Tehlikeli kestirme

Bu yüzden bizde, ‘kural tanımayan sürücüler’ şeklinde bir sınıflama var.
Kuralsızlığın ilk kuralı:
‘Kestirme olsun da çamurdan olsun.’
Gerekirse arabayı parçalar, gideceği yolu illa ki kısaltır.
Kemer takmaz, aynaya bakmaz.
Sol şerit ‘rezerve’dir, yol vermez.
En büyük silahını kulanmaktan hiç çekinmez.
Dit dit, dat dat...

* * *

Kuralsız sürücülerden bir Başkent örneği daha...
Altındağ Ahiler Muhtarı Şenol Öz, kentin önemli ana arteri Samsun Yolu’nda yaşanan tehlikeli ‘ölüm dönüşü’nü şöyle anlatıyor:

BARİYER İSTİYORUZ

Siteler istikametinden (Samsun Yolu) gelen bazı araçlar, insan hayatını hiçe sayıyor. Aydınlıkevler Şehit Cemalettin Caddesi’ne dönüş yapmak isteyen bu sürücüler; yollarını kısaltmak, yoğun trafikten kaçmak için yol yerine, yaya kaldırımını kullanıyor. (Samsun Yolu’na çıkmak isteyenler de aynı ihlali yapıyor) Bu tehlikeli oyunun oynadığı yerde, görme engelliler okulu var. Ayrıca bu nokta bir otobüs durağı. Yani görme engellilerle birlikte diğer vatandaşların sık kullandığı bir kaldırım yolu. Yetkililerden, araç geçişini engellemek için bariyer koymalarını istiyoruz.

YAYA YOLU KAYBOLDU

Subayevleri Mahallesi İrfan Baştuğ Caddesi üzerinde, bir süre önce ASKİ ekipleri çalışma yaptı. Çalışmanın ardından daha önce var olan yaya geçidini unuttular. İrfan Baştuğ Caddesi ile Çağdaş Sokak arasında yer alan bu yaya geçidi, karşı yöndeki EGO durağına geçmek için kullanılıyordu. Bir de karşıya geçişi demir parmaklıklarla kapattılar. Peki sarı şeritler süs olarak mı kaldı? O yolu kullanan görme engelliler, yaya yolunun kaldırıldığını nasıl anlayacak?
Osman DALDALOĞLU

VATANDAŞA 'OTO' ÇİLE

Bahçelievler’i adım adım ele geçiren oto galeriler artık, ‘İllallah’ dedirtti. Önce 8. Cadde, ardından 4. Cadde araba pazarına döndü. ‘Ha taşındı, ha taşınacak’ derken yıllar geçti. Yazılan para cezaları, dükkânların kapılarına vurulan mühürler de çare olmadı. Araba sayısı sürekli arttı, kaldırımlarda adım atacak yer kalmadı. Görme engelliler için yapılan sarı şeritler de oto galerilerin gazabına uğradı. Artık bıktık... Bakanlık, Ankara Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin de ‘oto galeriler şehir dışına çıkacak’ açıklamalarına rağmen neden hâlâ bu çileyi çekiyoruz.
Nergis S.

SÖZÜ/ÖZÜ

Rallici EGO şoförleri

Belki Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin bilgisi yoktur. Ancak otobüsleri kullanan her Ankaralı bana hak verecektir. Canımızı emanet ettiğimiz EGO şoförleri, araçta insan taşıdığını unutmuşçasına gaza basıyor. Keza fren de öyle. Sanki durağı bilmiyor gibi, son saniyede frene köklüyor. Bu fütursuz davranış, ayakta seyahat eden özellikle de yaşlıları ciddi manada tehlikeye sokuyor. Şoförün koltuğu rahat olacak ki, koca otobüsü ralli aracı edasıyla kullanıyor. Fakat taşıdıkları çuval değil, insan... Benim ricam, yetkililer bu şoförlere ‘eylemsizlik kuvveti’ hakkında bilgi versin. Biz de canız, bizim de eylemsizlik kuvvetimiz var.
Gökay UYGUN

ÖNERİM VAR

‘KÖMÜR’ ÖDÜLÜ VERİLSİN

Kış yavaş yavaş Ankara’da kendini akşamları hissettirmeye başladı. Dünya başkentlerinde en çok kömür kullanımı bizdedir herhalde. Doğalgaz abone sayısı 1 milyon 500 bini geçti. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri harıl harıl gecekondu yıkıyor ama 120 bin yoksul aileye kömür yardımı yapılıyor. 500 bin tonluk kömür ihalesini çıkılıyor. Bence Büyükşehir Belediyesi’ne dünya başkentleri arasında en çok kömür kullanan (dağıtan) başkent ödülü verilmeli.
Osman GÜMÜŞ