Paylaş
Oysa DAEŞ’in üstlendiği tüm cinayetlerin gerçek faili ABD’dir. Zira DAEŞ’ı kurup geliştiren ve insanlığın başına bela eden ABD’nin ta kendisidir. Bunu yalnız biz söylemiyoruz, ABD’nin başkanı itiraf etti.
Malum Sovyetler dağıldıktan sonra, yıkılan komünizmle birlikte ABD düşmansız (saldırmak için bahane) kalmıştı. Çok önceleri alt yapısını hazırladığı yeni düşmanı buldu ve onu hedef tahtasına oturttu: İslamiyet ve Müslüman ülkeler.
İslamiyet’i ve Müslüman ülkeleri kötü gösterecek materyaller (Sözde İslamiyet adına savaşan onlarca terör örgütü), her daim elinin altında idi ve bunları adeta bir manivela gibi kullanıp dünyanın başına bela etti ve etmeye devam ediyor.
Kullandığı terör örgütlerinin eylemlerini bahane ederek Afganistan’a girdi ve ülkenin altını üstüne getirdi. Irak ve Suriye’de de bu kabil terör örgütlerini kullanarak, yalnızca bu ülkeleri değil, tüm bölgeyi yangın yerine çevirdi.
ABD İblis’inin yaptığı; tavşana kaç tazıya tut deyip, niyetindeki asıl oyununu oynamaktır.
Niyetindeki asıl oyunda(larda) neler yok ki: Bu bahanelerle ülkeleri işgal ediyor, mahut ülkeleri terör örgütleriyle ve hatta birbirleriyle savaştırıp güç ve kuvvetten düşürüyor, savaşan tüm taraflara silah satıyor, güçsüz bıraktığı ülkelerin yönetimlerine, kendine tabi olan uşak yaratılışlı tipleri getiriyor, istikrarsız hale getirdiği tüm bölgenin yer altı ve yer üstü kaynaklarını sömürüyor.
Kelimenin tam anlamıyla cambaza baktırıyor!
Rusya’yı kuşatarak, tabir caizse ümüğünü sıkarak, Ukrayna ile savaşa ABD zorladı. Şimdi de bu savaşın bitmesini istemediği gibi, Avrupa’nın da savaşa dahil olmasını istiyor.
Dün, Rusya’yı sıkıştırdığı gibi bugün de kimi Avrupa ülkelerini savaşa zorluyor.
Avrupa’da yayılacak bir savaşla ABD, bir taşla hedefindeki tüm kuşları vurmuş olacak.
Böylece büsbütün güçsüz kalan Avrupa ve hatta Rusya, ABD’nin güdümüne girecek; Rusya teslim olmasa bile oyun dışına itilecek ve Çin ile olan müttefikliği bir mana ifade etmeyecek.
ABD’nin yegâne hedefi dünyayı tek başına yönetmektir. Tek kutuplu dünyayı inşa etmek için çırpınıyor. Yarınlarda meydana gelebilecek bir ABD-Çin savaşında, Çin’i yalnız bırakmak istiyor.
Ama Rusya’nın başındaki Putin, öyle kül yutacak bir lider değil.
ABD daha önce de aynı pis oyunlarla Rusya ile Türkiye’yi karşı karşıya getirmek istemiş (Rus savaş uçağının düşürülmesi, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’nin öldürülmesi vb.) Putin oyuna gelmemişti.
Ne yazık ki, Avrupa ülkelerinin lider kadrolarında Putin gibi akil insanlar bulunmuyor. Malum Merkel’den sonra Almanya, tamamen ABD’nin uydusu oldu. Rusya ile olan en hayati çıkarlarını bile göz ardı edebilecek hale geldi.
Nükleer silaha sahip Fransa’nın durumu ise ortada; Macron, ne ülkesinin ve ne de Avrupa’nın sonunu düşünmeden yangına körükle giden bir politika güdüyor.
Aynı ABD, Ortadoğu’da da İsrail’le, değil sadece bölgemizi tüm dünyayı yangın yerine çevirecek ateşi körüklüyor.
Dünya hiç de iyiye gitmiyor; Allah sonumuzu hayreylesin!
Paylaş