İksir Hanım’ın fendi Remzi Gür’ü yendi

Birkaç yıldan beri kaçırmamaya özen gösterdiğim bu toplantıların sonuncusu Kastamonu’daydı.

Konakları nedeniyle sıklıkla Safranbolu’ya benzetilen Kastamonu keşfedilmeyi bekleyen bir şehir.

Konaklarının yanı sıra,  hanları, kervansarayları, türbe ve külliyeleriyle oldukça özel.

Yazık ki, havaalanı olmadığı için ulaşımı pek kolay değil.

Sinop’tan ulaştığım Kastamonu’dan dönüşüm Ankara üzerinden oldu.

Bu yolculuk vesilesiyle arayollarına bir sitemim olacak.

Hem Sinop-Kastamonu, hem Kastamonu-Ankara karayolu tek kelimeyle kötü.

Yollardaki çalışmalar nedeniyle yer yer toz bulutlarından göz gözü görmüyor,�ayrıca mıcır da tehlikeli.

Ulaşılması kolay olmasa da Kastamonu Valisi Mustafa Kara’nın verdiği bilgiye göre, Türkiye’deki iç göç hareketlerinden en fazla etkilenmiş bir şehir.

Özellikle köylerinin çoğu boşalmış.

TURİZM VE HAYVANCILIK

Yine Vali Kara’nın verdiği bilgiye göre, yüzde 60’ı ormanla kaplı Kastamonu zorlu çoğrafyası nedeniyle sanayide ve dolayısıyla kalkınmada hak ettiği yere ulaşamamış.

Vali Kara’nın bu tespiti, bölgenin fırsatlarını araştıran, çözümler öneren Garanti Anadolu Sohbetleri’nin yer seçiminin ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor.

Ne ki Kastamonu’yla ilgili verdiği bilgileri yaklaşık bir saat dinlediğimiz Vali Kara, her biri konularının uzmanları olan konuşmacıları dinlemeden toplantıdan ayrıldı.

Oysa kalmış olsaydı,  Retur Genel Müdürü, İskender Çayla’nın Kastamonu turizmi için neler önerdiğini öğrenecekti.

Yılların turizmcisi Çayla,  ekonomik kalkınmasını turizmde gören illere “gönüllü danışmanlık” yapan biri.

Bir önceki Anadolu Sohbetleri’nin yapıldığı Hatay ile böyle bir “ gönüllülük bağı” var örneğin.

Çayla’nın önerisiyle uluslar arası turizm fuarlarına katılan Hatay bunun çok faydasını görmüş.

Vali Mustafa Kara toplantıda kalsaydı, TOBB Hayvancılık Meclisi�Başkanı Fevzi Topal’ın Kastamonu’nun kırsal kalkınması için neler önerdiğini de öğrenmiş olacaktı.

GÜR’ÜN 10 MİLYONLUK YATIRIMI

Zira Topal’ın vurguladığı gibi, Kastamonu’nun çevresindeki 3 binden fazla köyün hayvancılıktan başka alternatifi yok gibi.

“Hayvancılık mutlaka desteklenmelidir” diyor.

Her neyse, Vali Kara’nın Karadeniz’in “yükselen yıldızı” olarak görmek istediği Kastamonu’da yatırımlar ne durumda?

Kastamonulu işadamı Remzi Gür buraya 10 milyon liralık bir tarım ve hayvancılık yatırımı yapmış.

Daha önce yapmış olduğu bir tekstil fabrikasının yanı sıra bu ay içersinde de bir gömlek fabrikasın faaliyete geçirmeyi planladığını da öğrendik.

Remzi Gür’ün doğduğu şehre yatırım yapmasını elbet takdirle karşılıyorum.

Neticede Başbakan Erdoğan’ın yakını Gür, kendisini İngiltere’de de kanıtlamış olan önemli bir iş adamı.

Dolayısıyla Gür kadar ünlü ve zengin olmayan bir Kastamonulu’nun bu şehre yatırımı benim gözümde daha değerli.

İKSİR HANIMIN RİSKİ DAHA BÜYÜK

Garanti Bankası’nın bizleri ağırladığı Daday ilçesindeki “İksir Hanım Konağı” böyle bir yatırımın ürünü.

Aydın ailesi 9 milyon liralık bir yatırımla Kastamonu turizmine büyük katkıda bulunmuş.

Turizm alanına girerek Gür’den çok daha büyük bir riski göze almış zira dediğim gibi buraya ulaşım çok zor.

İstanbul’da mali müşavirlik yapan Gültekin Aydın Karslı ama matematik öğretmeni olan eşi İksir Sema Aydın Kastamonulu.

Daday’daki eski aile konağını Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyelerinin destekleriyle restore etmişler.

Konak her bir detayıyla, kapalı yüzme havuzu, hamamı, saunası, yürüyüş yollarıyla tek kelimeyle muhteşem bir tesis.

İksir Hanım, her ikisi de üniversite mezunu kızlarının desteğiyle birebir müşterilerle ilgileniyor.

Hedefleri “İksir Hanım Konağı”yla Kastamonu’nun adını dünyaya duyurmak.