Sağlık uçurumu ve Bill Gates faktörü

NATO Zirvesi için güzelleştirilen İstanbul, 40. Türk Pediatri Kongresi için şehre gelen Hint asıllı Dr. Anıl Dutta’yı pek etkilemiş.

İstanbul’u dünyanın en temiz şehirleri arasında sayıyor.

‘Yeni Delhi ile karşılaştırıldığında burası dünyanın en temiz şehri olabilir’ diyor.

Dr. Anıl Dutta, dünyadaki çocuk aşılarının hemen tümünü geliştirmiş olan Aventis-Pasteur’ün uluslararası Medikal Direktörü.

Çocuk sağlığı konusunda dünyanın sayılı uzmanları arasında.

Aşı ve çocuk sağlığı ilişkisini en iyi bilenlerden.

Dediğine göre, aşı dünyada her yıl 3 milyon çocuğun sağ kalmasını sağlıyormuş.

Tetanos, kızamık gibi ucuz aşılara dahi ulaşamayan Afrika’nın pek çok ülkesi ve diğer yoksul ülkelerde bir yılda ölen çocukların sayısı 2 milyon.

1989 ile 1998 yılları arasında çocuk felcine karşı dev bir kampanya yürüten Türkiye’nin bu hastalığı yenmesini bir ‘başarı öyküsü’ olarak tanımlıyor.

Batı dünyasında artık pek rastlanmayan çocuk felci Hindistan’da hálá yaygınmış.

Dr. Anıl Dutta, konuşurken Hindistan, Türkiye ve Batı’dan örnekler verdiğinden olacak, gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki sağlık uçurumunu soruyorum.

Gelişmiş olan ülkelerde aşı sayesinde pek çok çocuk hastalığı kontrol altında.

Gelişmekte olan ülkelerin en önemli sorunu artan nüfus.

Düşünün ki, Hindistan’a her yıl 33 milyon bebek ekleniyor.

‘Avustralya’nın nüfusu kadar’ diyor Dr. Anıl Dutta.

Nüfusun hızla arttığı yerlerde, sağlık sistemi işler durumda olsa dahi hükümetlerin her şeye yetişmesi mümkün değil.

Tam bu noktada devreye giren bazı STK’lar ve UNICEF gibi uluslararası örgütler inanılmaz işler başarıyormuş.

‘Kişi başı milli geliri bin doların altında olan yoksul ülkelerde GAVI müthiş çalışıyor...’

GAVI ne?

‘Bağışıklık ve Aşı İçin Global İttifak’ sözcüklerinin kısaltılmasından meydana gelen GAVI, özel sektör, gelişmekte olan ülkelerin hükümetlerini, UNICEF’i, Dünya Bankası ve Bill&Melinda Gates Vakfı’nın bir araya gelmesinden oluşmuş.

GAVI’nin en büyük finansörü Bill Gates.

Büyük rakamlı bağışlarını kamuoyuna duyurmak için özellikle Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nu seçen Bill Gates, Dr. Anıl Dutta’ya göre, zenginlerle yoksullar arasındaki sağlık uçurumunun bir nebze kapanmasında rol oynayacak kişi.

Dünyanın en zengin kişilerinden biri olan Gates, zenginliğinin bir bölümünü böyle paylaşmayı seçtiyse ne álá.

Ünlü üniversitelerde Türk şirketleri dersi

KOÇ
Üniversitesi’nde ders veren yakın bir arkadaşım araştırmış.

Dünyanın ünlü üniversitelerinde ‘vaka çalışması’ olarak ele alınan ve yönetim bilimleri derslerinde örnek gösterilen Türk şirketlerinin sayısı hayli fazla.

Örneğin Arçelik, Harvard Üniversitesi’nde ‘strateji geliştirme, büyüme, uluslararası finans’ konularında incelenmiş.

Yine Harvard Üniversitesi’nde ele alınan başka bir Türk şirketi Doğuş.

Girişimciliği ve aile şirketi olması dikkat çekmiş.

Aynı üniversitenin ele aldığı diğer şirketler ise Garanti Bankası, Netaş ve Türk Telekom.

Boğaziçi Üniversitesi ise kurumsal sorumluluk, iyi yönetişim konularında ‘vaka çalışması’ olarak, ARGE Danışmanlık Şirketi’ni seçmiş.

Vestel, Koç Üniversitesi öğrencilerine örnek gösterilmiş.

Demirel’ın İSO’daki gafı

ESKİ
ABD Başkanı Bill Clinton, piyasaya çıkar çıkmaz satış rekorları kıran kitabı ‘Hayatım’da 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’den övgüyle söz etmiş.

‘Geniş düşünceli bir adamdı’ demiş.

Önceki gün İstanbul Sanayi Odası’nın konuğu olan ve konuşmasının bir yerinde Kürt politikasına değinen Demirel’in ‘Çoğunlukta yaşayanları azınlık mensubu yapıp 2. sınıf vatandaş durumuna düşürmeye ne gerek var’ sözlerini duyunca Clinton aklıma geldi.

Eski bir cumhurbaşkanı düşünün ki, Lozan’ın her ne hikmetse azınlık olarak kabul ettiği TC vatandaşlarını 2. sınıf vatandaş olarak tanımlıyor.

Avrupa Birliği (AB) anayasasına Hıristiyan tanımlamasını koymamış, biz buna sevinirken eski bir cumhurbaşkanı ‘azınlık mensubu 2. sınıf vatandaş’ diyor.

Hangi devirde yaşıyoruz?

Geniş düşünceli olmak bu mu?
Yazarın Tüm Yazıları