‘Trump kitapları çok satıyor ama siyasete etkisi yok’

Yeğeni, eski avukatı, eski ulusal güvenlik danışmanı, birbirinden ünlü gazeteciler... Onun hakkında yazıp çizen çok. Donald Trump’tan söz ediyorum. Başkanlık koltuğuna oturduğu daha ilk yılda hakkında 4 bin 500’ü aşkın İngilizce kitap yayınlandı. Çok satanlar listesinin birinci sırasına yerleşen kitapların çoğu Oval Ofis’ten özel yaşamına kadar birçok sırrını açık ediyor. Peki bu kitapların amacı Trump’ı rezil etmek mi, yoksa para kazanmak mı? Amerikan siyasetine etkisi ne olur? Seçimin yönü değişir mi?

Haberin Devamı

SEÇİMİN GALİBİNİ EKONOMİ BELİRLER

BAHÇEŞEHİR Üniversitesi Amerikan Araştırmaları Merkezi Başkanı Burak Kuntay’a “Nedir bu kitaplarının alametifarikası?” diye sordum. Amerika’da en önemli sektörlerin başında yayıncılık sektörünün geldiğini, bunun altında da güçlü ekonomik sebepler yattığını anlatıyor ve “Amerika’da bir kitabın pazarlama oranı okunma oranından çok daha önemli. Bir kitap salt satılmak için yazılmaz. Özellikle de siyasi kitaplar! Yazarlar ve yayımcılar gelirlerini satış oranlarından ziyade o kitap için düzenlenen turne, söyleşi ve üniversite konferanslarından elde eder. Kitap Trump aleyhinde mi? Yazarı hemen anti-Trump kampanyalarına, para karşılığı konuşmaya davet edilir. Amerika’da kitap yazmak önemli bir gelir kapısıdır” diyor.

Haberin Devamı

‘Trump kitapları çok satıyor ama siyasete etkisi yok’

KİTAP YAZMAK PARA VE ÜN GETİRİYOR

Bush’un kabinesinden de çalışan eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın, eski Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın, eski ABD Genelkurmay Başkanı Colin Powell’ın da Bush’tan ayrılır ayrılmaz kitap yazdığını hatırlatan Kuntay şöyle devam ediyor: “Neredeyse her başkanın ardından o başkanın döneminde çalışan herkes muhakkak kitap yazar. Yazmayan görürseniz absürttür. Kitap ‘Gerçekler ortaya çıksın’ kaygısıyla yazılmamış da olabilir. Yazar ‘recognation’, yani ün, bilinirlik ya da ismini pazarda tutma kaygısı güdebilir. Mesela Trump’ın başkan adaylığının sebebi ‘Donald Trump’ markasının reklamını yapmak istemesiydi. Bunu bir röportajında kendi söyledi. Yani her zaman seçilme umuduyla aday olunmayacağı gibi kitabın yazarı da ‘Belki senatör olurum’ diye düşünebilir.”

SALINCAK SEÇMEN YOK

Gelelim birbirinden ilginç iddialar, sansasyonlar ile Trump’ın başkanlığını sorgulayan kitapların etkisine. Kuntay’a göre bu kitapların 3-5 kişinin kanaatinde değişiklik yapmasından öte seçimlere hiçbir etkisi yok! Kuntay, “Sonuçta en yakınındaki adam ‘Bu adam ırkçıdır, delidir, öfkelidir’ dediği zaman kafalarda ‘Acaba öyle mi?’ diye soru işaretleri oluşur ancak bunun safları değiştirecek bir etkisi olmaz. Bu seçime kadar toplumsal ayrışmanın böylesine netleştiği bir başka seçim yaşanmadı. Dolayısıyla yazılıp çizilenin bu saatte sonra kanaate etki etmesi çok zor. ‘Swing’ denilen salıncak seçmen sayısı da fazla değil, yani Trump’ın politikaları nedeniyle ona oy verecek olan da vermeyecek olan da belli. Bu saatten sonra durumu değiştirecek olan kitaplar değil Amerikan ekonomisidir. Trump ile alakalı ne yazarsınız yazın, ki yazılmadık bir şey de kalmadı zaten, pek sürpriz olmaz” diyor.

Haberin Devamı

‘Trump kitapları çok satıyor ama siyasete etkisi yok’

SEÇİMİN SAFLARI ÇOKTAN BELLİ

AMERİKAN siyaseti araştırmacısı Yunus Emre Erdölen de Amerika’da görevde ya da görevi bitmiş bir başkanın ardından kitap yazmanın, hele ki arası bozuk olduğu kişi yazıyorsa, çok popüler ve olağan bir durum olduğunu söylüyor. Erdölen “Kitabı yazan kişi gündeme gelmek, yayımcılar da o kitabın sansasyonundan faydalanmak ister. Trump hakkında yazılan kitapların sayısının fazlalığı bana göre buna bağlı.  Çünkü yanında çalışıp da ayrılan çok insan var. Ayrıca kitaplarda Trump hakkında ‘ırkçı, seksist olduğu, koronavirüsü ciddiye almadığı’ yönündeki iddiaların fazla olması kafa karışıklığına sebep oldu. Konuşulması gereken birden çok iddia olduğu için net bir Trump eleştirisi de ortaya çıkmadı. Haliyle iddialar da seçmen nezdinde bir karşılık bulamadı. Ayrıca bu kitapların çoğu demokratlara oy veren eğitimli kesim tarafından okundu. Trump’a oy veren ve arada kalan küskün Cumhuriyetçi seçmene pek ulaşmadı. Hatırlayalım: 2016 seçimlerinden önce Trump’ın cinsiyetçi söylemleri olmuştu ancak bu seçimlerde neredeyse hiçbir değişiklik yaratmamıştı. Seçmen Trump’ın ‘ilkeli’ davranmasını beklemediği, böyle kabul ettiği ve saflar belirginleştiği için de yazılan onca kitabın bir etkisi olacağını düşünmüyorum” diyor.

Haberin Devamı

SEÇMENİN FİKRİ KİTAPLA DEĞİŞMEZ

WASHİNGTON’da yaşayan gazeteci dostum Serdar Cebe de Trump’ın bugüne kadar ki liderlerden çok farklı olduğunu belirtiyor ve şöyle anlatıyor: “Aslında Amerikan tarihinde söylemleri ve politikaları ile öne çıkan çok başkan var. Trump’ı farklı kılan ise zamanı gelince kendi söylediklerini bile inkâr etmek ve hatayı başkasına ihale etmek. Trump hakkında bugüne kadar net olarak kaç kitap yazıldı bilmiyorum. Ama yazılan kitapların birçoğunun hayalet yazarlar tarafından, parayla Trump tarafından yazdırıldığı da Amerikan basınında çok gündem oldu.”

TRUMPİZM MÜCADELESİ

Trump seçmeninin fikrinin kitap ile değişeceğini ise kesinlikle sanmıyorum. Çünkü Amerika hiç olmadığı kadar bölünmüş durumda. Demokrat-Cumhuriyetçi rekabeti, Demokratlar-Trump’çılar mücadelesi haline dönmüş durumda. Trump seçmeni Amerika’yı sadece onun koruyabileceği ve geliştirebileceğine inanıyor. Öyle ki Trump, Watergate skandalını da ortaya çıkaran gazeteci Bob Woodward’ın yazdığı son kitabında koronavirüs salgınını nasıl küçümsediğini itiraf ediyor. Ses kaydı bile var! Ancak Trump seçmeni ‘o zaman söylenene değil’ Trump’ın şimdi ne söylediğine bakıyor.”

 

Yazarın Tüm Yazıları