Paylaş
Kadınlar Gününe yetiştirilmesi planlanan “kadına karşı şiddetin önlenmesi” yasa önerisi bu satırların yazıldığı sıralarda meclisten geçmemişti.
Ukraynalı kadın hakları savunucusu Femen Grubu İstanbul’da.
Şaşırtıcı bir şekilde her yandan 8 Mart nedeniyle “kadının durumuyla” ilgili istatistiki veriler yağıyor.
Bugüne kadar hiç bu kadar veriyle karşılaşmamıştık.
Özel sektör de elindeki verileri paylaşmak için gayretli.
Boyner Grubu’ndan gelen e-postaya göre grupta kadın çalışanların oranı yüzde 47.
Yönetici düzeyindekilerin oranı yüzde 38.
2011 yılında terfi alanların yüzde 52’si kadın.
Dün sabahın erken saatlerinde baktım Eczacıbaşı Grubu da bazı bilgileri paylaşmış.
Geçen yıl işe alımlarda eşit özelliklere sahip 2 aday arasında kadını tercih etme politikasını benimseyen Eczacıbaşı’nda yönetici düzeyindeki kadınların oranı yüzde 40’lardan yüzde 44’lere ulaşmış.
2011 yılı sonu itibariyle kadın çalışanların oranı yüzde 33.7.
Bu oran Eczacıbaşı’nda bir yıl önce 32.2 idi.
KA-DER’İN KARNESİ
Hafta başında Suteks Tekstil’in sahibi ve TÜSİAD Kadın-Erkek Çalışma Grubu Başkanı Nur Ger’den şirketteki kadın oranının yüzde 50 olduğunu duyduk.
Suteks, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın “Çalışma Hayatında Toplumsal Eşitliğin Geliştirilmesi” Yarışması’nda KOBİ dalında birinci.
Bunlar sevindirici gelişmeler.
Bir de madalyonun karanlık yüzü var.
Acı bilanço desem daha doğru.
Ka-Der (Kadın Adayları Destekleme Derneği) Türkiye’nin kadın konusundaki “kırık karnesini” pek güzel ortaya koymuş.
2011 seçimlerinde meclisteki kadınların oranı yüzde 14.5
26 bakandan 1’i kadın
81 validen 1’i kadın
2 bin 924 belediye başkanından 26’sı
34 bin 210 muhtardan 65’i
103 rektörden 5’i
185 büyükelçiden 21’i
26 müsteşar arasında hiç kadın yok.
SENDİKALAR UTANMALI
BDDK, Yargıtay, Sayıştay’da kadının adı yok.
DİSK, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen, TOBB, MÜSİAD, TZOB, TESK gibi kurumların yönetim kurullarında kadına yer verilmemiş.
Kayıt dışı çalışma hayatında kadınların oranının yüzde 58 olduğu bir ülkede özellikle sendikaların hiç utanmaları yok mu?
Ya da tersinden okursak sendikalar kadınlara yönetim kademelerinde yer vermediklerinden kayıt dışılıkta kadın oranı bu denli yüksek.
Karanlık tabloya “şiddet penceresinden” devam edelim.
Uluslar arası Stratejik Araştırmalar Kurumu USAK, mükemmel bir araştırmaya imza atmış.
Araştırmanın sonucuna göre Türkiye’de her 100 kadından 42’si fiziksel ve cinsel şiddet görüyor.
Üstelik her eğitim düzeyindeki kadın şiddetin mağduru.
ÜNİVERSİTE MEZUNU ÇALIŞAN FARK ETMİYOR
Bu tespit, Hitay Holding çatısı altında, Türkiye’nin önde gelen online araştırma şirketi DORİnsight Şirketi tarafından da doğrulanıyor.
8 Mart haftası duyurulan bu araştırma sadece üniversite mezunu ve çalışan kadınlar arasında gerçekleştirilmiş.
81 ilden araştırmaya katılan 3 bin 100 kadın arasında yüzde 35’i en az bir kere psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalmış.
Araştırmada eşlerinden fiziksel şiddet gördüklerini söyleyenlerin oranı yüzde 51.
Eğitimli, kendi parasını kazanan kadınlardan söz ediyoruz.
Adil Gür’ün dünkü Milliyet Gazetesi’nde yer alan araştırmasında evli her iki kadından birinin şiddete maruz kaldığını öğrendik.
Demek ki, eğitimli, eğitimsiz, çalışan, evde oturan, evli ya da bek^ar hiç fark etmiyor.
Türkiye’de kadınlar fena halde şiddet kurbanı.
Bakalım, “kadına şiddet yasası” meclisten nasıl çıkacak?
Paylaş