Kentsel dönüşüm mağduruyum, ya siz?

Bizim mahallede en az üç yıldan beri inşaat sesleri kesilmiyor.

Hemen yanı başımdaki dört, 5 katlı evlerin yerine 12 katlı evler yükselirken artık aklıma bu azabın ne zaman biteceği sorusu bile gelmiyor.

Çünkü hiç bitmeyecek.

Ben de kazılan çukurların başında kesilmeyi bekleyen zavallı ağaçların, kimi zaman sokaktan çıkmamızı engelleyen beton mikserlerinin, inşaat kamyonlarının fotolarını çekmekten hiç bıkmayacağım.

Geçenlerde saydım ana caddeye çıkan yolların birinde tam 11 adet beton mikseri vardı.

Ambulans geçemez, yangın çıktığı takdirde itfaiye arabası giremez.

Kadıköy’ü savaş alanına dönüştüren vahşi kentsel dönüşümle ilgili kafamdaki soruları Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu’na sorduysam da tatmin edici hiçbir cevap alamadım.

İşte cevapsız sorularımdan bazıları:

Belediye ruhsat izinlerini sıraya koyarak aynı mahallede 10’dan fazla kadar inşaatın başlamasına engel olamaz mı?

Birkaç yıl zarfında ruhsat sayılarında patlama yaşanırken, belediyenin denetim personelinde aynı oranda artış var mı?

Dört, beş katlı evlerin olduğu sokaklara 12-15 katlı evler diktiğinizde alt yapı sorununu nasıl çözeceksiniz? Nitekim bizim kapıcı dairesini sürekli su basıyor.

1930’lardan itibaren yenilikçi binalarıyla model olan Kadıköy’ün dokusu ve yeşili giderek yok olurken yeni binaların uyumsuzluğuna, en olmadık yerde mahalle aralarında dahi gökdelenlerin yükselmesine belediye bir şey yapamıyor mu?

Soruların yanıtı olmadığına göre belli ki Kadıköy Belediyesi kentsel dönüşüme teslim olmuş durumda.

Bu içinden çıkılmaz duruma dikkat çekmek için İstanbul Serbest Mimarlar Derneği, Yytong Türk işbirliğinde “Kentsel Dönüşüme Hazırlan” kitapçığını hazırlamış.

İstanbul SMD Başkanı Prof. Ertun Hızıroğlu ile aynı zamanda İmsad (İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) Başkanı olan Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar ile “Sarı Işık” kitapçığını konuştuk.

Prof. Hızıroğlu, 31 Mayıs 2012 tarihinde kabul edilen 6302 sayılı, “Kentsel Dönüşüm Yasası” diye bilinen yasanın yol açtığı olumsuzluklara dikkat çekiyor.
Kadıköy başta, İstanbul’un birçok semtinde güvenli olmadığı gerekçesiyle yapıların yıkılmasını sağlayan yasanın daha çok rant için istismar edildiğini belirtiyor.

Dediği gibi, mülk sahipleri, belediyeler, müteahhitler ve bakanlıklar arasında süregiden bu yenileme faaliyet karmaşık ve zorlu.

İnsanların pek çoğu kulaktan dolma bilgilerle hareket ediyor.

Dolayısıyla İstanbul SMD’nin “kentsel dönüşüm” sürecini özetleyen, yol gösteren kitapçığı önemli.

Yapı malzemeleri sektörünün lideri ve Avrupa’nın en büyük üreticisi Ytong dönüşümle işlerini çoğalttığı halde bu çetrefil konuda derneğe destek olmuş.
Nitekim Fethi Hinginar, “kentsel dönüşüm” diye tanımlanan yeni iş modelinin “yık, yaptan” öte çok kapsamlı bir şey olduğunu söylüyor.

“Alanda yaptığımız araştırmalardan insanların doğru bilgiye ulaşamadıklarını gördük. Özellikle mülk sahiplerine yol gösterici olmasını istedik” diyor. 40 bin adet basılan “Sarı Işık” kitapçığı geçtiğimiz hafta Bağdat Caddesi’nde dağıtılmış.

Kitapçığı çoğunlukla tanımadığı müteahhitlere teslim olan Kadıköylülerin okuması şart.

Bu arada “kentsel dönüşümde” çuvaldızı kendimize de batıralım derim.

Bu vahşi dönüşümde, evi daha çok değerlenecek diye gözü kapalı evini yıktıranların, binanın dayanıklılığı yerine metrekare hesabı yapanların hiç suçu yok mu?




KADIKÖY ÇİLEYİ 15 YIL DAHA ÇEKECEK

İSTANBUL SMD’nin paylaştığı bilgilere göre Türkiye’deki kentsel dönüşümün yüzde 40’ı İstanbul’da.

Bu oranın yüzde 50’si da Kadıköy’de.

Benzer bir yapı stokuna sahip Bebek semtinin aynı şeyi yaşanmamasının nedeni Kadıköy’ün “ayrık nizam” uygulamasının müteahhitlere cazip gelmesi.

Kadıköy’de hali hazırda 1200’e yakın inşaat aynı anda devam ediyor.

Savaş alanı derken boşuna demedim.

Resmi olmayan verilere göre 12 bin binanın daha riskli yapı statüsünde değerlendirilmesi bekleniyor.

Bölgede kentsel dönüşüm faaliyetinin 15 yıl daha süreceği hesaplanıyor.

Yık-yap süreci hayatımızı karartmaya devam edecek.