TÜRKİYE ses verdi. Afgan kadınların, ülkelerinin yeniden yapılanmasında etkin olmaları için Türkiye'de kadınlar da harekete geçti.
Yarın, Türkiye'nin birçok bölgesinde, dünyanın 98 ülkesinden binlerce kişinin katılacağı barış orucuna Türk kadınları da destek veriyor.
DSP Milletvekili Gönül Saray, ‘‘Kadın kimliğimle dayanışma için katılıyorum; Politikacı kimliğimle, Türk kadınlarının dünyanın yeniden şekillendiği bu dönemin dışında kalamayacağına inandığım için katılıyorum; Müslüman kimliğimle, dünya Müslüman kadınlarına laikliğin, kadın hakları ve demokrasi açısından da vaz geçilmez olduğunu gösterebilmek için katılıyorum.’’ dedi.
* * *
ANAP kadın milletvekilleri ve MKYK kadın üyeleri, ANAP Tunceli il teşkilatı, KADER, Marmara Grubu İnsan Hakları Platformu, sanatçılar ve çok sayıda kadın örgütü temsilcileri de yarın kendi bölgelerinde Afganistan kadınının mücadelesine destek için toplantılar düzenleyecekler.
İtalyan Radikal Parti Başkanı ve Avrupa Milletvekili Emma Bonino'nun çağrısı üzerine cumartesi günü dünyanın önde gelen politikacıları ve sivil toplum temsilcileri bu harekete katılıyor. Benazir Butto, Butros Gali, Desmond Tutu, Rigoberta Mençu, Bernard Kouchner, Felipe Gonzalez gibi tanınmış isimlerin yanı sıra Hırvatistan, Arnavutluk ve Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanları, Fransa Eğitim Bakanı, sanatçılar, Nobel ödüllü bilim adamları da var 98 ülkeden 4699 kişi arasında. Bunların 445'ini de 20 ülkeden parlamenterler oluşturuyor.
TÜRKLERİN DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR
ŞÜKRİYE Haydar, Taliban Yönetimi'nin uluslararası platformda tanınmasını engelleyen en etkili hareketlerden Afganistan Kadın Dayanışması Hareketi NEGAR'ın başkanı. Dün, geçici yönetim toplantılarının sona ermesinden sonra düzenleyeceği basın toplantısı için gittiği Bonn'da kendisine telefonla ulaştım.
Haydar'a, Türkiye'de de kadınların harekete geçtiğinden söz ettim. ‘‘Türkiye büyük bir Müslüman ülke. Türk kadın ve erkeklerinin desteğine çok ihtiyacımız var’’ dedi.
Afgan kadınlarının tek meselesi burkalar değil. Ama burka, kadının zorbalıkla toplumsal hayatın dışına atılmasının sembolü. Afgan kadını çok daha temel bir konuda hakların elde edilmesi konusunda destek istiyor.
‘‘Bizim isteğimiz anayasal haklara kavuşmak. Yeni anayasa çalışmaları bir ay sonra başlayacak. Biz, demokratik haklarımıza layıkiyle kavuşabilmek için bu süreçte kadınların da yer almasını istiyoruz.’’
Afgan kadınlarına destek özellikle bu dönemde çok kritik bir önem taşıyor. Bir insanlık sınavı bu. Kadınlar, Taliban'a karşı zaferin bir simgesi, bir kamuoyu oluşturma malzemesi olarak kullanıldıktan sonra unutulacaklar mı?
Yoksa, ülkelerinin kaderinde etkili olabilmeleri için gerçekten desteklenecekler mi?
Şimdilik haberler pek parlak değil. Geçici yönetim toplantılarına birkaç kadın zar zor dahil edildi. Afganistan'da kadınların korkuları sürüyor, bazı kurtarılmış bölgelerin yerel seçimlerinde oy kullanmalarına yine izin verilmedi.
Bu da Afgan kadınlarının desteğe, dayanışmaya ihtiyaçlarının çok acil bir sorun olduğunu ortaya koyuyor.
Müslümanlığın, kadın özgürlüğü önünde engel teşkil edecek bir kültür olmayabileceğini kanıtlamak, toplumun dışına itilmek Müslüman kadınların kaderi olmadığını göstermek için Afganistan kadınlarıyla dayanışma sadece Türkiye kadınlarının değil ama erkeklerinin de bir uygarlık meselesidir.