Paylaş
Üzüm bağları, pek değerli beyaz ve siyah trüf mantarı, fındığıyla ünlü.
En son Nestle ABD’nin şekerleme işini 2.8 milyar dolara satın alan İtalyan çikolata devi Ferrero’nun merkezi burada.
Sokaklarında zaman zaman bir çikolata kokusu esen Alba’yı ikinci kez ziyaret edişimde, 20. yüzyıl başında öncesi göç veren bir şehrin uluslararası çapta bir sergiyi ağırlayacak bir refah düzeyine nasıl ulaştığına şaşırıyorum.
Bunda Ferrero’nun payı büyük.
İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesinden hemen sonra 1946 yılında temeli Alba’da atılan Ferrero’nun hik^ayesini daha önce yazmıştım.
İtalya’da kıtlığın hüküm sürdüğü yıllarda Alba’da pastacılık yapan Pietro Ferrero, kakao yokluğunda şekerle fındığı kullanarak yepyeni bir ürün keşfediyor.
Çocukların sevgilisi Nutella’nın sürülmeyen ancak kesilerek yenilen ilk versiyonu böyle ortaya çıkıyor.
Pietro Ferrero’nun oğulları Michele ve Giovanni Ferrero kısa zamanda işlerini büyüterek fabrika açma aşamasına geliyorlar.
İşte bu noktada Ferrero Grubu’nun uluslararası sosyal girişimlerinden sorumlu Osvaldo Lingua ile sohbetimize değineceğim.
HEM ÇİFTÇİ HEM İŞÇİ
Piemonteli Osvaldo Lingua, 50’li, 60’lı yıllarda bölgenin sefalet çektiğini, çiftçilerin topraklarıyla uğraşmadıkları dönemlerde uzun deniz yolculuğunu göze alarak Güney Amerika’ya özellikle Arjantin’e çalışmaya gittiklerini söylüyor.
Oralara parasızlıktan hem göç eden var, hem çalışıp tekrar topraklarına dönenler.
Fındık bahçelerinin de olduğu Alba da yoksulluktan nasibini alıyor.
Alba sokaklarında sergi afişi
Ferrero ailesinin ve özellikle ikinci nesil Michele Ferrero’nun geliştirdiği bir model ile fındık bahçelerinde hasat olmadığı zaman fabrikalarda çalışan bir işçi profili devreye giriyor.
Böylelikle hem göç önleniyor, hem çiftçi-işçiler kazandıkları parayı tekrar toprağa, bahçelerine yatırarak verimliliği arttırıyorlar.
Hasat dönemlerinde bahçelerinde çalışıyorlar.
Osvaldo Lingua benzer bir modelin Ferrero tarafından Hindistan, Güney Afrika, Kamerun’a uygulandığını söylüyor.
Alba nüfusunun büyük bir çoğunluğunu istihdam eden grubun 1980’li yılların başında kurduğu vakıf emekli işçiler için bir sosyal dayanışma ağı oluşturuyor.
Ferrero Vakfı’nın Alba’daki merkezi emekli işçilerin buluşma yeri.
Kütüphanesiyle, seramik, dikiş atölyeleriyle, sinema ve sergi salonuyla benzersiz sosyalleşme alanı.
SÜRREALİST SERGİYE EV SAHİPLİĞİ
Alba ve çevresinin kültür ve sanatına katkı yapan vakfın binası iki yılda bir uluslararası çapta sergilere ev sahipliği yapıyor.
Alba’yı ziyaretimiz sırasında şansımıza Dadaizm ve Sürrealizm akımlarının temsilcileri, Dali, Miro, Magritte, Duchamp, Man Ray gibi ünlü isimlerinin sergisi vardı.
Dünyadaki en önemli sürrealist koleksiyonuna sahip Hollanda’daki Boijmans van Beuningen Müzesi’den getirilen eserleri görmek için bırakın Alba ve çevresini, Milano’dan, Torino’dan gelenler varmış.
3 ayda yaklaşık 100 bin kişinin gezdiği uluslararası çapta sergiyi ağırlayan Alba’nın 70 yıl kadar önce sefalet çektiğini kim düşünebilir?
Paylaş