Paylaş
Önceki gün Galatasaray Üniversitesi’nde ingilizce olarak verdiği konferansta, sonra epey uzun süren söyleşimizde, en nihayet Boğaz manzaralı akşam yemeğinde 43 yaşındaki genç ekonomistin “eşitsizliği” hayatının odağına koyduğuna iyice inandım.
Neredeyse tam günümü Piketty ile geçirmiş olmak yüreğime su serpti.
İyi ki bu gökyüzünün altında, benim de bu köşede sıklıkla değindiğim zengin-yoksul uçurumuna ciddiyetle eğilen, bunu gidermenin yollarını arayan Piketty gibileri var.
Sermaye gelirinin ekonomik büyümeden çok hızlı arttığına dikkat çekmek için hayatının 15 yılını sayısız veriyi toplamaya ve incelemeye ayırmış olan Thomas Piketty.
Henüz 22 yaşındaki iken Amerikan MİT Üniversitesi’nde ders veren matematik kökenli ekonomist son derece mütevazı.
Konferansına “bu kadar kalın bir kitap için öncelikle özür diliyorum” diye başlıyor.
Kemal Derviş, Şevket Pamuk, CHP’nin ekonomiden sorumlu yeni Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selin Sayek Böke, CHP Parti Meclisi üyesi Gülseren Onanç, Hürşit Güneş’in de izlediği konferansta ekrana bir harita geliyor.
Eşitsizliklerin farklı renklerle gösterildiği haritada Türkiye yok!
Piketty “Haritada Türkiye’nin de yer almasını isterdim ama elimizde yeterince gelir vergisi, miras vergisi, servet dağılımı gibi şeylerle ilgili veri yok. Gelir vergisi ancak 1960’larda devreye girmiş. Gelir vergisi, miras vergisi gibi şeylere uğraşan araştırmacılarınızla işbirliğine hazırım” diyor.
Yazık çünkü biliyoruz ki Türkiye gelir dağılımı eşitsizliğinde OECD ülkeleri arasında ilk üç arasında.
Öyle olduğu halde kimi zaman yöneticilerimiz zengin-yoksul uçurumunun daraldığını söyleyebiliyor.
Piketty daha sonra yaptığımız söyleşimizde Türkiye’de özellikle miras vergisiyle veriye hiç rastlamadığını söylüyor.
“Amacım eşitsizlikleri ortaya koymak için oluşturduğumuz veri tabanının çok sayıda ülke tarafından kullanılması. Tabii Türkiye de buna dahil. Kitabı bitirdikten sonra Tayvan, Brezilya, Kore, Meksika gibi ülkeleri de internet sitesine ekledik. Türkiye’yi de ekleriz” diyor.
piketty@ens.fr sitesinde yer alan kitaptaki 20’ye yakın ülkenin verileri sürekli tazelendiği gibi, verilerini paylaşmaya yanaşan ülkeler de ekleniyor.
Site, gelir eşitsizliğiyle ilgili çalışmalar yapan araştırmacılar için gerçek anlamda bir hazine olmalı.
Ekonomistin şu tespiti çok önemli:
Gelir eşitsizliğinin nereden ve nasıl kaynaklandığını tespit etmek için verilerin açık olması gerekli.
Piketty’nin açık verileri de kapsayan şeffaflık üzerinde önemli duruyor.
“Pek çok ülkede hükümetler ne yazık ki şeffaf değil. Şundan şeffaf değil: Ya büyük eşitsizliklerin, zengin-yoksul uçurumunun gün ışığına çıkmasını istemiyorlar ya da finansal sistemin zayıf halkalarıyla ilgili açık vermek istemiyorlar” diyor.
Ancak haklı olarak da şunu ekliyor:
“Ne var ki. Şu şeffaflık meselesi günün birinde aleyhlerine dönüyor, popülizmi besleyen bir iklime dönüşüyor. Kamuoyunda tatsız çatışmalara dönüşüyor”.
Gelir uçurumunun giderilmesi için şeffaflık ne kadar önemliyse de eğitim de bir o kadar önemli.
Bununla ilgili Piketty “Kaliteli eğitimin herkese, aynı koşullarda ulaşması eşitsizliği azaltmanın olmazsa olmaz koşulu. Eşitsizliğin en büyük olduğu ABD’de örneğin toplumun en altındaki yüzde 50’lik dilim kesinlikle kaliteli eğitime ulaşamıyor” diyor.
Gelir uçurumunda dünya rekortmenleri arasında yer alan Türkiye için önemli iki mesaj eğitim ve şeffaflık.
Piketty ile yaptığım uzun söyleşi gazetenin Pazar ekinde.
Fuarda kitabı en çok çalınan yazar olmuş
THOMAS Piketty ile birlikte İstanbul’a gelen yayımcısının son hesaplarına göre “21. Yüzyılda Kapital “ yayınlandığı günden bu yana 1 milyon 300 bin satmış.
Şimdiye kadar 10 lisana çevrilmiş ve 36 lisana daha çevrilecek.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından çevrilen kitap bizde iki haftada 13 bin 500 satmış.
Türkiye’de kitabı ilgi inanılmaz o kadar fazla ki, kitap fuarı sırasında Piketty’nin kitabının en fazla çalınan kitap (fuarda olurmuş söyle şeyler) olduğu ortaya çıkmış.
Paylaş