Savaş, öldürülenler 'mavi gözlü' olunca mı kötü

Rusya-Ukrayna çatışmasında Batı medyası ‘dil’ bakımından sınıfta kaldı. Nasıl mı? BBC’ye demeç veren Ukrayna Başsavcı Yardımcısı, “2022’de Avrupa’nın orta yerinde sarı saçlı mavi gözlü Avrupalı insanlar Putin füzeleri ile öldürülüyor” dedi. Beni şaşırtan yorumlardan biri NBC muhabirine ait: “Onlar Suriyeli değil, onlar beyaz ve Hıristiyan. Bize benziyor.” Batı medyasının bölgedeki son durumu bildirirken ten rengi ve din başlığını öne çıkararak yaptığı ve ‘ırkçı’ denilebilecek bu yayınlar büyük tepki topladı ve şu soruyu sordurdu: Suriye, Afganistan ya da Irak’ta yaşananlar ‘Göz önünde’ değil miydi? İnsanlık dramları, savaşlar Avrupa’nın göbeğinde olmadığı sürece yok mu sayılacak? Bu dil ve tavırdan başka bir anlam çıkarabilir miyiz? Sordum.

Haberin Devamı

ORYANTALİST BİR BAKIŞ AÇISI

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı, Prof. Dr. Mehmet Akif Kireçci’ye ‘Onlar beyaz, onlar Hıristiyan’, ‘Mavi gözlü Avrupalılar ölüyor’ örneklerini veriyor ve ‘Savaş, Orta Doğu’dan farklı olarak Batıda yani kendi bölgelerinde olduğunda takınılan bu tavır ve dili ikircikli olarak yorumlayabilir miyiz?’ diye soruyorum. ‘Olabilir. Tam olarak güzel izah ettiniz aslında. Cevap sorunuzun içinde gizli’ diyor, şöyle devam ediyor: “Bunun oryantalist bir bakış açısı, küçültücü bir dil olduğunu söylemek mümkün. Belki de işte tam da bu yüzden Putin tepki koyuyor. Avrupa Rusları, Putin de onları aşağılıyor. Bu 17. yüzyılda da vardı. Avrupalılar Rusları Avrupalı kabul etmezdi. Peki, Avrupa’ya kabul etmeye hazırlandıkları Ukraynalılar ne zaman Avrupalı oldular? Bence daha iki gün önce. Onca yardım talebi olmasına, sınıra asker yığılmasına rağmen neredeydiler? Görmeyi tercih etmediler. O nedenle bu dili oryantalizmin bir uzantısı olarak görüyorum. Kaldı ki bu tavırlarında da edebiyatları ve filmlerinde de var. Suriyeliler beyaz ama Hıristiyan değiller. Onları da uzun süre görmezden geldiler. Burada yapılan tercih, pragmatik bir tercih olsa gerek. Tabii ki Ukraynalıların Suriye’de olduğu gibi trajedilerle karşılaşmasını asla istemeyiz, doğrusu hiçbir milletin istemeyiz.”

Haberin Devamı

Savaş, öldürülenler mavi gözlü olunca mı kötü

İNSANİYETÇİLİK NAMINA

Filistin asıllı biliminsanı Edward Said, “Temelde insan adaletini savunmak istiyorsanız bunu sadece kendi tarafınızın, kendi kültürünüzün ve kendi milletinizin onayladıkları için değil, herkes için yapmanız gerekir” der. Said, Şarkiyatçılık kitabında oryantalizmi ‘Batı’nın Doğu’yu daha rahat ‘sömürmek’ ve rol model olduğunu ispatlamak için doğunun cahil, çirkin ve basit olduğunu iddia etmesi’ olarak yorumlamış. Oryantalizm üzerine araştırmalar yapan Prof. Dr. Kireçci ise, “Zaman zaman bu tür ayrımları kendi içimizde de yapıyoruz. Bu dili biz de kullanıyoruz. Asıl sormamız gereken soru: ‘Batının bu ‘seçmece’ tavrı insaniyetçilik ile mi yoksa kendilerini tanımladıkları kültür alanı ve onun dışındakilerle mi ilgilidir?’ olmalı. Yani ihtiyaç içindekilere yardım yapılıyorsa bu hangi amaçla yapılıyor? Bunun sorgulanması gerekir. Türkiye bu noktada bir yardım yapıyorsa insaniyetçilik namınadır. Türkiye, Ukrayna’ya gönderdiği yardımları tıpkı diğer yerlere olduğu gibi insanlık adına yapıyor, aynısını imkânlar çerçevesinde eğer zor durumda olanlar Ruslar olsaydı onlara da yapardı.”

Haberin Devamı

Savaş, öldürülenler mavi gözlü olunca mı kötü

KİM NE DEDİ

CBS’in Kiev’deki muhabiri Charlie D’Agata: “Burası Irak, Afganistan gibi on yıllardır çatışmanın sürdüğü bir yer değil, burası böyle şeyleri görmeyi ummadığınız medeni-görece Avrupalı bir yer.”

NBC’nin Polonya’daki muhabiri Kelly Codibella: “Onlar Suriye’den gelen mülteciler değil. Onlar beyaz, onlar Hıristiyan... Onlar benziyor.”

The Daily Telegraph-Daniel Hannan: “Bize çok benziyorlar. Bu durumu çok şoke edici kılıyor. Ukrayna bir Avrupa ülkesi. İnsanlarının Netflix ve Instagram hesapları var. Savaş, artık uzaktaki fakir insanların başına gelen bir şey değil.”

ITV News muhabiri Lucy Watson: “Burası gelişmekte olan üçüncü dünya ülkesi değil, burası Avrupa.”

Haberin Devamı

BFM TV’de konuşan Fransız yorumcu: “Putin’in desteklediği Suriye rejiminin bombalarından kaçan Suriyelilerden bahsetmiyoruz.”

SADECE KİMLİK DEĞİL, SİYASET VE TARİH ÜZERİNDEN DE BAKILMALI

Koç Üniversitesi Siyaset Bilimleri ve Uluslararası İlişkiler öğretim üyesi, Prof. Dr. Murat Somer ise Batı medyasının kullandığı dil ve tavır için, ‘Buna ırkçılık demek yanlış olur’ yorumu yapıyor, duruma farklı bir pencereden bakıyor. Irkçılık değilse nedir? Prof. Dr. Somer diyor ki: “Sadece Batı medyası özelinde değil, dünyada ve Türkiye’de de bu tür ayrımcılıklar vardır. Bu verdiğiniz örnekler elbette bu açıdan yorumlanabilir ama tek pencereden bakmamak lazım. ‘Avrupa’nın orta yerinde’ minvalinde yapılan yorumlara sadece kimlik üzerinden değil, siyaset ve tarih üzerinden de bakılmalıdır. Avrupa aslında bu tür çatışma ve savaşların en büyüklerini yaşamış bir kıtadır ve bunun sonucunda da son 200 yıllık tarihini tüm bunların geride bırakılacağı bir devletler hukuku oluşturma üzerine kurmuştur. Özelikle de 2. Dünya Savaşı sonrası ırkçılık, etnik milliyetçilik, militan-yayılmacı milliyetçilik gibi sorunlar özelinde dersler alınmış ve bir daha bu sorunların yaşanmayacağı bir kıta yaratma projesine odaklanılmıştır, ki Avrupa Birliği de bunun bir örneğidir. Tüm bunların ışığında ‘Avrupa’nın ortasında’ ifadesinden bir kimlik çatışmasından öte ‘Sorunlarını bu geçmişten aldığı dersle artık diyalog, diplomasi kurallar sistemi üzerinden çözeceğine inanan Avrupa’da böyle bir çatışma yaşanmasının şaşkınlığı’ gibi bir anlam çıkarıyorum ben. Öte yandan böyle bir hukukun-temenni, kurallar sisteminin Orta Doğu’da oluşmadığını da biliyoruz.” O nedenle burada bir siyasal ayrımdan da bahsediliyor olabilir. Genç kuşaklar istikrar ve barış içine doğdukları için bunu unutmuş olabilirler ama Avrupa’da genel anlamda bu hafıza çok güçlü. Söylenenleri bu bakış açısı ve bilinçle okumak daha doğru olabilir. Yani bu söylemlerden illa bir ‘ırkçılık’ yorumu çıkmaz.”

 

Yazarın Tüm Yazıları