Seyranbağları’nda korsan taşıma

Kentin göbeğinden...
Çankaya Seyranbağları’ndan...
Haftanın 3-4 günü gece saatlerinde otobüs kalkıyor.
Okur Atakan Özdemir, bu ‘korsan’ taşımacılığı, iletisinde şöyle aktarıyor:

TERMİNAL GİBİ ÇALIŞIYOR

“Seyranbağları’nın Seyran Caddesi’nde, -Necla Kızılbağ Andolu Lisesi’nin alt tarafında- haftanın 3-4 günü akşam 20.00-21.00 saatlerinde, Ordu’ya otobüs kaldırılıyor.
Bu nokta tam anlamıyla terminal gibi çalışıyor. Yolcu almak için yolda duran otobüsler, trafikte de keşmekeşe neden oluyor. AŞTİ dışında otobüslerin yolcu indirip, bindirmesi yasak olmasına rağmen, mahalle arasında süren bu kanunsuzluğa yetkililerin bir an önce son vermesi gerekiyor.”

YASAL DEĞİL HAKSIZ KAZANÇ

Okurun iletisini, çektiği fotoğrafları AŞTİ Otobüs İşletmecileri ve Acenteleri Derneği Başkanı Mustafa Tekeli’ye sordum.
Seyranbağları’nda yaşanan durumun ‘korsan taşımacılık’ olduğunu doğrulayıp, özetle şunları söyledi:
“Usulsüz olarak bu tip uygulama yapan firmalar maalesef var. Seyranbağları’ndaki bu uygulama yasal değil. Haksız kazanç elde edilirken, otogardaki firmalar da mağdur oluyor. Çünkü seyahat otogarda başlar, otogarda biter. Vatandaşın güvenliği için de bu son derece önemli. Burada yaşanan sorunun denetimi belediyede. Lakin bu konuda zabıtanın denetim eksikliği var.
6 yıl önce Büyükşehir Belediye Meclisi’nden çıkan bir karar var. Karara göre kentin 6 noktasına cep terminali yapılacaktı. Büyükşehir, bu cep terminallerini ne kendi yapıyor, ne de bize yaptırıyor. AŞTİ’ye ulaşmakta zorluk çeken vatandaş da, Seyrenbağları’nda yaşanan durum gibi yasal olmayan yöntemlerle yolculuk etmeyi tercih ediyor.”

AKTARMADA MASRAF ARTTI

Eryaman 4. Etap’ta oturuyorum. Metronun gelmesi ulaşımı kolaylaştırmak yerine bizde işkenceye dönüştü. Metro öncesi, 245 no’lu EGO otobüsü ile direkt Batıkent’e, oradan da aktarma ile OSTİM’e ulaşıyorduk. Şimdi ise, tek seçenek (zorunluluk) metro...
Ayrıca, metro sonrası ring uygulaması başladı. Önceden otobüse bindiğimiz zaman 2 lira düşüyor, metroya aktarma yaptığımızda süreyi geçmediği için para düşmüyordu. Yani 2 liraya OSTİM’e gidebiliyorduk. Şimdi ise otobüse binerken 2 lira, metroya tekrar binerken 67 kuruş daha karttan düşüyor. OSTİM’den tekrar İvedik otobüsüne bindiğimizde bir 67 kuruş daha. Sadece sabah işe gidiş maliyeti 3.34 liraya geliyor. Bu duruma itiraz edip 153 Mavi Masa’yı aradık ama dönüş yapan da, cevap veren de yok.
Ayşegül GÜNDÜZ

SORUM VAR

ANKARAY-SÖĞÜTÖZÜ BAĞLANTISI UNUTULDU MU?

OKUR Kadir Kaan Akkaya, Ankaray’ı Söğütözü istasyonundan Çayyolu Metrosu’na bağlayacak projeyi hatırlatıp, “Çayyolu metrosu açılalı 21 ay oldu. Hala açılmayan Söğütözü-AŞTİ bağlantısı yoksa unutuldu mu” diye soruyor.

ANONSLAR BEZDİRDİ

Metroda, her istasyon için yapılan İngilizce anonslarda, yer bildirimlerinin Türkçe olmasından yana serzenişte bulunan okur Göktuğ Altunkaya, iletisinde şöyle diyor:
“Anonsla bilgilendirme sistemindeki ciddiyetsizlik bendenizi bezdirdi. Hemen somutlaştırayım bu serzenişimi:
‘Bir sonraki istasyon Tarım Bakanlığı Danıştay/Next station Tarım Bakanlığı Danıştay’ veya ‘Bir sonraki istasyon Orta Doğu Teknik Üniversitesi ODTÜ/Next station Orta Doğu Teknik Üniversitesi ODTÜ...’
Mademki İngilizce olarak da yapılıyor bu anonslar, o vakit ODTÜ için ‘Middle East Of Techical University METU’ ve belirttiğim diğer istasyonlar için de gerekli kelimeler yerli yerinde kullanılsa ya!
Mütemadiyen rahatsızlık veren metro içi anonstaki sese bir de yanlışlıklar ilave edilince 20 dakikalık o yolculuk ızdırap oluyor bana.”

KISA... KISA...

* Çankaya’nın Ziya Oralay Caddesi’nde, son 1 haftadır günde 7 saate varan elektrik kesintisi yaşanıyor. Evde, koah hastası -oksijen cihazı kullanan- bir hasta ve 6 yaşında da bir çocuğum var. Ankara’nın bu soğuk günlerinde elektrik kesintisi yapmak hangi insanlığa sığar bilemiyorum.
E. ILMAY

* Polatlı Yeni Sanayi Sitesi, caddelerdeki hurdalar nedeniyle hurdacılar sitesini andırıyor. Sanayiye aracıyla giden vatandaş, hurdalar yüzünden normal yolda 2 araç yan yana geçemiyor. Yayalar ise kaldırım olmadığı için yürüyecek yer bulamıyor.
Hamir YAVAŞ

* Keçiören’de, 253 dükkânın kül olduğu yangının ardından Başbakanlık, Ankara Valiliği, Büyükşehir ve ilçe belediyesi yardım için seferber oldu. Ancak, 5 yıl önce Akpınar’da yaşanan heyelan sonrası evleri zarar gören vatandaşlara el uzatılmadı. Bu da yetmezmiş gibi elektrikleri, suyu kesildi. Yardım alabilmek için Keçiören’de mi, yoksa hükümete oy çıkan yerlerde mi yaşamak gerekiyor?
Mehmet DEĞİRMENCİ