Tarihi konağın çığlığını duyun

Bu hafta okurumuz Sevim Türkyılmaz’dan gelen bir ileti, yıllar önce yaşanan o yangını hatırlattı.
Ne mutlu ki tarihi ev tamamen yanıp kül olmamıştı.
Peki kullanılmayan tarihi evde yangın neden çıkmış olabilirdi?
Maalesef biz yerel haberciler için hayli geç kal(ın)mış bir soru bu.
Çünkü yangın sonrası unutmuşuz, öksüz bırakmışız.
Ama sağ olsun kentine ve kendine duyarlı okurumuz Sevim Türkyılmaz, bizim yap(a)madığımızı yapmış.
Türkyılmaz, “Günümüze kadar yaşayabilmeyi başarmış, kaderine bırakıldığı takdirde daha fazla direnme gücü olmayan şahane bir kültür varlığı” diye başladığı iletisinde bakın şunları aktarmış:



TERK EDİLMİŞ BİR DURUMDA

“Bahsettiğim kültür mirası, Ankara’nın 25-30 yıl öncesini hatırlayan hemen herkesin çok iyi bildiği gözde mekânlarından Mangal Et Lokantası’nın bulunduğu tarihi konaktır. Eski bir Rum evi olduğu, Cumhuriyet döneminin ilk milletvekillerinden Şakir Kınacı tarafından satın alındığı, şu anda da torunlarının özel mülkünde olduğu mahalle sakinlerince söylenmektedir. Edindiğim bilgilere göre Anıtlar Kurulu tarafından 1. Derece SİT Alanı statüsü ile sözüm ona koruma altına alınmış. Yıkım ve inşaat izni verilmiyormuş. Yıkılmasına izin verilmiyor, ancak korunması için de hiçbir şey yapılmıyor. Sahiplerince çoktan gözden çıkarılmış olduğu açıkça görülüyor. Kırık tahta kapısına bir kilit takmak dahi çok görülmüş. Günün her saatinde bahçe kapısı sonuna kadar açık. Tinercilerin, yoldan geçen meraklıların kimseye hesap vermeden, elini kolunu sallayarak içeriye girip dolaştığı, duvarlarına yazılar yazdığı, bahçesinin çöplük haline geldiği, sokak hayvanlarının barındığı, sahipsiz, terk edilmiş bir durumda.



YANGININ AMACI İNŞAAT İZNİ Mİ?

Bütün tehlikelere açık hale getirilen tarihi konakta 2 Kasım 2017’de akşam saatlerinde nedeni anlaşılamayan bir yangın çıktı. Yangında üst kat ve çatı hasar gördü. Yangının amacı, kullanılmaz raporu alarak, inşaat yapımına izin çıkarmak olabilir miydi? Yıkılıp yerine günümüzde örneğine çok sık rastladığımız şekliyle bir otel veya küçük çaplı bir AVM yapılsa fena mı olurdu? Ama olmadı. Yangın beklenilen hasarı verememiş olacak ki kullanılamaz raporu yine alınamadı. Tabii ki şimdilik! Tarihi eser ve kültür varlıklarının korunması hakkında mevzuat nasıl işliyor bilmiyorum. Yaşadığım sokakta koruma altında olduğu söylenen bu çok önemli kültür varlığının içler acısı haline bakıldığında ‘koruma’ adı altında sadece yıkılmasına ve inşaat yapılmasına iznin verilmediği anlaşılıyor. Ama her ne kadar kanunlar yıkılmasına izin vermiyor olsa da kentlerimizin hafızası, tarihi ve kültürel miraslarımızı gerektiği gibi korumadığımızdan zamana yenik düşerek içten içe eriyip yok oluyor. Muhteşem güzellikteki bu konak da sayılan bu nedenlerle korunamadı.



DAHA NE KADAR DAYANABİLECEK?

Kısmen yanıp yıkılmasına rağmen halen meydan okurcasına ayakta kalması şehrimiz için büyük bir şans olsa gerek. Peki daha ne kadar dayanabilecek? Kıymet bilmezlik, vurdumduymazlık, adına ne dersek diyelim bugüne kadar yok olmasına seyirci kaldığımız kültür miraslarımızın başına gelen kötü kader bu nadir güzellikteki konağın da kaderi olmamalı. Halen yapılabilecek bir şeyler varken, şehrimizin tarihi hafızasında önemli izleri olan bu mirasın göz göre göre ranta kurban edilmesi çok üzücü. Ankara’mızın hafızasının önemli unsurlarından biri olduğu ilk görüşte hemen anlaşılan bu tarihi yapıya sahip çıkılmasını, gerekli restorasyonların yapılarak şehrimize kazandırılmasını kendim, gelecek nesiller ve şehrim adına talep ediyorum. Böyle bir çalışma ile beton yığınlarının arasında kendimize nefes alacak bir alan yaratılacak, konağın tarihinin yanı sıra bahçesinin güzelliği ile de çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak nitelikte değerli bir kültür merkezi kazanılacaktır.”



OKUR RADARINA TAKILANLAR

Okurumuz Dursun Türker’in “kent radarı” her daim açıktır.
Nerede en ufak bir aksaklık görse, mutlaka fotoğrafını çeker/gönderir.
İşte okurumuz Dursun Türker’in bu hafta radarına takılan sorunlar:

1) Çankaya


* Cebeci Mahallesi Cemal Gürsel Caddesi’nin kaldırım taşları dökülüyor.

2) Çankaya


* Eti Mahallesi Toros Sokağı’nın kaldırımı berbat halde.

3) Çankaya


* Emek Mahallesi 8. Cadde’deki rögar kapağı taşla dolu.

BAŞKENT EDAŞ’IN İŞİ BİTTİ ŞU AN HER YER TOZ DUMAN

Okurumuz Cevat Yıldırım’ın şikâyeti, Yenimahalle’nin Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde “trafo çalışması” yapan Başkent Elektrik Dağıtım AŞ(Başkent EDAŞ) ile ilgili.



Mutasavvıf Aşıkpaşa Parkı’nın içi de dahil olmak üzere 329. Cadde ile çevre sokaklarda gerçekleştirilen çalışmada asfalt ve kaldırımların zarar gördüğünü aktaran okurumuz, “Aradan iki hafta geçti. Şu an her yer toz duman. Mahalle sakinleri olarak Yenimahalle Belediyesi’nden kazılan asfaltın yeniden eski haline getirilmesini, kaldırımların düzeltilmesini ve parka el atılmasını talep ediyoruz” demiş.



BU YOLU KİM DÜZELTECEK?



Bu fotoğraf, Etimesgut’un Güzelkent Mahallesi’nde çekilmiş.
Fotoğrafı çeken/gönderen okurumuz Sinan Çam, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Etimesgut Belediyesi arasındaki yetki karmaşası nedeniyle Ergenekon Parkı yanına ait bu yolda uzun zamandır hiçbir çalışma yapılmadığını aktarmış ve “Tabelalar değiştirilmemiş, bu sebeple vatandaş da belediye de kim/nereden sorumlu bilmiyor” demiş.

ÖNERİM VAR

YÜKSELT TIRAŞLA YENİDEN KAPLA

Okurumuz İlhan Bilgiç, Çankaya’nın Koru Mahallesi Kavaklı Sokak’taki tek yürüyüş yolunun her yağmurda çamurla kaplandığını söylemiş ve şöyle bir öneride bulunmuş:
“Yürüme yolunun iki kenarındaki bordür taşları yükseltilmeli, bazı şevler tıraşlanmalı ve yeni plastik kaplama yapılmalı.”

ABDİ İPEKÇİ PARKI YENİDEN KENTE KAZANDIRILMALI

Okurumuz Umut Özkan, “Abdi İpekçi Parkı neden bakımsız bir halde?” diye sormuş.
Okurumuz, “Sayın Mansur Yavaş’ın seçim öncesi verdiği sözlerden birisi de burasıydı. Abdi İpekçi Parkı, halkın nefes alacağı ve dinleneceği bir yer haline getirilerek yeniden kente kazandırılmalı. Yanında kurulan ve parka taşan pazarın yol açtığı kötü görüntüye de izin verilmemeli” demiş.

VELİLER ENDİŞELİ

Keçiören’in Şenlik Mahallesi’ndeki Hacı Sabancı Ortaokulu’nun velileri şöyle bir şikâyette bulunmuşlar:
“Okula 15-20 metre mesafedeki Buket Sokak’ın 29-31-36 numaralı apartman sakinleri, araçlarını kaldırımı tamamen kapatacak şekilde park ediyor. Bu yüzden çocuklar, kaldırım yerine ana yoldan yürümek zorunda kalıyor. Söz konusu apartmanların, otoparka katabilecekleri bahçeleri var. Duvar veya çitlerini 1-1.5 metre öne alsalar sorun çözülecek. Böylece kelle koltukta yaşayan tüm yayalar, özellikle de çocuklar güvende olacak.”



GÖKKUŞAĞI CADDESİ TIR VE KAMYON PARKINA DÖNDÜ

Çankaya’nın Cevizlidere Mahallesi Gökkuşağı Caddesi için “TIR’lar ve kamyonlar dadandı” diyen okurumuz Nusret Savural’ın talesi şu:
“Hem yaya geçitlerini hem de kavşakları kapatıyorlar. TIR ve kamyon parkına dönen caddemizde denetim yapılmasını istiyoruz.”

KISA... KISA...



* “Mamak’ın Abidinpaşa Mahallesi’ndeki ağaçları budama adı altında her yıl kese kese kuşa çevirdiler. Mamak Belediyesi budama işini lütfen işinin ehli olan insanlara yaptırsın.”
Tülin SARISAN



* “Çankaya’nın Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi’ndeki boş araziye yıllar önce yapılan binanın etrafı çöple doldu. Her türlü kötü niyetle kullanılmaya müsait bu ucube yapı yıkılmalı.”
Levent ...