Anlat kürküm anlat

Yediğin içtiğin senin olsun bana gördüklerini anlat devri geride kaldı artık. Şimdi devir gördüklerin sana kalsın, bana yediğini içtiğini anlat devri.

Haberin Devamı

Eskiden gittiğim bir ülkeye ilişkin yazdığımda, okurlardan gelen postalar ‘nasıl gidilir’den başlayarak ‘neler görülür’e uzanan hatta eşe dosta ne tür sürpriz yapmalı’dan şehri hangi güzergâh izleyerek gezmeli’ye varan sorularla dolu olurdu. Şimdi öyle mi ya?
Varsa yoksa lokanta önerisi... Nerede, ne yemeli? Ne içmeli?
Daha önce de yazdım; zordur bir yemeği, bir içkiyi önermek.
Tıpkı renkler ve zevkler gibidir damak tadı da kişiye özeldir. Birinin sevdiğini diğeri sevmez, birinin beğendiğini öteki beğenmez.
Hadi yemek neyse de içki, özellikle de şarap gerçekten cevaplanması zor bir sorudur.
Şarap uzmanı olmadığım düşünülürse benim için içinden çıkılmaz bir soru desem yeri. Oysa en çok da şarap önermem isteniyor benden. Sadece yurt dışına gidilirken de değil üstelik... Burada da: “Yemeğe gidilecek, davet verilecek, şu şu yemekler yenecek... Yanında ne içsek?”
Oysa farklı tat duygusuna sahip şarap uzmanlarıyla yapılan bir araştırma, her biri alanlarının kallavi isimleri olan bu insanların yargılarının birbirini tutmadığını, birinin mükemmel dediğine ötekinin iyi deyip geçtiğini, diğerinin burun kıvırdığına berikinin tam not verdiğini ortaya çıkarmış.
Peki bu durumda kıssadan alınacak hisse ne sizce?
İçmekten hoşlandığınız şarap sizin için en iyisidir, değilse ne?
Ama isterseniz burada duralım biraz. Tamam farklı damak tatlarına uygun farklı şaraplar vardır amenna da bir de bozuk şarap var...
İddialı bir gezinin iddialı bir akşam yemeğinde servis edilen iddialı bir şarap geliyor aklıma. İddialı bir isme tattırılan, o iddialı isim onay verdiği için masanın geri kalanına servis edilen bozuk şarap, kendini bilmez ve otoriteyi sallamaz birinin bu şarap bozuk demesiyle geri gönderilmiş de masa rahat nefes almıştı.
Şarap bu... Yaşar... Yaşarken de kimi zaman sakatlanır... Tadı kaçan içilmez... İçilmemeli...
Ne kadar iddialı olsa da biri, birileri iyi dedi diye...

Haberin Devamı

GERİ GÖNDERMENİN BİR BEDELİ VAR

Bir de tersi var.
Bir lokantaya gidip önünüze gelen uzun şarap listesinden bir şişe şarap seçiyorsunuz.
Gelen şarap bozuk değil ancak sizin damak tadınıza da uygun değil... Beğenmiyor geri gönderiyor başka bir marka, başka bir şarap istiyorsunuz. Olur mu olur.
Niye olmasın? Neden hoşunuza gitmeyen bir şarap içesiniz ki zaten?
Ama bu durumlarda şarap bozuk değilse eğer geri göndermenin bir bedeli vardır. O bedel de beğenmeyip geri gönderdiğiniz şarabın fiyatını ödemek.Lokanta sahibi bir arkadaşım “Şu Yemekteyiz programı yok mu herkesin ahlakını bozdu” diye yakınıyordu geçenlerde.
“Herkes, kendini bilen bilmeyen geliyor, mönüden bir şarap seçiyor, tadıp hoşuma gitmedi diye geri gönderiyor” diye anlatıyordu.
Havalı buluyorlarmış meğer beğenmemeyi, gözün üstünde kaşın var demeyi, gözlük takıp uzun uzun inceleyip seçtikleri şarapları dudak bükerek geri göndermeyi.
Kimler mi? “Canım sen ne severdin” desen cevap veremeyecek birileri... Ve elbette geri yolladıkları hesaba yansıdığınde veryansın ediyorlarmış.

Yazarın Tüm Yazıları