Paylaş
Kendisini ‘sol’da konumlandırmasına rağmen, dünyadaki sol ideoloji ile uzaktan ve yakından en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır. Zira en ziyade statükocu ve tutucu parti kendisidir.
Bugüne kadar, tek bir proje üretip de onları halka anlatarak yeni bir umut ve alternatif olma yoluna gitmedi.
Yapmak yerine yıkmak ve yapılanları karalamak üzere bir politikayı kendisine düstur edinmiştir.
Buna zahmetsiz ve sorumsuz politika yapmak deniliyor. Nasıl olsa sırtlarında yumurta küfesi yok; atıp Debreli Hasan gibi yeri göğü inletiyorlar lakin sadra şifa olabilecek ne bir söylem ve ne de bir eylemleri var.
2023 seçimlerine 18 ay kaldı; ana muhalefet dahil tüm muhalefet partilerinin seçim gündemiyle ilgili tek gündem maddeleri var, o da parlamenter sisteme dönüş.
Proje olmayınca ve hatta ülkenin yığınla iç ve dış sorunları hakkında herhangi bir fikirleri olmayınca geride yapabilecekleri tek şey kalıyor, hayalle milleti oyalamak.
Halbuki eski sistemi (parlamenter sistem) 72 yıl boyunca uyguladık; bu sistem vesayet, kaos ve darbeden başka bir şey üretmedi. Bu durumu görmemek için ya kör olmak ya da vesayetin, kaosun ve darbenin parçası olmak gerekir.
Yok efendim, eski sistem ‘güçlendirilmemiş’ti, şimdi ise ‘güçlendirilmiş’ parlamenter sistemi kuracaklarmış.
Menderes’i astıkları darbede ve onu takip eden her on yılda bir yapılan darbelerde de aynı şey söylenmişti: Sistemi rayına oturtmak ve güçlendirmek...
Şu halde, millet, sizin güçlendirilmiş parlamenter sistemden neyi murat ettiğinizi çok iyi biliyor. Zira aynası iştir kişinin lafa bakılmaz...
Çok açık söylüyorum, şayet dünyanın kasıp kavrulduğu pandemi döneminde biz, parlamenter sistemle idare edilmiş olsaydık, yokluk ve kıtlık yıllarına geri dönerdik ve milletimiz sefilleri oynardı.
Evet, bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi bizde de pahalılık var lakin hiçbir mal ve hizmetin yokluğu görülmüyor. En pahalı mal ve hizmet olmayan mal ve hizmettir.
Eski sistemde at izi it izine karışmıştı; hükümetler kurulamıyordu ki işin sahibi ve mesulü belli olsun. Yapılan veya yapılmayan icraatların sorumlusu ortada olmadığına göre, millet, neyin hesabını, kime sorabilecektir?
Bu yüzden,sandıktan istikrar çıkmıyor, kaos üreten koalisyon hükümetleri zorunlu hale geliyordu.
Eskiye rağbet olsaydı, bitpazarına nur yağardı. Belli ki bu taifenin millete de itimadı yoktur. Zira geçmişi yaşayarak acıları tatmış olan millet, eskiyi bir kalemde sildi ve yeniyi seçti.
Bu saatten sonra yapılabilecek iş, yeninin aksayan yönlerini rehabilite etmektir, iyileştirmektir.
Yoksa olmayacak duaya amin demek değildir.
Ülkemizin savunulmasını amaçlayan, yurtdışına asker gönderilmesini içeren ‘tezkereler’, partiler üstü milli meseledir. Hükümetleri aşan, devletin beka konusudur.
CHP ve onunla ittifak halindeki partiler (İYİ Parti hariç) Tezkere’ye hayır dediler.
Bu oylama, aynı zamanda 2023 seçimlerinde de neyin nasıl oylanacağını göstermiştir.
Devletle, devlet karşıtları teraziye çıkacak.
Paylaş