Paylaş
Libronet şirketinin kurucusu ve direktörü Mehmed Ali Çalışkan, İTÜ’de makine mühendisliği okumuş.
Ardından felsefe mastırı yapmış.
Halen Şehir Üniversitesi’nde matematik felsefesi dersleri veriyor.
TekhneLogos mühendislik yazılım şirketinin kurucularından olan Çalışkan günün birinde
kitapseverliği yüzünden mühendislik kariyerine ara vererek rotasını kültür- sanata çeviriyor.
Amazon.com modelinden esinlenerek önce geçtiğimiz nisan ayından beri faaliyette olan online kitap mağazası babil.com’u kuruyor.
Yazılım alanındaki birikimi nedeniyle daha sonra sıra “kindle” benzeri Calibro adını verdiği e-kitap okuyucusuna geliyor.
Calibro’nun yazılımı kendi ekibinin iki yıllık bir çalışmasının ürünü.
Ancak şimdilik Çin’de üretiliyor.
Calibro’ya 4 milyon liralık bir yatırım yapmış olan Mehmed Ali Çalışkan’ın en büyük derdi çocuklara kitap okutmak.
“İnternet çağının çocuklarını kitapla tanıştırmak derdindeyiz. Henüz bebek iken tabletle haır neşir olan, IPad ile oynamaya başlayan çocukların e-kitaba daha fazla ilgi duymaları doğal” diyor.
“Gelecek e-kitabın” diye ekliyor.
Haklı mı bilemem?
Dokunduğumuz, sayfalarını aşkla çevirdiğimiz, kokusunu içine çektiğimiz, her biri büyük mutluluk kaynağı basılı kitabın yerini günün birinde tümden e-kitap alabilir mi?
Kaldı ki, günümüzde büyük bir hevesle kitapevlerine dalan küçük çocuklar da tanıyorum.
Her neyse, Çalışkan’ın verdiği bilgiye göre, Türkiye’de e-kitap sayısı bugün 10 bin civarında.
Can, Yapı Kredi, İş Kültür gibi yayınevleri e-kitap sektörüne ilk girenler.
“Biz bu sayıyı 50 bine çıkartmak istiyoruz” diyor.
Çalışkan e-kitabın yanı sıra basılı kitap da yayınlayan ve özellikle köşede bucakta kalmış unutulmuş eski eserleri kitapseverle buluşturan Papersense Yayınevi’ni kurmuş.
Bu aralar bir elektronik kütüphane modelini de geliştirmeye çalışıyor.
Mehmed Ali Çalışkan, Libronet’e bugüne kadar 10 milyon liralık bir yatırım yapmış.
2015 yılının yarısına gelince bu rakamı 15 milyon olarak hedefliyor.
Kitap aşkına fena sayılmaz.
En güzel yeni yıl kutlaması
TÜRKİYE’de ağaçlandırma konusunu en iyi bilenlerden biri olan Orman Bakanlığı, Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü eski Genel Müdürü, çok eski dostum İsmail Özkahraman müthiş anlamlı bir yeni yıl kutlaması göndermiş.
Neredeyse topraksız bir alana tutunmaya çalışan iki ağacın fotografları.
Soma, Yırca, Cerrattepe derken 2014 yılında ağaç gündemimizden hiç düşmedi.
İnsanlar ağaçlar kesilmesin diye nöbet tuttu.
İsmail Özkahraman “Doğanın en değerli canlı varlıkları olan ağaçlar kendi dillerini anlayan herkese mesaj verirler. Bu iki ağacın mesajı da ne olursa olsun yaşama tutunun, zorluklara karşı asla pes etmeyin olsa gerek” diyor.
2015 yılında yöneticilerimizin de ağaçların mesajlarına kulak vermeleri dileğiyle.
Paylaş