- Bir yerden başlamak lazım diyorsun. - Neye bir yerden başlamak lazım, anlamadım. - Soymaya... Sesinin tonundan anladım. Sonra da “Sevişelim mi karıcım?” diyeceksin. - Allah Allah, insanlık tarihinde “Elma soyayım mı” sorusundan böyle şizoid bir anlam çıkarılmamıştır tebrik ederim. Sevişmek istesem “Sevişmek istiyorum” derim, elmayı niye alet edeyim buna. Üstelik cevabını bildiğim soruları sormuyorum artık. - Neymiş cevabım? - Ailemizde doğum kontrol yöntemi olarak kullanılan bir cümle; başım ağrıyor. - Ne demek istiyorsun? Çocuğumuzun olmamasının suçlusu ben miyim? - Onu demek istemedim ama biliyorsun çocuk yapmak için en az iki kişi olmak gerekiyor. - Çok komik. O iki kişinin de çiftleşmesi değil sevişmesi gerekiyor. - Sen bana hayvan mı demek istedin şimdi? - Hayır sadece partner olarak normal bir kadını değil, bereket tanrıçasını seçmen gerekirdi demek istedim. - E ne var bundan gurur duymalısın bir kere, elalemin karısı yılda bir... - Yılda bir de olsa sevişiyor, tecavüze uğramıyor. - Yuh ben sana tecavüz mü ediyorum. Ayrıca bak kendin söyledin haftada bir, ölme eşeğim yaz gelsin. - Dedim evet, hem de çok doğru söyledim. Beni insan değil eşek olarak gördüğünü de şimdi sen söyledin. Canımı yakıyorsun, incitiyorsun, sonra her şeyden soğuyorum ben de. - Canını yaktığım falan yok, uydurma. Hem cinsellik sağlıklı bir evliliğin temelidir. Karımla sevişmeyeyim de kapıcıyla mı sevişeyim. - Olabilir, şansını dene, sor bakalım, belki o da sana karşı boş değildir. - Hiç olmazsa kapıcıya saldırma, adamın ne günahı var şimdi? - Benim saldırdığım yok. Adam hakkındaki gizli arzularını ağzından kaçıran sensin. Kimbilir daha ne hikayeler var sende, ‘bilinçaltında kalmış’. - Böyle giderse sadece bilinç-altımdakiyle idare edeceğim zaten. - Yaptığın espriyle aklın fikrinin nerde olduğu ortada... Gerçi beyninin tüm potansiyeli bu, onu suçlamamak lazım. Ancak bu kadarını üretebiliyor. Neyse sen dua et benim gibi biriyle evlendin de doğru düzgün bir kariyer yaptın, adam oldun. - Evet sana rağmen adam olduğum doğru. - Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır canım. Ve maalesef her başarısız kadının önünde de bir erkek! - Şimdi buna bir cevap vereceğim “Bak aklın başka şeye çalışmıyor” diyeceksin. - Ver cevabı ver! daha fazla çirkinleşemezsin zaten! - Neyse! Bakıyorum şu an arkama, bir saniye, aa yok, hani nerede benim arkamdaki kadın? - Tam karşında! - Sürekli karşımda zaten o kadın sağolsun! - Akıllandı çünkü en sonunda! - Geç bunları! Sen öldüğünde, mezartaşına şöyle yazdıracağım: “Burada benim karım yatıyor... her zamanki gibi soğuk”. - Öyle mi asıl ben ne yazdıracağım senin mezartaşına bil bakalım: “Burada benim kocam yatıyor her zamanki gibi sert”. ¡ ¡ ¡ E ne oldu şimdi, dialogu neden bitirdi Ferzane diyenler... Dialoğu ben bitirmedim, kadınla adamın gürültüsünden rahatsız olan komşular bitirdi. İyi ki de bitirdi. Modern çağ artık böyle... Evliliğin, cinselliğin, anne-baba olmanın kutsal olduğu dönemlerden küçük kırıntılar kaldı belki... Ama iyi ki komşular var...hala... Kalan kırıntılar da dökülmesin diye...