Paylaş
Günlük hayatta pek çok tecrübe ettiğimiz bu konuyu, takım sporlarında da görmemiz mümkün.
‘Aidiyetlik’ hissinden muzdarip, camiası ile ilişkileri sekteye uğrayan bir teknik adamın geleceği mümkün olamazdı, olmadı da…
Geç olan ve görüşüne göre de tazminat meselesinden ötürü güç de olacak olan Paul Le Guen ile ayrılıkta, ne yazık ki ipler haftalar öncesinden koptu.
Fransız çalıştırıcının, bizlerin dışında sahadaki oyuncuları ‘pembe’ pencereden izleyerek, hayalindeki Bursaspor’u gerçekmiş gibi resmetmesi, yanlış yönlendirmeleri, camianın büyüklüğünün henüz farkına varamaması gibi pek çok detay bu kopukluğa olarak gösterilebilir.
Şimdi ise geçmişe sünger çekildi.
Mustafa Er’in yönetiminde Bursaspor’un kalan 6 haftada nasıl bir grafik sergileyeceğini ve bu kan değişiminin ne derece katkıları olacağını hep birlikte göreceğiz.
Bundan sonra çizilecek rotada ise dikkat edilecek en temel husus, bu sezon geminin limana sağ salim yanaşması…
Bu bir başarı olmayacak, bu takdire şayan da bir durum olmayacak.
Alınacak 2 galibiyetle birlikte camia derin bir nefes alacak ve tıpkı geçen sezon da olduğu gibi bu sezon da geride kalacak.
Asıl bundan sonraki süreç oldukça öneme sahip.
Bursaspor’un bir teknik direktör takımı olamayacağını, ne yazık ki son yıllarda görüyoruz.
Her sezon ortalama 10’un üzerine oyuncu gelip giderken, son 10 yılda ise yalnızca Ertuğrul Sağlam ve Şenol Güneş sezonu tamamlayan isimler oldu.
Özellikle altyapısıyla öne çıkan bir takımdan, daha sistemli ve daha organize bir futbol kültürü beklemek, pek de aşırı bir istek olmamalı zannederim ki…
O yüzden Mustafa Er’i bir başlangıç olarak görmek yerine, değişim sürecinin yeni bir adımı olarak görmek daha doğru olacaktır.
En azından camianın değerlerinden haberdar, ‘aidiyet’ duygusunu yaşayan bir teknik adam var artık Bursaspor’un başında.
İşin teknik-taktik boyutunda ise nelere şahitlik ederiz bilinmez…
Ancak, unutulan disiplinin yeniden Özlüce’de canlanması ve oyuncuların, formalarını terletebildiğinin yeniden farkına varması geride kalan 6 maçta camiayı rahatlatmaya yetecektir…
Hal böyleyken…
Bursaspor, kan değişikliği ile birlikte günü kurtardı ancak kurtarılması gereken bir de yarın var.
Onu da zaman gösterecek.
Paylaş