Cinsiyet eşitliği: Dünya Mersin’e, biz tersine

Türkiye’den üç isim, Koç Üniversitesi öğretim üyesi ve Koç-Kam Direktörü Profesör Çiğdem Kağıtçıbaşı ve İTÜ’nün ilk kadın rektörü, Avrupa Kadın Rektörler Birliği Başkanı Prof. Gülsen Sağlamer ve bendeniz forumun konuşmacılarındanız.

Çin’den, Afrika, Meksika’ya kadar geniş bir yelpazedeki konuşmacıların katılımıyla siyasette, iş dünyasında, bilim ve teknolojide, eğitimde, medyada kadının rolü ele alınıyor.

Tüm konuşmaların çıkış noktası tabii ki cinsiyet eşitliği.

Unesco’nun öncelikleri arasında “kadın-erkek eşitliği” birinci sırada.

Unesco’nun direkt olarak Bokova’ya bağlı çalışan Cinsiyet Eşitliği Bölümü’nün başında bir Türk, Boğaziçi Üniversitesi mezunu Saniye Gülser Corat var.

Forumun onur konuğu olan Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina açılış konuşmasında “Bangladeş, Başbakanın, Meclis Başkanının, Meclis Başkan Yardımcısının ve muhalefet liderinin kadın olduğu tek ülke” diyor.

2020 yılından itibaren tüm siyasi parti komitelerine yüzde 30 zorunluluğu getirdiklerini söylüyor.

BANGLADEŞ İLLA CİNSİYET EŞİTLİĞİ DİYOR

Çeşitli hükümet organlarına getirilen kadın kotalarından söz ediyor.

“ Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi için tüm engelleri ortadan kaldırmaya kararlıyım” diye ekliyor.

Yine açılış konuşmalarında dinlediğimiz Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev’in verdiği rakamlar kadınlar adına sevindirici.

Bulgaristan’da yargıda ve kamu hizmetlerinde çalışanların üçte ikisi kadın.

Plevneliev “Yaşamın her alanında cinsiyet eşitliği sağlamak istiyoruz” diyor.

Bulgar kabinesindeki 19 bakandan 9’u kadın.

Enerji, Turizm, Tarım ve Gıda, Kalkınma, Adalet gibi kritik bakanlıkların koltuklarına kadınlar var.

Ülkede kadın girişimci oranı yüzde 32.

Sofya Belediye Başkanı bir kadın, Yordanka Fandakova.

İşbaşına geldiğinden beri şehrin nasıl güzelleştiğini, inşaat furyasının nasıl bıçak gibi kesildiğini herkes anlatıyor.

Bulgaristan cinsiyet eşitliğinde iyi bir durumda olasına rağmen geçen ay olumlu Kadın-Erkek Eşitlik yasasını çıkartmış.

KADIN ORANI YÜZDE 42

Foruma katılan Çinli temsilci, Çin’in kadın haklarıyla ilgili yasası olduğunu ve bunun sürekli gözden geçirildiğini, kadına şiddete önlemek için yeni bir yasanın çıktığını söylüyor.

Aynı şekilde Meksika parlamentoda yüzde 50’lik temsil için bir yasa çıkarmış ve kadın oranı yüzde 42’ye fırlamış.

Yine forumda konuşan Senegal eski kadın başbakanı Aminata Toure parlamentodaki kadın oranını yüzde 43 olarak veriyor.

Dünyadaki her ülke ısrarla “cinsiyet eşitliği” diyor, yaşamın her alanında kadının daha eşit oranda temsilini, kadın haklarını asla gündemden düşürmüyor, sürekli yeni yasalar çıkartıyor.

Peki biz ülke olarak neredeyiz?

Bir kez daha hatırlatayım.

Dünya Ekonomik Forumu Cinsiyet Uçurumu Raporu’nda 145 ülke arasında 130 sıradayız.

TÜİK’in 2015 verilerine göre, okuma yazma bilmeyen kadınların oranı erkeklerden 5 kat fazla.

Kadın istihdam oranı erkeklerin istihdam oranının yarısı kadar, tüm eğitim düzeylerinde maaşlarını erkeklerden düşük. Parlamentoda temsil oranı yüzde 14,7.

Kadın cinayetlerinde 2015 bilançosu 303 ölüm.

Bu trajik tabloya rağmen “Cinsiyet Eşitliği” yerine ne olduğunu asla anlamadığım “Cinsiyet Adaleti” diyoruz, Türk tipi “kadın hakları” diyoruz.

En son mecliste kurulan “Boşanma Komisyonu”nun üç gün önce açıkladığı rapor, kadın haklarını tırpanlıyor, hem çocuk istismarına kapıyı aralıyor.

Kadın örgütleri, kadınların bugüne kadar kazandıkları hakları elden gidiyor diye ayakta.

“Cinsiyet Eşitliğinde” ne yazık ki durumumuz şudur:

Herkes gider Mersin’e, biz gideriz tersine.