Paylaş
Dolayısıyla devletin bizatihi kendisi, anayasal görevini yerine getirmemiş olur.
Mahut salgın, yalnızca küçük esnafı değil, büyük esnafı, işinsanlarını da zora soktu. Gıda sektörünün dışındaki tüm sektörler, az ya da çok darbe yedi. Zira canıyla uğraşan insanlar, zorunlu ihtiyaç maddesi olan gıdanın dışında herhangi bir satın alma yapmadı.
Çok büyük firmalar bile günlerini siftahsız kapattılar, halbuki onların giderleri de aynı ölçüde, büyük orandadır.
Bu arada ıstırabın en büyüğünü çekenler, emekliler olmuştur. Bu emekli kesimi, hele bir de büyükşehirlerde oturuyorsa, durumları içler acısıdır.
Büyükşehirde kirada oturan emeklinin hali ise, tek kelime ile felakettir.
Sadece doğalgaz faturasının 500 lirayı bulduğu bir ortamda, emeklinin geçinebilmesi imkânsızdır. Büyükşehir belediye başkanlıklarını kazanan CHP’li belediyeler, dar gelirlinin yanında olacakları vaadi ile işbaşına geldiler lakin salgın döneminde bile kimsenin gözünün yaşına bakmadan; doğalgaza, suya, toplu taşımaya zam üstüne zam yaptılar.
Hükümet, küçük esnafa nefes aldırdığı gibi, emekliyi de görmeli ve onu içinde bulunduğu sıkıntıdan bir an önce kurtarmalıdır. Emeklinin bayram ikramiyesine yapılan 100 liralık zam yetersizdir; en azından 250 lira olmalıydı.
Bizim milletimiz onuruna düşkündür, öyle bir kısım CHP’liler gibi; bir yandan viski yudumlarken, diğer yandan meydan yerine çıkıp açız, torunuma süt alamadım, diye çığırtkanlık yapmaz.
Salgın, yalnızca Türkiye’yi değil bütün dünya ülkelerini vurdu, ekonomilerini derinden sarstı. Çok şükür Türkiye’miz, az zayiatla atlatan ülkeler arasında bulunmaktadır.
Baksanıza medeni denilen Avrupa’nın göbeğinde bile aşı pazarı kurulup kavga yapılmaktadır. Ellerindeki aşıyı bile adil bir şekilde dağıtamamaktadırlar.
Bir ülke yüzde 80 dolayında aşılanırken, bir diğeri yüzde 1’leri ancak bulmaktadır.
Dün birbirlerinin maskelerini çalıyorlardı, bugün de aşıda, kurt taksimi yapıyorlar ve utanmadan dünyanın en medeni ülkeleri diye geçiniyorlar
Türkiye ise, aşı tedarikinde de, risk gruplarına göre aşılamada da, sağlık altyapısı ve özverili sağlık ordusuyla da, dünyada en iyi ülkeler arasında yer almaktadır.
Bazı dönemlerde particilik yapmak ve on parmağında on kara ile onu bunu karalamak insanlık değildir. Salgın, işte böyle bir dönemdir.
Millet canıyla uğraşırken ve sağlık ordusu bakanından, hastanedeki temizlik görevlisine kadar herkes, canlarından geçercesine büyük bir özveriyle çabalarken; elde edilen başarılara gölge düşürmek adına tezviratta bulunmak insaniyetle bağdaşmaz.
Şurası bir gerçek ki, Türkiye aşı üretmeden dünya rahatlamayacak. Zira Türkiye üretince, dünyadaki garip gureba ülkeler de aşıya kavuşmuş olacak.
Türkler, dün olduğu gibi bugün de fakirlerin, gariplerin, mazlumların sığınağıdır.
Paylaş