Paylaş
Bu müthiş sanat şölenini kaçıranlar adına üzgünüm.
Bu yıl dördüncüsü yapılan çağdaş sanat fuarı izleyici sayısı, yüksek fiyatlara satılan sanat eserleriyle rekor kırmış durumda.
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, “Fuarda 19 milyon dolarlık eserin satışa sunulduğu tespit etmiştik. İlk iki günlük satış 5 ila 6 milyon dolar civarında” diyor.
Ekonomik krizde sanata yapılan yatırım etkileyici.
Sanatçılar açısından ise umut verici.
Hele İstanbul gibi bir ortamdan değil de, örneğin Anadolu’da gelen genç ressamların eserlerinin ünlü koleksiyonerler tarafından alındığını düşünürseniz.
Çağdaş sanat fuarıyla ilgili şimdiye kadar yazılanlar hep ünlü ressamların eserleriyle ilgili.
ÇUKUROVALI RESSAMLARA İLGİ
Burhan Doğançay’ın geçenlerde 2.2 milyon liraya satılan Mavi Senfoni tablosunun fuarda sergilendiğini, Bedri Baykam’ın “Bu daha önce yapılmıştı” adını taşıyan tablosuna 2 milyon dolar istediğini biliyoruz.
Mehmet Güleryüz, Leyla Gediz, Ertuğrul Ateş, Devrim Erbil ya da Selma Gürbüz’den söz etmek yerineprojektörleriİstanbul dışından gelen genç ressamlara çevirmek istiyorum.
Adana’dan Görüntü Sanat Galerisi’yle Contemporary İstanbul’a katılan Çukurovalı iki genç sanatçı var.
Mustafa Özbakır ile Redi Said Toprak.
Mustafa Özbakır Mersinli ve daha önce de yani üç kez Contemporary İstanbul fuarlarına katılmış.
Eserleri hep büyük ilgi görmüş ve şirketlerin, özel kişilerin koleksiyonlarında yer almış.
Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü’nden mezun Urfalı Redi Said Toprak ilk kez İstanbul’da.
Özbakır ile Toprak’ın eserlerinin hemen hemen tümü fuarın ilk günlerinde satılmış.
ÜNLÜ KOLEKSİYONERE GİDEN TABLO
26 yaşındaki Redi Said Toprak’ın iki eseri iki ünlü koleksiyoner tarafından satın alınmış.
Bunlardan biri Mudo’nun sahibi Mustafa Taviloğlu.
Ali Güreli’nin aktardığına göre, Contemporary İstanbul ile aynı tarihlere denk gelen Art Basel Miami’yi gezmek üzere ABD’ye giden Taviloğlu katalogu e-mail yoluyla incelemiş.
Seçtiği eserler arasında bir tanesi de Redi Said Toprak’ın İstanbul’da “Metruk Doğa” başlığıyla sergilenen tablolarından biri.
Bu hikâyeyi duyunca oldukça etkilendim.
Contemporary İstanbul’da eseri ilk kez sergilenen genç bir ressam ünlü bir koleksiyonerin dikkatini çekmeyi başarmış.
Kimbilir bunun gibi daha ne hikâyeler var?
ORHAN PAMUK’TAN ESİNLENMİŞ
Açılış günü görüp beğendiğim tabloları ikinci kez seyretmek istedim ama izdihamdan pek mümkün olmadı.
Sadece tüm güçlüklere göğüs gererek ikinci kez kendimi İranlı Shiva Ahmadi’nin “Akbaba” başlığını taşıyan eserinin önünde buldum.
Shiva Ahmadi’nin bu eserine Orhan Pamuk’un “Benim Adım Kırmızı” kitabı ilham vermiş.
Genç İranlı sanatçının petrol
varilleri üzerine yaptığı çalışmalar da çok hoştu.
İranlı sanatçıları sergileyen New York’lu galeri sahibini yakın dostu Leyla Alaton’a göre, Ahmadi’nin sanatçı annesi Farideh Lashai’nin “Leyla ile Mecnun” videosu da Orhan Pamuk’tan esinlenerek yapılmış.
Yine Contemporary İstanbul’a ilk kez katılan Suriyeli ressamların eserleri son derece başarılıydı.
Ünlü ressam Fikret Mualla ile aynı soyadını paylaşan Ahmet Mualla’nın tablosunun fiyatı 40 bin Euro.
İranlı, Suriyeli, Çinli, Alman sanatçılarıyla Contemporary İstanbul giderek uluslar arası bir kimliğe bürünüyor.
2010 yılında daha büyük sürprizler olabilir.
Paylaş