Bu fikirler öyle düşünmeden çıkmıyor. Kafa patlatıyorum oturup. Yaşadığım deneyimler de var tabii bu müthiş fikirlerimin ortaya çıkmasında... Sırf hayatınızı kolaylaştırmak, sizi bekleyen tehlikelerden korumak, uyarmak ve önlem almak için. Platese gideceğim. Kızılay’dan Ümitköy’e... Taksi bulamayınca otobüse biniyorum. Gideceğim yere mesafe 20 dakika. Tek boş koltuğa oturuyorum. Yanımda daha ilk dakikada gözümün hiç tutmadığı bir adam oturuyor. Muhtemelen ya sapık, ya seri katil, ya gaspçı ya da itham etmek istemem ama kadın satıcısı... Kendini kolla kızım diyor, bir yandan da çantama sıkı sıkı sarılıyorum. Otobüs kalabalık ve ağır bir koku var. Muhtemelen su ve sabun bulamayan çilekeş insanlardan geliyor. Bu benzersiz kokuyla kendimden geçiyorum, derin bir uykuya dalıyorum Yanımdaki adamın verdiği huzursuzlukla bölük pörçük rüyalar görüyorum. Sormayın hatırlamıyorum şimdi. Ne kadar zaman geçiyor bilmiyorum.
SİZİ BEKLİYORDUM
Otobüsün sarsıntısıyla uyanıyorum. sapık hala yanımda. Bense kafam adamın omzunda, ağzımdan akan salyalar... neyse... “Gelmedik mi hala” diyorum kendi kendime. “Uyandınız mı? Ben de sizin uyanmanızı bekliyordum.” Hah işte buraya kadarmış, niyeti belli etti sonunda. Kendini bu kadar tutabildi... “Başınız omzuma düşmüş. Çok yorgunsuz herhalde. Uyandırmak istemedim. Ama ineceğim durağı da kaçırdım. Artık inebilirim.” Okuyucu sen bu yalanları yiyebilirsin ama ben yemem! Doğruldum. Sapık, omzuna akan, muhtemelen fark ettiği anda kendisini çok tahrik eden salyaları elindeki bir mendille sildi ve “Bana müsaade iyi günler” deyip indi. Bakar mısınız, bir de utanmadan “İyi günler” diyor. Yüzsüzlüğün bu kadarı... Ucuz kurtuldum deyip derin bir nefes aldıktan sonra iki saattir uyuduğum otobüsten indim. Evet, kesinlikle ucuz kurtuldum!
ÖNLEM GEREKMEZ Mİ!
Bu yaşadığım olaydan sonra şunu düşündüm. Şehir içi otobüslerde bile bu tarz taciz vakaları yaşanabiliyorsa şehirlerarası otobüslerde kimbilir neler yaşanıyordur. Tecavüz, taciz, kızkaçıran (bu başka bir şeydi galiba) dağa kaldırma olayları... Bu olayları önlemenin en güzel yolu mevcut bayan yanı uygulaması. Neden bayan yanı uygulaması deyip şu soruları sorabilirsiniz: 1- Her Türk erkeği potansiyel sapık mıdır? Potansiyel sapıkların yarısı da bunu pratiğe mi dökmüştür bir şekilde? En azından niyetini belli etmiş midir? (Mesela geçen gün tanımadığım bir adam bana asansörde “Günaydın” dedi, başımı çevirdim tabii ki de, bilmem anlatabildim mi.) 2- Yanlışlıkla iki kez bakıldığında “Ne bakıyorsun, bir durum mu var?” diye çemkiren Türk kadınları otobüste taciz edilirse, tecavüze uğrarsa ortalığı velveleye vermemek için suskun mu kalacak? Bu sorulara evet yanıtını verenler; haklısınız. Birinin olay gerçekleşmeden önlem alıp bizi koruması gerekmez mi bu durumda? Hayır diyenler hiç gerçekçi değilsiniz. Potansiyel sapıklığımızın muhteşem bir uygulamayla tescillendiği tek ülkeyiz... İşte bu da bizim farkımız ve yüksek bilincimiz!
UYGULAMA YETERLİ DEĞİL!
Bizi korumak için, hepimizin yerine karar verip bu uygulamayı hayata geçiren tüm firmaları tebrik ediyorum. Ama mesleğim gereği doğruları söylemem gerektiği için bir eleştiride de bulunmak istiyorum Yeterli değil bu uygulama! Bu uygulamanın gerçekten etkili olması için tüm koltukları bayan yanı yapmak gerekiyor! Bu uygulamaya -nedense- hala geçmemiş tren ve uçak seferleri iptal edilsin. İnat ederlerse ülkedeki tüm uçak ve tren seferleri -vapuru da ekleyelim unutmadan- toptan kaldırılsın. Ha bu arada şehiriçi o kadar da önemli değil dedim ama siz yanınızdaki adamın 10 dakikalık otobüs yolculuğuna kaç tane -çok afedersiniz erotik film- sığdırdığını biliyor musunuz? Oooo my gosh ! Herkesi kandırabilirsiniz ama beni asla!