bursaspor ile Adana Demirspor eşleşmesinin, iki ayağını birer satranç oyununa benzetebiliriz.
Her iki taraf da, oyundan ziyade skora önem veren bir bakış açısı ile karşımızda…
Nitekim bunu Adana Demirspor’un oyun tarzında gördük, maç sonu teknik direktörlerinin ifade ettiği üzere, sezon boyunca gösterdikleri çizginin dışında savunma ağırlıklı, geçiş oyunlarıyla sonuca gitmek isteyen bir takım vardı sahada.
Karşılaşma boyunca, oyun hakimiyetinin Bursaspor’dan yana olmasına karşın üçüncü bölgedeki katı savunma, yakalanan birkaç net fırsatın da değerlendirilememesi ile birleşince ortaya başladığı gibi biten bir maç çıktı.
İkinci yarıda oyuna giren Serdar Özkan’ın, Bursaspor’un en güçlü yönü olan kanatlara dinamizm katmasına karşın, santrforların savunma arasında kayboluşu takımı golden uzaklaştırdı.
Merkez orta sahadan da hücuma yönelik yeterli katkı gelmeyince, üçüncü bölgeye kadar top hakimiyetini kuran ancak burada kilitlenen bir Bursaspor gördük.
Adana Demirspor ise hızlı hücumlarıyla özellikle ilk yarıda korner dönüşlerinde etkili olmaya çalıştı, ancak Bursasporlu oyuncuların hızlı geriye dönüşleri, seri paslaşmalarına ve organize olmalarına izin vermedi.
Maçın hikayesi, kaba taslak baktığımızda bu şekildeydi.
Şimdi yeni bir 90 dakika, hatta belki de 120 dakika bizleri bekleyecek.
Öncelikle 0-0’ın, rövanşlarda ev sahibi için baskı unsuru olduğunu söylemekte yarar var.
Maç sonu yapılan açıklamalara da baktığımızda, Adana Demirspor’un evinde daha hücumsal, daha riskli oyununu tercih edeceği aşikar.
Bunu sezon boyunca gerçekleştirdiler ki; 71 golle ligin en golcü takımı olmaları, Süper Lig’e yükselen Hatayspor’un 23, BB Erzurumspor’un da 29 gol önünde ligi tamamlamaları bunu gösteriyor.
Ancak, futbolda her oyunun iyi olması kadar aynı zamanda zaafı da vardır.
Rakibin bu noktadaki zaafı ise, hücumsal yönüne ağırlık verdiğinde takım boyunu uzatmaları ve özellikle geçiş oyunlarında savunmada hazırlıksız yakalanmaları…
Pek çok takım, sezon genelinde rakibin bu zaafını değerlendirdi ki yenilen 41 de az bir rakam değil.
Bu sebeple; Bursa’daki maçın hikayesine kıyasla, bu kez Adana’da baskı unsuru ev sahibinin aleyhine olacaktır.
Şayet Bursaspor; bu sezon en iyi gerçekleştirdiği kanat oyunlarındaki akıcılığı, merkez oyuncularından hücuma gelen desteği ve duran top becerisini kullanabilirse, Adana’da gol ya da goller bulması oldukça yüksek ihtimal.
Artık gollü beraberliklerin de Bursaspor’a final bileti sunduğunu anımsayacak olursak; daha fazla risk alan, maçı koparma telaşındaki ekip rakip olacak.
Bu noktada altını çizdiğimiz konu sakin kalmak…
Adana Demirspor, sezonun son haftalarına doğru her ne kadar galibiyet zincirleri gerçekleştirse de, diğer bir yandan oyuncular üzerindeki baskı ve telaş atmosferi gözle görülür nitelikteydi.
Bursaspor da bilhassa iç saha maçlarında bunu yaşadı ve Ekol Göz Menemenspor maçı, telaşın olumsuz yanlarını deneyimlediğimiz bir mücadele oldu.
Geride bıraktığımız eşleşmenin ilk ayağı bu noktada Bursaspor’un soğukkanlı duruşunu gösterdi.
Umutsuzluğa da kapılmak için bir neden yok, Bursaspor deplasmanda da bu soğukkanlılığı koruduğunda dilediği sonucu alacaktır.
Tahriklere de kapılmadan…
Paylaş