Gila Benmayor: Sigorta sistemimiz Vietnam'dan geri


Gila BENMAYOR
Haberin Devamı

HAYATIMIZI Avrupa standartlarına göre düzenleyecek Ulusal Programın açıklandığı günlerde, birinin ‘‘Özel sigorta sisteminiz ne yazık ki Vietnam'ın da gerisinde’’ demesi elbet küçük bir şoka yol açacaktı.

Nitekim öyle oldu.

Türk Fransız Ticaret Derneği'nin öğle yemeğinde, Dışbank Murahhas Azası Vural Akışık, Fransız işadamlarına bankalar krizini anlatıyor.

Akışık, banka krizlerinin sadece gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkmadığını, Fransa'nın İsveç'in hatta ABD'nin Reagan döneminde böyle krizden geçtiğini söylüyor.

Akışık'a kulak verirken, bir yandan da masa komşumla sohbet ediyoruz.

Gras Savoye adındaki sigorta Brokerlik ve Risk Danışmanlığı Şirketi'nin buradakı temsilcisi.

Türkiye'nin bazı yönleriyle onu nasıl şaşırttığını anlatırken, konu kendi mevzusu olan özel sigortaya geliyor ve ‘‘Geçen yıl Vietnam'da çalıştım. Sigorta sisteminiz onlarınkinden geri’’ demesin mi?

Sağlık poliçemi iki gün önce yenilemişim, dahası şu Ulusal Program yeni açıklanmış. Ne kötü...

Nedenlerini sıralıyor: Sizin burada ödediğiniz parayla Avrupa'da poliçeniz hem limitsiz olurdu, hem istediğiniz hastanelerde yatardınız, ayrıca diş bakımı da poliçe kapsamında olurdu.

‘‘Poliçenin İngilizce tercümesini istediğimde bana ulaşması bir haftayı alıyor. Vietnam'da bir günde ulaşırdı. Dahası sistemdeki aksaklıklar nedeniyle buradaki hiçbir yabancı sigortalarını burada yaptırmıyor’’ diyor.

Başıyla odadaki Fransız işadamlarını gösterip ‘‘Yazık değil mi bunların burada ödeyecekleri primleri kaçırıyorsunuz’’ diye ilave ediyor.

Üstelik iddiasına göre bizim büyük patronlar da sigortalarını yurt dışında yaptırmayı yeğliyormuş.

Yapı Kredi Sigorta Genel Müdürü Erhan Dumanlı'ya bu iddiaları soruyorum.

Dumanlı açıklık getiriyor: ‘‘Avrupa'da fiyatlar bizden ucuz değil. Fransa'da 10 milyon sigortalı varsa Türkiye'de 300 bin. Sayı çoğaldikça fiyatlarda farklılıklar olabilir. Ancak esas mesele şu: Fransa'da 18 yaşından beri sigortalı olan biri 40 yıl prim ödüyor. Oysa bizde ileri yaşlarda sağlık sigortası yaptırılıyor ve bu bizim riskimizi çoğaltıyor. 100 lira alıyorsak, 80 lirasını hasar olarak ödüyoruz’’ diyor.

Ya dişler?

‘‘Başlarda poliçeye dahildi. Ancak anormal suistimaller yaşadık. Tüm aileyi dişçiye götürenler çıktı. Halkımızda etik sorunu olduğu için bundan vazgeçtik.’’

Anladığım kadarıyla sistem henüz tam oturmamış bu bir.

İkincisi sigorta şirketiyle müşteri arasında henüz bir güven ortamı yok.

Etik kurallarına uymayı öğrenmedikçe bize AB standartlarında poliçe de yok.

TIM'in Başkanı çat kapı geliyor

ARİA'nın önceki günkü tanıtımında konuşan İtalia Telecom Mobile'nın Başkanı Roberto Colaninno meğer sık sık Türkiye'ye gelirmiş.

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince ile sohbet sırasında, Colaninno'nun Türkiye'ye daha önce gelip gelmediğini soruyorum.

‘‘Hem de birkaç kez.. Başlarda çat kapı gelirdi. Birden karşımızda bulurduk onu. Şaşırırdım. Ne olduğunu anlayamazdım. Konuşmaya geldim derdi’’ diye anlatıyor.

1999 yılında Olivetti'nin Telecom İtalia'yı almasında büyük payı olan Colaninno, zaten konuşmasında da bu ‘‘çat kapı’’ politikasının açıklıyor: ‘‘Kiminle çalıştığımızı, piyasayı, tüketiciyi yakından tanımak istiyoruz. Her pazarda dostlar istiyoruz.’’

Colaninno'nun dostluğa ve sıcak ilişkilere inanan biri olduğu kesin. Çünkü, Roma'dan özel uçakla gelen İtalyan gazeteciler Çırağan'daki basın toplantısına trafik nedeniyle yetişemeyince konuşmasını yapmak istemiyor. Ancak program nedeniyle mikrofona gelmek zorunda kalınca ikinci kez konuşma yapıyor. Hem de bu kez İtalyanca konuşuyor.

Bu arada küçük bir not. Halk arasında üçüncü GSM şebekesi Aria'ya büyük bir destek başladı. Çünkü insanlar internetten birbirlerine Aria'yı anlatan mesajlar gönderiyor.

Paris ile Pekin neden birbirine düştü

ULUSLARARASI Olimpiyat Komitesini büyük bir heyecanla ağırladık.

Yazılanlara bakılırsa, komite avantajlı olduğumuz izlenimini vermiş.

İstanbul'un görücüye çıktığı günlerde ‘‘en avantajlı’’ durumdaki Paris ile Çin birbirine düştü.

Nedeni ise şu: Çin'in önde gelen Halkın Günlüğü gazetesi internetteki yayınında en büyük rakibi Paris hakkında uzun bir makale yayınlamış.

Olabilir. Rakibi hakkında bilgi vermek herkesin hakkı.

Ancak kazın ayağı öyle değil. Çünkü Çin gazetesi Paris'i ‘‘köpek pisliklerine teslim olmuş bir kent’’ diye tarif edip, asla 2008 Olimpiyatlarına ev sahipliği yapamayacağını iddia etmiş.

Fransız Olimpiyat Komitesi'nin Başkanı Claude Bebear, bu yazı üzerine müthiş öfkenmiş ve Çin'deki meslekdaşına zehir zemberek bir mektup döşenmiş. Bir kopyasını da Olimpiyat Komitesi Başkanı Antonio Samaranach'a göndermiş.

Bununla da yetinmemiş. Misilleme olarak, uzun yıllardan beri Fransa'da yaşayan Çinli rejim aleyhtarı ve Nobel Edebiyat ödülü sahibi Gao Xingjian'a Pekin'in insan hakları politikasını yerin dibine batıran bir yazı yazdırmayı planlıyormuş.

Paris ile Pekin iyice birbirine düşerse şansımız artar mı diye gelişmeleri yakından izliyorum.

Yazarın Tüm Yazıları