Türkiye İzmir için tek yürek

KİMİN NEYE İHTİYACI VARSA BELİRLEYİP DAĞITIYORUZ

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay yardımları koordine eden isim. Onlarca insan, arkadaşlarım, tanıdıklar 1 haftadır aynı soru ile arıyor, e-posta atıyorlar: ‘Nasıl yardım edebiliriz?’ Hem sorunun cevabını almak hem de yardımların nasıl organize edildiğini öğrenmek için Tugay’ı arıyorum: “İlk günden bu yana yardım topluyoruz. Bu yardımları da 2 ayrı noktada kabul ediyoruz. İlk nokta 884 çadırın bulunduğu Bornova Âşık Veysel Rekreasyon Alanı. Vatandaşların bireysel yardımlarını burada kabul ediyoruz. Gönüllülerimiz gelen her türlü yardımı; ‘Kim getirdi? Ne getirdi? Ne zaman ve kaç adet getirdi?’ hepsini kayıt altına alıyor ve içeriğine göre ayrıştırıyor. Mesela çocuk bezi mi gelmiş? Yaş gruplarına göre ayrılıyor. Görevli arkadaşlarımız depremzedelerle sürekli iletişim halinde. Düzenli olarak arayıp soruyor ve ihtiyaçları ne ise ulaştırıyoruz” diyor.

DEPREMZEDELER İÇİN 360 KONUT HAZIR

Yardımların günlük olarak da belirlendiğini anlatan Tugay “Mat, izolasyon malzemesi, uyku tulumu gibi malzemelerden ne eksik ise yeterli olmadığını düşündüğümüz kalemleri belediye kanallarından duyuruyoruz. Kurum ve kuruluşların büyük hacimli yardımlarını ise Kültür Park’ta kabul ediyoruz. Onları da orada depoluyoruz” diyor. Uzundere’de büyükşehir belediyesi ve TOKİ’ye ait toplam 360 konutun depremzedelerin kullanımına açılacağını da belirten Tugay şu an evlerin boya ve badanasının yapıldığını anlatarak, şöyle devam ediyor: “Evlerin beyaz eşyaları, mobilyaları eksik. Birçok firma yardıma hazır. Tamamlanır tamamlanmaz, ki pazartesiyi bulur, burada da yaşam başlayacak. Şu ana kadar herhangi bir sıkıntı yaşanmadı ve yardımlardan dolayı İzmir halkı mutlu ve minnettar.”

GÜVENLİK ARTTIRILDI

Yağmacılar ile başa çıkmanın bir yolu var mı? Tugay bu konuda da net bir tavır içinde olduklarını belirterek “İlk 2 gün maalesef çok sistematik olmamakla birlikte münferit olaylar yaşandı. Ancak sonrasında özellikle çadır alanlarında giriş-çıkışları kontrol altına aldık, güvenliği arttırdık. Çadırkentte yaşayan tüm misafirlerimizin de hangi yardımı, kaç adet aldığını kişisel bilgileri ile sisteme kaydettik ki kimse ihtiyacından fazla almasın, hak geçmesin.”

BİR TIK’LA YARDIM ETMEK MÜMKÜN

www.halkinbakkali.com Sitede gıda, uyku tulumu, hijyen ve sıcak yemek paketi olmak üzere 4 farklı paket var. Şu an sıcak yemek ve uyku tulumuna ihtiyaç yok ancak isterseniz 75 TL’ye gıda, 40 TL’ye de hijyen paketi alıp depremzedelere elinizi uzatabilirsiniz.

www.birkirabiryuva.org Boş olan evinizi depremzedelere açabilir ya da depremzedeler için aylık 2 bin TL’den kira desteği sağlayabilirsiniz. Yardım talebiniz varsa yetkililere buradan ulaşabilirsiniz.

AKUT için “AKUT” yazıp 2930’a, AFAD ve Türk Kızılayı için “DEPREM” yazıp 2868’e mesaj atarak 10 TL bağışta bulunabilirsiniz.

YARDIMLAR 10 MİLYON LİRAYI AŞTI

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı ve depremzedelere yapılan yardımın toplam 10 milyon 836 bin 200 liraya ulaştığını duyurdu. 20’si yıkılmış, 378’i ağır hasarlı ev ve işyeri için, kiracı ve mülk sahiplerine 4 milyon 96 bin 200, depremde hayatını kaybeden 114 kişiden yakınlarına ulaşılan 27’si için 260 bin lira, evi yıkılan veya eşyasını alamayan 230 kişiye de 6 milyon 480 bin liralık yardım yapıldı.

YAĞMALAYANLAR EMPATİ YOKSUNU

Yardımlardan konu açılmışken birkaç gündür gazetelerde, TV’lerde gönderilen yardımları yağmalayan, alıp kendi işyerinde satmaya çalışanları görüyoruz. Bana kalırsa tamamen ‘ahlaki’ bir mesele. Ama ‘psikolojik açıdan bir başka tanımı var mı?’ Onu da psikolog Esra Ezmeci’ye soruyorum, şöyle anlatıyor: “O acıyı yaşamış kişilerin hislerini anlayabilmek ‘ahlaki’ bir sorun olduğu kadar empati yeteneğinden yoksunluktur. Karşısındakinin o yardıma ne kadar ihtiyacı olduğunu göremeyen ve dahası aynısı kendi başına gelmeden bir türlü empati yapamayan, hayat amacını sadece para kazanmak üzerine kuran insanlar maalesef yanı başımızdalar. Bu kişiler, depremzedelerin yardımlarını bile kendi hayatına konfor getirecek bir malzeme gibi görüyor ve bunu kâr sayıyor.”

ÇOCUKLARINIZA EMPATİ YAPMAYI ÖĞRETİN

Bu durumdaki kişilerin yaptıklarının ne kadar feci bir şey olduğunun farkında olmadığına da değinen Ezmeci “Eğer suç ve ceza ikilemi yaratılırsa, yapılanın bir bedeli olduğunu bilirlerse, mesela toplum tarafından ayıplanmak, dışlanmak gibi, o zaman kişiler çekinip durabilir. Ama asıl yapılması gereken sevgi ile büyütülmüş, empati kurabilen bir nesil yetiştirebilmektir. Çocuklarımıza genelde ‘Okul nasıl geçti? Derslerin nasıl? Yemek yedin mi?’ gibi gündelik sorular soruyor o gün başına ne geldiğini, nasıl hissettiğini göz ardı ediyoruz. Kendi duygularını tanımlayamayan bir bireyin yetişkinliğinde bir başkasını anlayabilmesi pek olası değildir. O nedenle önce çocuğumuzun kendi duygularının farkında olmasını sağlayacağız. ‘Bak sen bunu hissettin. Bir başkasının başına geldiğinde o kişi de senin
şu an hissettiğin gibi hisseder’ deyip empati kurabilmesini sağlayacağız. Bireylere duyguları öğretmeden onlardan sınırsız
ve sonsuz bir karşılık beklemek doğru olmaz” diyor.