×
Beşiktaş, Çaykur Rizespor’un as kadrosunu ligde 6-0 yendi ancak dün siyah beyazlılar ideale yakın bir 11 ile sahaya çıkmasına rağmen Rizespor karşısında ilk 45 dakika tek pozisyon dahi üretemedi. Bu durumun nedeni topa sahip olan Beşiktaş’ın düşük tempoda adeta yürüyerek futbol oynamasıydı. Kalabalık Rize savunması karşısında ofansif bölgede hareketlilik hemen hemen hiç yoktu. Ayrıca kanat bekleri N’Sakala ve Necip de hücuma hiç katkı vermediler. Akıllar tabii ki hafta sonu oynanacak Galatasaray derbisindeydi kuşkusuz ancak Montero dışında işini yüksek konsantrasyon ile yapan oyuncu yoktu. Özellikle yetenekli sıfatını taşıyan Mensah ve Oğuzhan etkisiz kaldılar. 2’nci yarının ilk 15 dakikasında tempoyu bir seviye daha yukarı çıkartan Beşiktaş, rakip ceza alanı civarında bir baskı oluşturdu ama bu bölümde de beceri ve yaratıcılık eksikliği vardı.
JOSEF FARK YARATTI
Sergen Yalçın baktı ki olmuyor bitime 20 dakika kala günün kötü ismi Mensah’ın yerine Josef’i; Ghezzal’ın yerine de Güven’i sahaya sürdü. Josef de Souza oyuna girer girmez orta alanı kurgusu oturdu. Oğuzhan ve Dorukhan daha verimli olurken pasların kalitesi ve topun hızı arttı. Artan nitelikli baskı Beşiktaş açısından golün müjdecisi gibiydi.
Nitekim bitime 5 dakika kala Necip’in köşe vuruşundan gelen topta ön direk koşusuyla yaptığı aşırtmayı Larin arka direkte tamamlayarak Beşiktaş’ı çeyrek finale taşıyan golü attı. 21 yaşındaki İspanyol stoper Montero dün 90 dakika boyunca kusursuz bir futbol ortaya koydu. Hiç top kaybı yapmadı, oyunu geriden iyi kurdu ve tüm ikili mücadeleleri kazandı.
Rizespor ise başta Doğan olmak üzere çok iyi mücadele etti ve iyi savunma yaptı. Teknik direktör Stepjan Tomas belki turu kaybetti ama yoğun maç takviminde alternatif oyuncuların bu performansıyla gelecek maçlara ümitle baktı.
Not: Maçın genç hakemi Sarper Barış Saka’yı beğendim. Umarım bu çizgisini bozmaz ve üzerine koyarak devam eder.
<div style="margin: 0 auto; max-width: 100%; min-width: 300px;"><div style="position: relative; padding-bottom: 56.25%; height: 0; overflow: hidden;"><iframe style="width: 300px; min-width: 100%; position: absolute; top: 0; left: 0; height: 100%; overflow: hidden;" src="https://embed.dugout.com/v2/?p=eyJrZXkiOiJ0UkFCUWtpVCIsInAiOiJzcG9yYXJlbmEiLCJwbCI6IiJ9" width="100%" height="400" frameborder="0" scrolling="no" allowfullscreen="allowfullscreen" data-mce-fragment="1"></iframe></div></div>
Erzurum’daki maçta her şeyden önce bu rezalet zeminde oyuncular bırakın futbol oynamayı, ayakta zor durdular. Sakatlık endişesi yaşanan bu koşullarda ev sahibi ekipte maç içinde üst üste sakatlıklar geldi. Son haftalardaki Fenerbahçe 11’inde Pelkas, Mert Hakan, Sinan ve Thiam’lı kurgu daha enerjik ve dinamik. Bu formasyonda Luis Gustavo’nun da işi kolaylaşıyor. İkinci bölgeye adeta bir örümcek ağı ören Fenerbahçe, bu şekilde rakibin pas ile orta sahayı geçmesine ve oyun kurmasına izin vermiyor. Rakiplerini uzun topa zorluyor. Orta alanda kazandığı toplarla da sonuca gidiyor. Ancak rakibi tuzağa düşürmenin dışında set hücumunda akan oyunda hâlâ yaşanan sorunlar var. Bu durum ilk yarıda net bir şekilde sahaya yansıdı. 45+5’te gelen gol ise, pozisyon üretemeyen Fenerbahçe için çok önemliydi ve sarı lacivertlilerin işini
kolaylaştırdı. Bu anlayışta anahtar ilk golde.
BU SAHADA FUTBOL KOLAY DEĞiL
Erzurum’a gelince... Mesut Bakkal doğru plan ile oynadı ve özellikle ev sahibi ilk yarıda iyi mücadele etti ancak takımın en yetenekli oyuncusu Emrah, ayağında topu çok tutarak hızlı çıkışları engelledi ve ilk 2 golde kaptırdığı toplar ile Fenerbahçe’nin aradığı geçiş hücumlarını yakalamasını sağladı. Bu sahada futbol oynamak kolay değil. Daha akılcı ve doğru oynayan, kalitesi daha yüksek olan mücadeleci ve saha içi disipliniyle Fenerbahçe önemli bir galibiyet elde etti. Böylece Erol Bulut’un takımı önümüzdeki hafta oynanacak Beşiktaş-Galatasaray derbisi öncesinde zirveyle puanları eşitledi ve çıkışını sürdürdü.Son maçların formda ismi Pelkas oyun içi özgürlüğünün tadını çıkarmaya devam ediyor. Dün de hem attı hem de attırdı. Maçın yıldızı oldu. Not: Bu rezil zemine bırakın Mesut Özil’i; Neymar’ı getirseniz fayda etmez. TFF, bu zeminlere tedbir alınması için kulüpleri zorlamalı.
Sanal Oyunlar SADECE Misli.com'da! Oyun türünü seç, tahmini yap, tutarı belirle ve hemen oyna...
Beşiktaş, maça orta alanın merkezinde necip-Josef-atiba 3’lüsüyle başladı. Defansif görünen bu 3’lüye rağmen siyah beyazlılar, hem orta alanın kontrolünü eline geçiremedi hem de ikinci topları Hatay’a kaptırıp savunmada sorunlar yaşadı.
Aboubakar’ın müthiş golüyle 1-0’lık üstünlüğü yakalasa da Hatayspor’un 1 dakika sonra gelen beraberliği ev sahibi ekibe bir ivme kazandırdı. Orta alanın kontrolünü eline geçiren Hatayspor, topu iyi dolaştırdı ve Beşiktaş’ı Boubendza ve akintola ile tehdit etmeye devam etti.
YERLERiNi YADIRGADILAR
Siyah beyazlılarda orta alanda Josef ve necip saha dağılımı konusunda sıkışıklık yaşayıp yerlerini yadırgadı. Beşiktaş ilk yarıda kendi pas isabet oranının altında bir yüzdeyle oynadı. Sergen Yalçın, necip-oğuzhan değişikliği için 62 dakika beklerken oğuzhan’ın girmesi ve Josef’in orijinal pozisyonuna geçmesiyle maçta belli bir süre üstünlüğü eline geçirdi. Ancak 2 asist ile oynayan Ghezzal’ın çıkması ve oğuzhan’ın beklenen etkiyi yapmaması Hatayspor’u oyuna ortak etti. Ghezzal sahada kalsa en azından duran topları daha etkili kullanabilirdi.
MAÇIN HAKKI BERABERLiKTi
Son 7 günde 3 maç oynanan takvim yorgunlukları da son bölümde iyice hissettirdi. Ancak Beşiktaş’ın dünkü puan kaybının nedeni maça başlangıçtaki orta saha kurgusuydu. Siyah beyazlılar 5 maçlık galibiyet serisinden sonra iyi futbol oynamadan 2 puan kaybetti. Maçın hakkı beraberlikti ve ortaya adil bir sonuç çıktı.
<iframe width="560" height="315" src="https://www.youtube.com/embed/tjOpP_CM72M" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen></iframe>
İçinde bulunduğumuz şu pandemi sürecinde yoğun maç takvimindeki en önemli şey: tanımlanabilir, tarif edilebilir güçlü ve istikrarlı bir oyun ve sürdürülebilir bir sistem. Beşiktaş bunu fazlasıyla yakaladı.
Bireyler değişse de makine gibi işleyen sistem var. Kazanma arzusu yüksek, saha içinde iyi yardımlaşan, organize bir oyuncu grubu var.
Üst üste gelen galibiyetlerle artan özgüven ile birlikte yukarı doğru çıkan bir grafik de söz konusu.
ABOUBAKAR 5 YILDIZ
Aboubakar ve Josef pozisyonları itibarı ile ligde fark yaratıyorlar. rosier ligimizin en güçlü ve tempolu sağ beki. Aboubakar belki dün 4-5 net golü kaçırdı bir santrfor olarak gol atmadığı maçta 5 yıldızlık performans ortaya koydu. Topu çok iyi sakladı, pasları ile takımını rakip kaleye taşıdı ayrıca rakip stoperleri resmen dağıttı. Böylece ikinci santrfor olarak konuşlanan Cyle Larin alanlar bulup pozisyonlara girdi.
Kanadalı santrforun gol sezgisi iyi. Dün akşam rakibin hatalarından faydalanmayı bildi ve 4 gole imza attı. Larin kendini de geliştirmeye devam ediyor fakat pas kalitesini bir seviye yukarı çıkartırsa farklı seviyeye ulaşır.
NECiP SAHANIN HER YERiNDE
Dün oyunda kaldığı sürece Oğuzhan Özyakup da kaliteli işlere imza attı, 1 gol, 1 asisti ile oynadı. Çok çalıştı, hücumu organize etti.
Beşiktaş, kazansa lider olacağı maçta Kayserispor karşısında çok zorlandı. Ligde son sırada yer alan rakibi karşısında topun mutlak hakimi olan siyah beyazlılar, kale önünde zenginlikten son derece uzaktı. Aboubakar ve Ghezzal’ı fazlasıyla arayan Beşiktaş’ta Larin ve Güven beklentileri karşılayamadı. Maçta felaket bir performans ortaya koyan, hemen hemen buluştuğu her topu kaybeden Güven tek bir olumlu hareket yapmadığı halde 62 dakika sahada kaldı.
ŞAŞIRTAN TERCiHLER
Sergen Yalçın, penaltıyı kaçıran, duran topları kötü kullanan, her topu ezen Mensah’a da 72 dakika tahammül etti. Maç 0-0 giderken pozisyon üretemeyen siyah beyazlı ekipte Mensah’ın yerine Oğuzhan’ın girmesi beklenirken Necip tercihi de şaşırttı. Necip oyuna girdikten sonra kesinlikle kötü oynamadı ancak son 20 dakikaya girilirken daha ofansif bir tercih yapılabilirdi.
Nitekim gol pozisyonuna giremeyen, ciddi yaratıcılık sorunu yaşayan siyah beyazlıların imdadına Miguel Lopez yetişti. İlk yarıda çok acemice bir penaltıya sebep olan Portekizli futbolcu, N’Sakala’yı ceza sahasında düşürüp bir kez daha Beşiktaş’ı beyaz noktaya götürdü. N’Koudou’nun hücumdaki zorlamaları dışında oyuna sonradan giren Hasic de ofansif anlamda katkı veren isimlerden idi.
DERS ÇIKARILMALI
Beşiktaş, zorlanmasına rağmen 3 puanın sahibi olurken iyi futbol oynamadığı maçta son ana kadar sabırlı ve sakin kalmayı başardı. Yoğun maç takviminde bu tip iniş-çıkışlar yaşanması doğal. Siyah beyazlılar bu maçtan dersler çıkaracaktır.
Kayserispor’un ise şiddetle puana ihtiyacı var ve katı savunma yaparak sonuca gitmeye çalıştı. Ofansif olarak sarı kırmızlı ekinin potansiyeli daha yüksek ve dünkü oyun Samet Aybaba hocanın takımına yakışmadı.
Beşiktaş-Sivasspor maçı sezonun en temposuz karşılaşmalarından biri oldu. Dünkü oyun Aboubakar ve Josef’in yokluğunda biraz da Sergen Yalçın’ın tercihiydi. Savunma güvenliğinden ödün vermeden topa sahip olarak skoru tutmayı hedefledi. Sivasspor tempo-baskı-mücadele oyununu iyi oynayan bir takım. Maçın iki kale arasında gittili-geldili bir tempoda geçmesi konuk takımın işine gelirdi. İlk yarıda sadece 1 pozisyon üretip golü bulan Beşiktaş, ikinci devrenin tamamını 10 kişi oynayan Sivasspor karşısında rölanti tempoda top dolaştırmayı tercih etti.
SKOR ODAKLI 90 DAKiKA
Bir kişi eksik rakibi karşısında 1-0’lık skordan rahatsız görünmeyen Beşiktaş, Ankaragücü maçından sonra dün de skor odaklı bir 90 dakika oynadı. 7 günde 3 maç oynamış olmanın da dünkü temposuz oyunda etkisi göz ardı edilemez. Ancak son bölümde oyuncu değişiklikleriyle güçlenen siyah beyazlılar farkı da sonradan oyuna giren Larin ve Oğuzhan’ın golleriyle artırdı.
Dün zor koşullarda, eksiklerine rağmen güçlü bir rakibi geçmeyi başaran Sergen Yalçın’ın takımı son oynadığı 5 maçın 4’ünde kalesini gole kapatmayı da başardı. 2020’ye galibiyetle veda eden Beşiktaş, lig ve kupayla toplam 8 maçın oynanacağı ocak fikstürü öncesi moral buldu aynı zamanda alternatif oyuncularından da iyi performans alarak yoğun takvime hazır olduğunu gösterdi.
<div style="margin: 0 auto; max-width: 100%; min-width: 300px;"><div style="position: relative; padding-bottom: 56.25%; height: 0; overflow: hidden;"><iframe style="width: 300px; min-width: 100%; position: absolute; top: 0; left: 0; height: 100%; overflow: hidden;" src="https://embed.dugout.com/v2/?p=eyJrZXkiOiJrZ0xxRjdjQSIsInAiOiJzcG9yYXJlbmEiLCJwbCI6IiJ9" width="100%" height="400" frameborder="0" scrolling="no" allowfullscreen="allowfullscreen" data-mce-fragment="1"></iframe></div></div>
Beşiktaş’ta annesi vefat ettiği için ülkesine gidecek olan Vincent Aboubakar ile yapılan kontrollerin ardından sol uyluk iç adalesinde kısmi yırtık tespit edilen Josef de Souza yarın sahada olamayacak. Üst üste 2 maçını kazanan siyah beyazlılar zirve yarışında kritik bir öneme sahip olan Sivasspor mücadelesinde takımın iki önemli figüründen yararlanmayacak. Orta sahadaki istikrarlı oyunu ile dikkat çeken Josef ile hakkındaki soru işaretlerini, giderek her geçen gün performansını yükselten ve attığı 8 golle ligde krallık yarışında zirvede bulunan Vincent Aboubakar’ın yokluğu mutlaka hissedilecektir.
İki ismin de kaliteleri tartışılmaz
Vincent Aboubakar ve Josef de Souza, Beşiktaş için kaliteleri tartışılmayacak son derece 2 önemli oyuncu. Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın yarınki Sivasspor karşılaşmasında 4-1-4-1 formasyonunda Josef de Souza yerine Atiba Hutchinson’ı savunmanın önünde kullanıp sağ
iç pozisyonunda Dorukhan Toköz veya Oğuzhan Özyakup’u Bernard Mensah ile birlikte sahaya sürecektir. Santrfor pozisyonunda Cyle Larin; sol kanatta da Kevin N’Koudou görev yapacaktır. Bu eksiklerle Sivasspor maçı Beşiktaş için sezonun en zor maçlarından birisi olacak.
Sivasspor İstanbul’a iddialı geliyor
Sivas’ın Avrupa serüveni bittikten sonra sakatların iyileşmesi ve Covid-19 vakalarının da son bulmasıyla güçlü ve ideal kadrosunu buldu. Rıza Çalımbay’ın takımı son 2 maçını da kazandı ve İstanbul’a iddialı gelecek.
Ayrıca kırmızı beyazlıların Beşiktaş’a ters gelecek bir oyun yapısı var. Sergen Yalçın, Başakşehir ve Fenerbahçe’yi en zor koşullar
İlk yarıda %72 topa sahip olan siyah beyazlı ekip Larin’in faul gerekçesiyle verilmeyen golü dışında Ankaragücü kalesini tehdit edemedi.
Üstüne üstlük iyi kapanan ve hızlı çıkışlarla gol arayan başkent ekibi 3’ü net, 4 pozisyon buldu. Kaleci Ersin’in iyi oyunu ve Ankaragüçlü forvetlerin beceriksizliği ilk devrenin golsüz bitmesinin nedeniydi.
OFANSİF AÇIDAN ZAYIFTI
İkinci yarıda pas ritmini artıran Beşiktaş, Ankaragücü karşısında daha etkili pres yaptı, ikinci topları alıp atak devamlılığı sağladı ancak yine ofansif bölgede gereken zenginliği yakalayamadı. 45 ile 60 arası siyah beyazlıların yoğun baskısı golü bir duran topla getirdi. Maçın kötü isimlerinden Ghezzal’ın mükemmel ortası ve Vida’nın golüyle aradığı üstünlüğü bulan siyah beyazlılar kalan yarım saatlik bölümde daha emniyetli görünmekle birlikte yine topun sahibiydi.
ERSİN HATASIZ OYNADI
Dün Josef ve Rosier iyi futbol sergilediler. Kaleci Ersin hatasız idi. Haftada 3 maçlık yoğun fikstürde Beşiktaş için önemli olan 3 puan idi. Zaman zaman saha içinde acı çekse de kazanmayı başardı. Hakem Halis Özkahya, Larin’in golünü faul gerekçesiyle iptal etti ancak burada asıl tartışılacak konu faul veya değil yorumundan önce neden top daha kaleye girmeden düdük çaldı? Halis Hoca böylece VAR’ın devreye girmesinin önünü keserek ciddi bir hata yapmış oldu.
ATAKAN'I ÇOK BEĞENDİM
Son 3 maçtır kaybetmeyen Ankaragücü ise planı olan, sert, iyi savunma yapan bir takıma dönüşmüş. Özellikle Atakan’ı çok beğendim. 2 maçtır kalesini gole kapatıp bu alanda bir istikrar yakalayan Beşiktaş, oyun hakimiyetini tamamen eline geçirip açık ara topa sahip olduğu maçlarda daha fazla pozisyon üretmenin yollarını bulmalı.