Yolcu yoğunluğu olan hatlarda otobüs sayısı arttırılmalı

* Yolcu taşıma kapasitesinin yüzde 50’si oranında yolcu kabul edin.
* Oturma şeklinin teması engelleyecek şekilde olmasına dikkat edin.

*

Lakin.
Bu fotoğraf, 27 Mart Cuma günü sabah saat 07.00 sularında EGO’nun 351 hat numaralı “AKŞEMSETTİN-SU DEPOSU-MAMAK-SIHHİYE-ULUS” otobüsünde çekilmiş.
Akla hemen şu soru geliyor:
“Yüzde 50 kuralı bu otobüsün neresinde?”
Fotoğrafı çeken ve sağlık çalışanı olduğunu söyleyen okurumuzun iletisi ise şöyle:

YAN YANA OTURMAK ZORUNDA KALIYORUZ

“Her gün işe gidiş ve geliş saatlerinde otobüsler doluyor. Parklardaki banklarda bile yan yana oturamazken, otobüslerde yan yana oturmak zorunda kalıyoruz. Yolcu yoğunluğunun olduğu hatlarda otobüs sayısı artmazsa, alınan kararların ve koronavirüsle mücadelenin hiçbir anlamı olmayacak.”



‘MARTI’ ENDİŞESİ

Kiralık scooter “Martı”ları çok sevmiştik.
Tam “alıştık” derken, “koronavirüs” tüm keyfimizi kaçırdı.
*
Şimdilerde Hürriyet Ankara okurları, “Martı”larla ilgili bazı endişelerini aktarıyor.
Koronavirüsün “el teması” yoluyla da bulaştığına dikkat çeken iki okurumuzun endişeyle karışık soruları şöyle:



* “Tüm yaş gruplarının çıplak elle kullandığı ‘Martı’ isimli bu araçların toplum sağlığı için toplatılması gerekmez mi?”
* “Her gün onlarca kişinin kullandığı ‘Martı’ isimli bu araçların belli bir süreliğine yasaklanması gerekmez mi?



DİKKAT! DİKKAT!

SADECE MASKE VEYA ELDİVENLE OLMAZ

Bir okurumuz “emekli enfeksiyon uzmanı” olduğunu belirterek koronavirüsle mücadele kapsamında bazı tespit ve önerilerini şöyle sıralamış:
* Bu kadar seri yayılan bir virüsle ancak bulaş zincirini kırarak mücadele edersiniz. İnsanlar evlerinde oturmayı öğrenmeli.
* Çocuklar sıkılıyorsa apartman site veya evlerinin bahçesinde oynayabilir ama eve gelince hemen banyoya alınmalı.
* Sadece maske veya eldivenle olmaz. Eldiveni bir takıyor, akşama kadar çıkarmıyor. Onun yerine ellerini sık sık yıkasın daha iyi.
* Toplu yaşam halimiz devam ediyor. Gençler taşıyıcı, evdeki ve çevrelerindeki yaşlıları korumaları gerek.
OKURDAN NOT: “Koronavirüssüz günlere en kısa zamanda ulaşmak dileğiyle.”

RAPORLU İLAÇLAR TAMAM DA PEKİ YA RAPORSUZ İLAÇLAR!

Okurumuz Süleyman Altuner, “ilaç alma” konusunda yaşanan bir mağduriyeti şöyle aktarmış:
“Raporlu ilaçlar eczanelerden doğrudan alınabiliyor, ancak raporsuz olduğu halde veya ani rahatsızlık sebebiyle kullanılması gereken ilaçları, sokağa çıkma yasağı olan 65 yaş üstü vatandaşlar temin edemiyor.
ÇÜNKÜ: Aile hekimlerine yakınlarını gönderdiklerinde doktor, bir başkasının adına ilaç yazamıyor.
AYRICA: Rapor dışında kalan ve hekim tarafından da reçete edilmeyen ilaçları, SGK karşılamıyor.
SONUÇ: Söz konusu sorunun yetkililerce kısa sürede giderilmemesi halinde, insanlar büyük mağduriyet yaşayacak.

ÖNERİM VAR

HATALARIYLA, DOĞRULARIYLA KORONAVİRÜS RAPORU HAZIRLANSA

Bir okurumuzun şöyle bir önerisi var:
* Şu ana kadar İtalya ve İspanya hangi hataları yaptı?
* Çin ve Güney Kore doğru olan neleri yaptı?
Bilim Kurulu, halkın anlayacağı bir rapor hazırlarsa; uygulamalar daha çok ve istekle kabul görür.

DİYOR Kİ

TASARRUF TEDBİRLERİ ALINMALI SUYUN KIYMETİ ANLATILMALI

* Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Mevsimin kurak geçtiğini de dikkate alarak, hijyen tedbirlerinden vazgeçmeden suyu tasarruflu kullanabilirsiniz” duyurusu yaptı.
* Hürriyet Ankara muhabiri Sedat Cenikli, geçen yıl 25 Mart’ta 555 milyon 820 bin metreküp su bulunan barajlarımızda, bu yıl aynı gün 514 milyon 932 bin metreküp su olduğu haberini yaptı.
* Hürriyet Ankara okuru Selahattin Erdem ise diyor ki: “Bu musibetten(koronavirüs) kurtulmak için temizlik, hijyen şart. Bu da suyla olur. Çok acil tasarruf tedbirleri alınmalı. Suyun kıymeti anlatılmalı.”

ÇÖP DERYASINA DÖNEN BU BÖLGEYE ACİLEN MÜDAHALE EDİLMELİ

Keklikpınarı’ndan bir okurumuz, “Yıldız 87 Sitesi’nin arkası, çöp deryası oldu” demiş.
Okurumuzun iletisi -özetiyle- şöyle:
“Her birinde 40 daire olan 11 blokta yüzlerce aile yaşıyor. Ama maalesef çöp kokusundan pencere açamıyoruz. Suriyeliler ise çoluk çocuk sokaklarda. Koronavirüs salgınını atlatmaya çalıştığımız şu günlerde, çöp deryasına dönen bu bölgeye acilen müdahale edilmeli.”
OKURDAN NOT: “Çankaya Belediyesi ‘Orası bize ait değil’ dedi, son umudumuz Ankara Büyükşehir Belediyesi.”



‘KIZGIN’ EMOJİ’Lİ ÇÖP ŞİKÂYETİ

Bu fotoğrafı çeken, gönderen ve bir de üzerine “kızgın” emojisi konduran okurumuz demiş ki:
“OSTİM’de bir günde dolan çöp konteynerleri, üç-dört günde bir alınıyor. Bu sırada her tarafa çöp dağılıyor.”