Paylaş
Önceki gün KAGİDER’in toplantısında Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick’in ağzından bu modelin ne olduğunu dinledik.
Kısaca FEM diye anılan model, şirketlerin işe alım, terfi, ücret politikaları vesaire gibi konularda kadın ve erkeklere eşit davranmaları için uygulanacak.
Zoellick örnek veriyor.
“İşe alma mülakatlarında kadınlara “evli misin” ya da “çocuk yapmayı planlıyor musun” gibi sorular ayrımcılığa girer. Biz kadın-erkek herkese eşit şartların uygulanmasını istiyoruz”.
Dünya Bankası’nın finansal desteğiyle, iş hayatında kadın-erkek eşitliğine yönelik çeşitli modeller 2003 yılından beri bazı Güney Amerika ülkelerinde
uygulanıyor.
Fırsat eşitliğiyle ilgili Dünya Bankası’yla işbirliğine ilk başlayan ülke Meksika.
KAGİDER Başkanı Gülden Türktan’ın verdiği bilgiye göre, Meksika’da 2003 yılından bu yana Dünya Bankası ile işbirliği yapan şirketlerde kadın yönetici sayısı yüzde 9 oranında artmış.
Kadın ile erkek arasındaki maaş farkında yüzde 8’lik bir düşüş kaydedilmiş.
Güney Amerika modeli daha çok şirket içi eğitime dayanıyor.
KAGİDER’in Türkiye için geliştirdiği model ise yeni ve farklı.
KAMUDA UYGULANACAK MI?
“Kadın erkek eşitliğine” duyarlı şirketler PwC ve Ernest&Young gibi şirketler tarafından değerlendirmeye tabi tutulacak.
Belirlenen değerlendirme sürecini tamamlayan şirketler “Fırsat Eşitliği Sertifikası”na hak kazanacak.
Dünya Bankası’nın diğer modellerinde denetim şirketlerinin değerlendirme süreci yok.
Türkiye’de ilk aşamada“gönüllü” olarak FEM’i uygulayacak 11 kuruluşu sayıyorum.
Akbank, Coca Cola, Eczacıbaşı, Boyner,Hürriyet, İBM, Garanti, Novartis, Sanofi Aventis, Doğuş Yayın, Vodafone.
Türktan, yukarıdaki kuruluşların örnek olacağını ve FEM’in 500 kadar kuruluşa uygulanmasını hedeflediklerini söylüyor.
Tabii burada önemli nokta şu:
FEM özel sektörün yanı sıra mutlaka kamuda da uygulanmalı.
Zira kadın istihdamında en büyük kan kaybı ne yazık ki kamuda.
Bir daha altına çizelim.
Türkiye’de kadın istihdamı yüzde 24.
Dünya Bankası, kadınların iş gücüne katılımının beş puan yukarı çekilmesinin yoksulluğun yüzde 15 oranında azaltacağını ortaya koymuş.
FEM’in yaygınlaşması kadın istihdamına büyük katkı yapacak.
Yeter ki,yukarıdaki “gönüllü” şirketleri diğerleri izlesin.
Kadın şiddetini gündemimize alıyoruz
KADIN şiddetinde sözün bittiği noktaya geldik.
Dünkü son haber Hataylı Ceylan’ın töre cinayetine kurban gitmesiydi.
“Kardeşi ateş etti, baba odayı kilitleyip ölmesini bekledi, anne kapı önündeydi”.
Bu sözler dünkü Radikal Gazetesi’nden.
Önceki gün Konya’da, bir genç kadın sevgilisi tarafından evde dört gün dövülüp koma halinde otobüs durağına bırakılmıştı.
Birkaç gün önce de Kocaeli’nde İlknur Büyükyazıcı, yolda boşandığı eşi tarafından 6 yaşındaki çocuğunun önünde öldürülmüştü.
Ben bu satırları yazarken kim bilir Türkiye’nin hangi köşesinde bir kadın dövülüyor ya da bir yakınının ölümcül darbeleri yüzünden can çekişiyor.
Geçen gün gelen bir e-postaya göre, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız” diye bir platform kurulmuş.
Platform, yeni kurulan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kadını yok saydığını, sadece aile içinde bir birey olarak kabul ederek eve hapsettiğini iddia ediyor.
“Kadınların kendi katillerini, tecavüzcülerini içeren bir kuruma hapsedilmesi şiddet sorununa çözüm getirmeyecek” diyor.
Yine dünkü gazetelerdeydi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, aile içi şiddeti önlemek amacıyla hazırladığı yasa taslağını açıkladığı gün Ankara’da 15 aile içi şiddet olayı yaşanmış.
Şahin’in işi gerçekten zor.
Ben kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin yasalarla çözüleceğine inanmıyorum.
Sorunun kökleri çok derinlerde zira.
Büyüklerimiz kadın-erkek eşitliğine inanmadığı, küçük kız çocuklarıyla küçük erkek çocuklarının doğal bir şekilde “birlikte” büyümelerini, “birlikte” serpilmelerini sağlayacak ortamlar sağlanmadığı sürece cinayetlerin sonu gelmez.
Sözü KAGİDER’e getireceğim.
İş kadınlarını örgütlemek, güçlendirmek amacıyla yola çıkan KAGİDER artık kadın cinayetlerine ilgisiz kalmayacak.
KAGİDERBaşkanı Gülden Türktan “Kadına karşı şiddetin ulaştığı boyut karşısında sessiz kalmamız mümkün değil. Kadına şiddet çeşitli projelerle artık bizim de gündemimizde olacak” diyor.
Paylaş