Güntekin Onay

Radikal hamle sonuç verdi

17 Mart 2019
Güneş'in Dorukhan'ı stopere çekmesi ve Lens'i alması hücum etkinliğini artırdı.

ADRIANO’nun erken sakatlığı Beşiktaş’ın tüm dengesini bozdu. Üç oyuncunun pozisyonu değişti. Göztepe’nin ön alanda yaptığı baskı geriden oyun kurulumu konusunda Beşiktaş’a ciddi sorunlar yarattı. Atiba Hutchinson da yakın markaj altında kalınca siyah-beyazlılar topu öne taşıyamadı. Dünkü ilk yarı Beşiktaş’ın son yıllarda hücumda en etkisiz kaldığı maç oldu. Ön alanda bu kadar teknik kalitesi yüksek oyuncular olmasına rağmen hücumdaki pasifliğin nedeni savunma ve orta alanın pas kalitesinin düşük kalmasıydı. Şenol Güneş bu durumu devre arasında çözdü ve Necip’i çıkartıp radikal bir karar ile Dorukhan’ı stopere aldı. Kanat etkinliğini arttırmak için de Jeremain Lens’i oyuna soktu. İkinci yarının başında Quaresma’nın mükemmel ortasıyla gelen Burak’ın kafa golü, Göztepe’nin savunma kurgusunu bozunca daha etkili bir Beşiktaş izledik. Adem Ljajiç’in merkeze gelmesi de oyun organizasyonunda olumlu etki yaptı. Son bölümde yorulan Kagawa yerine bir Oğuzhan değişikliği bekledik. Ancak Şenol hoca bu değişiklik için son dakikayı bekledi.

DORUKHAN TOKÖZ STOPERDE ÇOK iYiYDi

İkinci yarı stoper olarak görev yapan Dorukhan oldukça başarılı bir performans ortaya koydu. Vida’nın yanında sürekli arayışlar devam ederken Beşiktaş stoper rotasyonunda yeni bir isim daha kazandı.

ATIBA ATIBA ATIBA

İlk yarıda baskı altında top kayıpları yapsa da Atiba dün Beşiktaş’ın en çalışkan, verimli oyuncusuydu. Basmadık yer bırakmadı. Topları olumlu kullandı ve orta alanı ayakta tuttu. Medel de çok diri ve dikkatliydi. Vida da kusursuza yakın bir performans ortaya koydu. Maçın ilk yarısında disiplinli oynayan Göztepe kalan haftalar için taraftarına umut verdi...

Maçın adamı: Atiba.

Yazının Devamını Oku

Beşiktaş kazanmayı hak etti

11 Mart 2019
Siyah-beyazlılar, son dönemin en tempolu, en iştahlı oyununu oynadı.

BEŞİKTAŞ, son dönemlerin en tempolu, akıcı, iştahlı futbolunu oynadı dün ilk yarıda Konyaspor karşısında. Topu hızlı dolaştırdı, oyuna Ljajic ve Burak’ın kalitesini, oyun zekasını da ekleyerek rakibini hapsetti. Nitelikli yapılan pres Konyaspor’u Beşiktaş ceza sahasına hiç sokmadı.

Atiba ve Medel dikkatli ve diriydi. Ljajic gerçek bir organizatördü. Atılan iki gol de son derece klas idi. Burak Yılmaz gerçekten de büyük silah. Harika bir asist ve mükemmel bir frikik golü attı. Bu Burak’ı izledikçe ‘Burak’ı istemiyoruz diyenler online mı?’ diye sormak geliyor insanın içinden. Beşiktaş’ın 70 dakikalık güçlü oyununda şayet Quaresma arkadaşlarına biraz uyum sağlayabilse maç çok daha erken kopma noktasına gelebilirdi. Ancak kaleye bir kez gelen Konyaspor’un attığı golde Karius rahatlıkla çıkartması gereken topu ağlarında buldu. Bu kadar güçlü bir oyuna rağmen kalesinde bu tip golleri görmek Beşiktaş’ın sezon özeti. 57’nci dakikada Adriano’nun pas tercihi yerine kaleye şut atıp kaçırdığı gol maçı izleyen Beşiktaşlıları endişeye sevk etmek ile kalmadı. Konyaspor’u da oyunda tuttu. Nitekim maçta ikinci kez Beşiktaş kalesine gelen Konya, ikinci golü buldu. Futbol ilginç bir oyun. Direkten dönen toplar, kaçan fırsatlar ve kaleci Serkan’ın kurtarışları sonucunda “Maç 2-2 bitecek” derken Kagawa’nın harika golü Beşiktaş’a hak ettiği galibiyeti getirdi.

KAGAWA VE LJAJIC NEDEN OLMASIN?

ŞENOL Güneş, Kagawa’yı oyuna alırken Ljajic’i çıkarttı. Net bir şekilde ikisi birlikte oynarsa savunmada sorun yaşarım diye düşünüyor. Beşiktaş zaten savunmada sorun yaşıyor. Dün de kalesinde iki gol gördü. Bundan daha kötü ne olabilir ki? Kanımca Ljajic yerine Quaresma çıkmalıydı.

HEDEF HÂLÂ BÜYÜK

BEŞİKTAŞ şampiyonluk yarışının uzağında kalmış olsa da önünde hiç de azımsanmayacak bir Şampiyonlar Ligi öneleme turu hedefi var. Bu da ligi ikinci sırada bitirmekten geçiyor. Ucunda 40 milyon Euro olan bir hedeften bahsediyoruz. Beşiktaş camiası teknik adamı, futbolcusu, yönetimi ve taraftarıyla bu hedefe odaklanmalı. Kulübün içinde bulunduğu ekonomik sorunlardan kurtulması için lig ikinciliği önemli bir çıkış yolu olabilir. Şampiyonlar Ligi’ne katılmak en az şampiyonluk kadar değerli bir hedef. Özellikle de mevcut koşullarda. Ancak bu hedefin farkında olmayanlar var.

Maçın adamı: Burak.

Yazının Devamını Oku

Neden 55 değil de 60. dakika?

3 Mart 2019
Güneş ya gereken tedbirleri alamıyor ya da geç kalıyor.

BiRKAÇ oyuncunun sorumluluk duygusu ve çabası ile koskoca Beşiktaş’ı anlatamazsınız. Dün Kayseri’deki tablo aynen böyleydi. Ayakta kalmaya çalışan 3-4 futbolcunun eforu dışında dağınık, birbirinden son derece kopuk bir grup vardı sahada. İlk yarıda daha organize ve disiplinli oynayan Beşiktaş, maçın ikinci yarısında kayıptı. İlginç olan şu: Başlangıç planı ne kadar doğru ve güçlüyse dakikalar ilerledikçe geriye giden bir Beşiktaş gerçeği var. Geçen haftaki derbide, dün Kayseri’de de bu durum böyleydi. Ligin ikinci yarısında maçların ilk devrelerinde tek gol dahi yemeyen siyah beyazlı ekip, ikinci devrelerde aynı çizgiden çok uzak. Sadece ikinci yarılarda yenilen gol: 9. Bu istatistik tesadüfen ortaya çıkmış bir rakam değil. Görünen o ki Beşiktaş, oyunu değiştirecek, yukarıya çıkartacak veya lehine çevirecek tedbirleri alamıyor veya geç kalıyor.

Savunma dün sallandı, yıkılacak, orta alan çöktü Kayserispor belli ki golü atacak Şenol Hoca, Roco’yu oyuna alıp Dorukhan’ı çıkarttı ve Medel’i orta alana çekti. Ancak bu hamle 60’da geldi. Maç 1-1 olduktan sonra... Neden 55 değil de 60? Geçen hafta Fenerbahçe maçında ilk değişiklik 64’te... Maç bağıra bağıra avuçlarının içinden kayıp giderken. Bu kadar tecrübeli bir teknik adam nasıl daha önce bir çözüm getirmez? Anlamak zor. Halbuki Şenol Güneş, oyun içinde yanlış giden şeyleri çabuk tamir eden ve değiştirebilen bir teknik adamdı. Geçen sezon iç sahadaki 3-1’lik Fenerbahçe maçı en somut örneklerinden biridir.

GÜNEŞ, BEŞiKTAŞ’A NE VEREBiLiR?

MEVCUT durumda akla gelen sorular var. A Milli Takım Teknik Direktörü olmayı sonuna kadar hak eden Şenol Hoca bundan sonra Beşiktaş’a ne verebilir? Lig hedefi sadece ikincilik kalmış, Avrupa’da ve kupada olmayan bir Beşiktaş’a ne katabilir? Hangi oyuncuyu geliştirebilir? 3 ay daha görevine devam etmesi Beşiktaş’ı hangi hedefine taşır? Önümüzdeki sezona dair ne katkı yapar? Şenol Hoca kuşkusuz ki iş ahlakı ve profesyonelliği gereği tüm aklını ve enerjisini bu süreçte Beşiktaş’a vermeye çalışacaktır. Ancak 3 ay daha kalması Beşiktaş açısından nasıl bir kazanım getirebilir? Her puan kaybının ardından bu konu temcit pilavı misali ortaya atılması da hem Şenol Hocayı yıpratacak, hem de Beşiktaş’a zarar verecektir.

Maçın adamı: Deniz.

Yazının Devamını Oku

Gece ve gündüz

26 Şubat 2019
İlginç derbinin iki yarısı gece ve gündüz kadar farklıydı.

Beşiktaş, F.Bahçe’yi ilk yarıda kendi sahasına hapsetti. İkinci devrede ise bambaşka bir karakterle oynayan rakibine cevap veremedi.

Son yılların en ilginç derbisi iki devrede gece ve gündüz kadar farklıydı. Beşiktaş evinde beklendiği gibi çok agresif başladı. F.Bahçe’yi yarı sahasına hapsetti ve golleri buldu. İlk yarıda takım halinde hareket eden ve hem oyun hem de skor anlamında F.Bahçe’ye büyük üstünlük kuran Beşiktaş, ikinci yarıda bambaşka bir karakterle sahada yer alan rakibine cevap veremedi. Golün büyüsü vardır... F.Bahçe 3-1’i bulunca psikolojik momentumu da eline geçirdi. Hemen arkasından gelen Sadık’ın golü, Beşiktaş için de psikolojik çöküşün zirveye çıkmasına sebebiyet verdi. 3-0’dan 3-3’e gelen süreçte topu ilerde tutamayan, çok top kaybeden, telaşlı bir Beşiktaş, F.Bahçe’ye adeta teslim oldu.

Şenol Güneş gibi tecrübeli bir teknik adamın bu bölümde devreye girip takımını ayağa kaldıracak değişiklikleri yapmakta geç kaldığını gördük. Özellikle buluştuğu tüm topları kaybeden Güven’in oyunda bir anda kaybolan Lens’in daha önce değiştirilmesi gerekiyordu.

Maç 3-3 olduktan sonra Burak ve Gökhan Gönül’ün silkinme çabaları, Beşiktaş’a iki pozisyon getirdi. Burak Yılmaz, birinde Volkan’ı, diğerinde ise kale direğini geçemedi. Ancak F.Bahçe’nin son bölümde gole daha yakın olduğunu ve galibiyeti elde edebilecek pozisyonları da yakaladığını vurgulamak lazım.

Maçın adamı: Burak Yılmaz

KAÇAN 2 PUAN SORGULANMALI

Futbol teknik, fizik ve taktiksel olduğu kadar psikolojik bir oyun. Beşiktaşlı futbolcular ve Şenol Güneş kendi evinde böylesine büyük bir avantajı nasıl yitirdiklerini sorgulamalı.

OĞUZHAN GİRMELİYDİ

Yazının Devamını Oku

Sezonun gol kaçırma rekoru

16 Şubat 2019
Beşiktaş, çok gol pozisyonu buldu. Her bölümde golle burun burunaydı. Ama golü bulduktan sonra rölanti oyuna geçince az daha başına iş alıyordu. Futbol ciddi oyun, rehavetin cezası mutlaka olur.

 Beşiktaş son haftalardaki kadrosuyla daha direkt bir futbol oynuyor. Rakip kaleye daha hızlı gidince de daha kolay pozisyon buluyor. Bu oyunda topu öne doğru kullanan Dorukhan bir etken. Ancak Burak’ın Ljajiç açtığı kulvarlar, Sırp futbolcunun oyun zekası ve özellikle de Burak’ın hareketli oyunuyla stoperleri dolaştırması asıl önemli unsurlar.

Beşiktaş maça da, 2’nci yarıya da gol pozisyonlarıyla başladı. Pozisyonlar ile bitirdi. Her bölümde golle burun buruna oynadı. Bu kadar çok golün kaçtığı bir maçı son dönemlerde hatırlamıyorum. 1-0’dan sonra rölanti oynanan bölüm az kaldı Beşiktaş’ın başına büyük iş açmasına yol açıyordu. Malatyaspor 10 kişi, zaten önemli hücum silahları yok, siyah-beyazlılar oyunun hakimi. Ancak benim futbolda asla kabul etmediğim rölanti oyun bir anda ortaya çıktı ve Malatyaspor, beklediği fırsatı yakalayıp beraberlik golünü attı.

Futbol ciddi bir oyun. Biraz rehavete ve rahatlığa kapılırsanız cezayı keserler. Dün Beşiktaş, bu kadar çok gol kaçırdığı bir maçta adeta direkten döndü.

Caner sezonun en iyi futbolunu oynadı ve 2 golün de hazırlanışının mimarı oldu.

LJAJIC BÜYÜK KAYIP

Adem Ljajiç son haftalarda formda ve saha içi liderliğini aldı. Dün de çok üretken idi. Ancak attığı gol sonrası gördüğü kart ve derbide cezalı duruma düşmesi böylesine kaliteli bir oyuncuya yakışmadı. Fenerbahçe maçında Kagawa’ya ilk 11 yolu açıldı fakat yerine kim oynarsa oynasın Beşiktaş Ljajiç’i arayacak.
Burak, çok şey yapmak istiyor. Tüm enerjisini ortaya koydu, takıma katkısı attığı gollerle ölçülmeyecek boyutta. Ancak dün gol pozisyonlarında klasını ortaya koyamadı. Fakat rakip savunmanın dengesini bozduğu ve arkadan gelen arkadaşlarını rahatlattığı kesin.

Beşiktaş, son 3 maçtır iyi futbol oynuyor. Çok pozisyon üretip, rakiplere az fırsat veriyor. Hepsinin ötesinde elde ettiği galibiyet serisiyle önemli bir ivme yakaladı. Bu oyun ve seri devam ederse yarışın güçlü adaylarından birisi olmaması için hiçbir neden yok.

Yazının Devamını Oku

Dönüşü muhteşem oldu

10 Şubat 2019
Beşiktaş ilk 20 dakika düşük tempoyla ve durgun başladı.

Bunun nedenlerinden biri de Bursaspor’un alan bırakmayan savunma anlayışıydı. Yeşil beyazlı ekip ligin en az gol yiyen ikinci takımı. Hücumda üretkenlikten uzak görünseler de rakiplerin işini güçleştiren, koşan, diri bir ekip. Kolay kolay da maç kaybetmiyorlar. 25. dakikadan sonra oyuna ağırlığını koyan Beşiktaş, buna rağmen pozisyon bulmakta güçlük çekti. Ljajic’in organizatörlüğündeki oyunda eksik olan kanat hücumlarının yetersizliğiydi. Siyah beyazlı ekip oyuna derinlik ve genişlik katamadı. Ancak ihtiyaç olunan anda Burak sahneye çıktı ve deyim yerinde ise sıkışan maçı “tek başına” aldı. Dün Burak olmasaydı -açık konuşalım- Beşiktaş maçı kazanamazdı.

DAĞINIKLIK BİTTİ

Kollektif olarak disiplinli ve organize görünen Beşiktaş’ta Ljajic istekliydi, çok kaliteli işler yaptı. Dorukhan büyük efor sarfetti. Güven alan bulunca daha etkili olabileceğini gösterdi. Atiba eski günlerdeki bildiğimiz Atiba’ydı. Fedakarca oynadı. Mirin de hemen hemen kusursuzdu. Vida ile uyum içinde hareket ettiler. Bursaspor’un son 10 dakikadaki baskılı oyuna kadar pozisyon vermeyen Beşiktaş, son 10 dakika bocaladı. Ancak genel anlamda siyah-beyazlılar savunmada sağlam bir görüntü ortaya koydu. Ligin ilk yarısındaki dağınıklık artık yok.

BEŞİKTAŞ’IN HAVASI TAMAMEN DEĞİŞTİ

Her şey Beşiktaş için ciddi bir olumsuzluğa doğru giderken Kagawa transferi, Antalya’daki farklı skor ve Burak’ın 2 golü, Beşiktaş’ın bulutlu ve puslu havasını parlak, güneşli bir havaya çevirdi.

10 TAM PUAN

Burak Yılmaz, Beşiktaş’a transfer olduğunda ben de Hürriyet ailesine yeni katılmış ve ilk yazımda “hem iyi golcü hem de iyi bir Beşiktaşlı.” ifadelerini kullanmıştım. Basit, net ve son derece açık. Dün de gördük. Burak çok iyi bir golcü. Üstelik çok top almadığı bir maçta 2 gol attı. İlkinde müthiş bir kontrol ve dar açıdan direk dibine yapılan klas gol vuruşu. İkincisi tamamen bireysel çaba ve beceriyle geldi. Burak’ın gecesi oldu. Beşiktaş taraftarının yüreğine su serpti. Çatlak sesleri susturdu.

Maçın adamı:

Yazının Devamını Oku

Konniçiva Kagawa (Merhaba kagawa)

4 Şubat 2019
Japon yıldız çok klas iki gol attı ve ustalığını gösterdi.

Son 5 lig maçında sadece 1 galibiyet alan Beşiktaş’ın dün ihtiyacı olan şeyler kararlılık ve yüksek enerjiydi. Eski günlerdeki görkemli oyunların mimarlarından Atiba ilk 11’de; Burak Yılmaz’ın yokluğunda Güven santrforda başladı. Antalyaspor, savunma disiplininden vazgeçmeyen diri bir ekip. Orta alandan uzun toplarla çıkan ve topa sahip olmayı düşünmeyen bir takım. Böyle bir ekip karşısında ayağa pas yapan be tempoyu ayarlayan bir Beşiktaş olmalıydı. Siyah beyazlılar ilk bölümde nitelikli bir pas trafiği oluşturamadı. Güven-Lens-Caner pas oyununa yatkın futbolcular değil. Ljajic bu anlamda yalnız kaldı ve kendisine bir yardımcı bulamadı.

GARANTİCİ GÜNEŞ

Penaltıyla gelen golün ardından daha yüksek özgüvenle oynayan Beşiktaş, Dorukhan ile 2’nci golü bulup rahatladı. Dorukhan, modern bir orta saha oyuncusu olma yolunda hızla ilerliyor. Golü arayan ve isteyen, ceza sahası koşularıyla son derece etkili olan bir futbolcu. 2-0’dan sonra hız kesmeyen Beşiktaş, Atiba ile 3-0’ı buldu ve maçı koparttığını düşündü. Ancak Antalyaspor teslim olmadı ve ikinci yarı Beşiktaş’ı yoğun baskıyla sıkıştırdı. Güven’in yanlış tercihine rağmen gelen 4’üncü gol Beşiktaş’a nefes aldırdı.

Skor 4-1’e gelmesine rağmen Şenol Güneş’in Kagawa yerine Medel’i oyuna almasını ise fazla garantici bir anlayış oldu. Şenol hoca Kagawa’yı daha erken soksa fark daha önce büyürdü. Japon yıldız çok klas iki gole imza attı ve seyirciyle ilk buluşmasında kısa süre almasına rağmen klasını, ustalığını gösterdi.

QUARESMA’SIZ DAHA HIZLI

Quaresma’sız Beşiktaş’ın topu daha dengeli paylaştığı ve hızlı oynadığını gördük. Q7 varken tüm oyun planı Portekizli yıldıza endeksli. Dünkü tempolu oyun Burak Yılmaz ve Kagawa’nın tam kapasiteyle katılımıyla daha da üst seviyeye çıkacaktır. Nitekim Kagawa’nın neler yapabileceğini dün Antalya’da gördük. Ayrıca Larin ve Güven’in iyi niyetle mücadele etmelerine rağmen ne kadar yetersiz oldukları dün bir kez daha tescillendi.

Ya VAR olmasa?

BÜLENT Yıldırım gibi deneyimli bir hakem, Gökhan Gönül’ün kaleci Boffin tarafından açık bir şekilde düşürülmesini VAR’a giderek penaltı olarak değerlendirdi! Bu kadar açık bir penaltıda VAR aracılığı ile penaltıyı vermek için hakem olmaya gerek yok. Doğrusu Bülent Yıldırım’a yakışmadı.

Yazının Devamını Oku

Kayıp sadece 2 puan değil

26 Ocak 2019
Güntekin Onay yazdı.

Beşiktaş dünkü beraberlik ile 2 puandan çok daha fazlasını kaybetti. Hem psikolojik bir çöküş, hem Quaresma darbesi, ötesinde de zirve yarışından uzaklaşma... 

Hâlbuki siyah beyazlılar ilk yarı boyunca oyunun hakimiydi, Erzurumspor’a hiç pozisyon vermedi. Sahayı iyi parselledi. Fakat; düşük tempo, topun yavaş dolaşması ve Burak Yılmaz’ı gol bölgesinde sadece 1 kez topla buluşturmak siyah beyazlıların olumsuzluklarıydı. 

Ayrıca Jeremain Lens ve Quaresma çok çizgide kaldı. Erzurum’un alan bırakmayan savunmasını aşacak aksiyonlar yetersizdi.

İlk 25 dakika gol yollarında Ljajic etkili oldu. Direği yalayıp giden şutu, Burak’a attığı gollük pas ve Gökhan’ı savunmanın arkasına kaçırması kreatif işlerdi. Ancak ilerleyen bölümde o da oyundan kopuk bir görüntü sergiledi. 

İkinci yarının başlamasıyla birlikte daha yüksek tempo bekledik fakat yavaş oyun devam etti. Stoperlerin alan daraltmak yerine kendilerini geriye atması Beşiktaş’ın nitelikli bir pres yapmasını önledi. Yenilen gol komik ve Necip’in talihsizliğinden öte sakarlığı da söz konusu... Beşiktaş oynaması gereken yüksek tempo futbolu sadece golden sonra sergiledi. Adem Ljajic’in asisti ve Dorukhan’ın golü sonrası ivme

kazanmışken Quaresma’nın kırmızı kartı sonrası maça havluyu attı.

BURAK İYİ DEĞİLDİ AMA DAHA ÇOK SÜRE ALMALIYDI

Hafta içi Şenol Hoca ile uzun uzun konuştuk. Burak Yılmaz’dan memnun. Ancak en az 15-20 günlük süreye ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Oyundan alması bu yüzden... Fakat bence Burak dün akşam en az 15 dakika daha oyunda kalmalıydı.

Yazının Devamını Oku