Kötü oynanabilir ancak kötü mücadele edilemez

Elbette kadro rotasyonu dar oluşu, bazı oyuncuların fiziksel gelişimlerinde lig ortalamasına dahi yaklaşamaması büyük etken; fakat yine de Bursaspor, takım olarak bu ligin en genç ekibi.
Haliyle bizler de en dinamik ve en futbola aç bir görüntü bekliyoruz.
Beklentilerimizde haksız da sayılmayız zira bu denli genç oyuncu ağırlıklı oluşumlarda ilk göze çarpan hızlı veya çabuk oyunlardır.
Oyuncular kötü oynayabilir, oyuncular hata da yapabilir ancak kötü ko-şa-maz.
Ne yazık ki Bursasporlu oyuncuların bilhassa deplasman müsabakalarında öylesine basiretleri bağlanmış durumdaki, o gençliğin verdiği dinamizmi kullanmak bir tarafa; doğru koşular bile atılamıyor.
Erzincan deplasmanı da bunun bu sezon bilmem kaçıncı örneği oldu...

RAKİPLER OLDUKÇA RAHAT MAÇ ÇIKARIYOR

Bir yerde değil, pek çok noktada büyük sorunlar var.
Misal son maçı ele alalım;
Artık rakip takım teknik heyeti de maça oyuncularını hazırlarken, Bursaspor’un ikinci yarıdan itibaren fiziksel olarak tamamen oyundan düşeceğini çok iyi biliyor.
Bakınız ilk değişiklik rakip cephesinden 86. dakikada geldi.
Bursaspor’un o vakte kadar 5 oyuncu değişiklik hakkını da kullandığı dakikada...
Haydi buna tesadüftü diyelim, Bayburt deplasmanı...
Senaryo yine aynı; ikinci yarıda gelen art arda goller ve rakip cephede ilk değişiklik skor elde edildikten sonra, yani 70. dakikada.
Artıralım; Ankaraspor deplasmanında da ilk yarı golsüz eşitlikle sona eren oyunda devre arası rakipten bir değişiklik müdahalesi var, rakip teknik heyetin sonradan oyuna değişiklik müdahalesi 81. dakikada.
Buna karşın Bursaspor’da ise sürekli olarak ikinci yarı itibarıyla oyuna erken müdahaleleri görüyoruz.
Pek çok müsabakada da 5 değişiklik hakkı kullanılıyor.
Dolayısıyla buradan şunu çıkarabiliriz; Bursaspor’un teknik taktik oyununun yetersizliğinin yanı sıra aynı zamanda fiziksel açıdan ikinci yarıda yaşadığı düşüşler öylesine bariz bir durumda ki, rakip teknik heyet oyunda kan değişimine ihtiyaç dahi duymuyor.

12 HAFTADA GELİŞİM KAYDEDİLMELİYDİ

Bursaspor rakibini yormuyor.
Haliyle rakipler tarafından çıkarılan ilk 11’lerin tamamı, 90 dakika sahada kalsa dahi yine Bursasporlu oyunculara fizik üstünlüğünü hissettirebilecek kapasitede...
İşte öyle bir sıkıntı var.
Ne bir mücadele görüyoruz, ne de bir kıvılcım.
Evet bu takım sezon başında karşılıklı çift kale maç yapamayacak kadar düşük sayıda oyuncular ile başladı hazırlıklara...
Altyapıdan takviyeler ile birlikte kadro genişletilmeye çalışıldı ancak bu anlamda da yeterli kondisyon yüklemeleri gerçekleştirilemedi.
Fakat artık ligde de 12 haftalık bir süreci geride bıraktık...
Daha 5-6. haftalardan bir nebze anlaşılabilir olan bu durum artık yavaş yavaş geçerliliğini yitiriyor.
Çünkü süre alan oyunculara da baktığımızda esasında ilk 11’de istikrarı görüyoruz.

YETERLİ DÜZEYDE ÇALIŞILMIYOR

Şu artık net bir gerçek; Bursasporlu oyuncular, yeteri düzeyde çalışmıyor.
Hala takım birlikteliği de sahaya yansıtılabilmiş değil.
Tek bir bireysel yeteneğin oyununa bakıyor her şey.
Bunun dışında hiçbir aksiyon göremediğimiz oyunda, dahası mental yorgunluğu da görüyoruz.
‘Şu nasıl kaçar’ dediğimiz pozisyonların her biri, oyuncuların da mental yorgunluklarının bir göstergesi.
Burada saha dışı etkenler, takımı da çok etkiliyor tezi öne sürülebilir fakat önce teknik heyet de, oyuncular da profesyonellikleri gereği işini doğru yapabilmeli ve tamamen sahaya konsantre olabilmeli.
Hele de geçtiğimiz haftalarda maaşlar düzenli ödeniyor denilerekten yönetime devam etmesi yönünde destek çıkılmışken...

GERÇEKLER GÖZ ARDI EDİLİYOR

11 maçı geride bıraktı Bursaspor, 3 galibiyet var.
Bu galibiyetlere de baktığımızda oldukça yanıltıcı ve bir anda havaya sokan galibiyetler olduğunu görüyoruz.
Haydi onlara da bir bakalım;
Batman Petrol Spor müsabakasında ilk yarım saatte gelen gole ile skor avantajı sağlanmış, rakip son yarım saati 10 kişi tamamlamış buna karşın yüzde 61 topla oynama ile oyuna hükmetmiş, daha fazla şut atmış, daha fazla kalene gelmiş, bir topu da direkten dönmüş vs. vs.
Sivas Belediyespor müsabakası, sonuç 6-0.
Erken kopan maçta gollerin önemli bir kısmı rakibin kademe hatalarından ve arkayı tamamen boş bırakmalarından kaynaklandı.
Rakip kaleye şutta 10’da 8’lik muazzam bir isabet söz konusu, geniş alanlar bulan Bursaspor bunu bireysel yetenekleriyle direkt olarak skora çevirdi.
Bugün Sivas takımı, -20 averajda; 6 gol atıp, 26 golü kalesinde görmüş.
Bursaspor maçının ardından sonraki 5 maçında kalesinde 13 gol yemiş, sadece bir maçta 2 gol atabilmiş.
Bursa derbisine de bakacak olursak; İnegölspor’un oyun üstünlüğünü hepimiz gördük.
Bursaspor yalnızca 3 şut attı, 3’ü de isabet buldu.
İnegölspor ise 15 kez kaleyi denedi, 6 isabet yakaladı. Bununla birlikte yüzde 62’lik bir topa sahip olma oranı var. Köşe atışlarında bile Bursaspor’u üçe katlamış durumda...
Şimdi bunları göstermekteki amaç, Bursaspor’un bu sezon galibiyetlerini küçümsemek değil, gerçeği görebilmek.

YERİNDE SAYIYOR HATTA GERİYE DOĞDU GİDİYOR

Maçın etkisi ve galibiyetin havasıyla birlikte her birimiz o rüzgara tutuluyoruz ancak tutulurken hangi noktalarda yanlış yapıldığını, işlemeyen çarkları tamamen geri plana atıyoruz.
Teknik heyet mutlaka bunları görüyordur fakat maçlara baktığımızda bu noktada doğruya çevrilen hiçbir hamleyi bugüne dek göremedik.
*
Bursaspor yerinde sayıyor.
Bursaspor geriye doğru gidiyor.
Şu an düşme korkusunda bir nebze içi ferahlatabilen durum bile Sivas Belediye Spor ve Bayburt Özel İdare Spor’un kadro yapısı ve oyunu açısından gerçekten bu ligin çok çok altında olmaları ve düşmeye banko aday konumunda olmaları...
Bakın ilk 8 hafta galibiyet alamayan Nazilli Belediye Spor dahi, son 4 haftada aldığı 3 galibiyetle birlikte bir anda ateş hattından uzaklaştı.
Yani Bursaspor’da biraz hem oyunsal bazda, hem kondisyon bazında kıpırdanma olsa, zaten puanlar gelecek.
*
Evet bu lig çok sert, evet bu ligin kendi kuralları var fakat Bursaspor da o kurallara uygun bir oyun ortaya koyabilecek bir kapasitede, önemli olan bu kapasiteyi gösterebilmek.
Yine altını ısrarla çiziyoruz, kötü koşamazsınız, kötü mücadele edemezsiniz.
Buna teknik heyet de seyirci kalıyorsa, teknik heyet de takımı maça kondisyon bazında kötü hazırlayamaz.
Bunun için sürekli olarak antrenmanlar oluyor, bunun için rakiplere hazırlık süreçleri değerlendiriliyor.
Sonuç olarak Bursaspor’un artık rakibini tehdit etmesi gerek.
Şu ana dek ne yazık ki o izlenimi göremiyoruz.