Paylaş
Daha doğrusu;
Ya yakalanıyor ya Yunan güvenlik kuvvetleri tarafından geri püskürtülüyor;
Ya da boğuluyorlardı.
Ege Denizi’nde kıyılara vuran bebekler unutulur mu?
Sahil Güvenlik kuvvetleri kaçak göçmen takip etmekten başka bir iş yapamaz hale gelmişti.
Özellikle Avrupa’da,“Türkiye insan kaçakçılarına göz yumuyor” sözü her geçen gün yükseliyordu.
Nitekim, insan kaçakçıları, bir yolunu bulup büyük paralar karşılığında göçmenleri Türkiye’nin batı illerine kadar getiriyordu.
Sonrasını biliyorsunuz.
Ege Denizi’nde yaşanan trajediler, ölümler...
Yunan adalarındaki sürgün kampları... Ama önceki hafta bu “kirli düzeni” değiştiren bir şey yaşandı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya düzensiz göçmenlerin takibinden çok daha önemli bir takibe geçti. İnsan kaçakçıları, yani organizatörler.
2) SINIRDA YAKIN TAKİP
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi;
Daha Türkiye’ye girmeden sınır ötesinden görüntülenen kaçaklar havadan takibe alınıyor.
İstihbarat, kaçakları Türkiye’ye sokacak organizatörleri izliyor.
Bağlantılar şehir şehir, mahalle mahalle, ev ev tespit ediliyor.
Organizasyonu ortaya çıkartmak için daha etkin bir yönteme geçiliyor.
Yani eskiden olduğu gibi operasyonlar, TIR’ı kullanan şoförü ve taşıdığı kaçak göçmenleri yakalamaktan ibaret olmuyor.
3) GECE YARISI BASKINLARI
Uzun takiplerden sonra aynı anda helikopterler havalanıyor.
Özel harekât polisleri ve jandarma uzun süredir takibe aldıkları şebeke evlerini, dinlenme mekânlarını aynı anda basıyorlar.
Bu arada kaçak göçmenler yakalanıyor.
Ama daha önemlisi artık yalnızca göçmenlerle değil, uluslararası insan kaçakçılığı ile mücadele daha etkin bir hale geliyor. Öncelik kazanıyor.
Önceki gün yapılan “Kalkan Operasyonu” işte bu mücadelenin ikinci aşamasıdır.
Bu operasyonda;
Sınırları geçmeye çalışan 1222 kaçak göçmen yakalandı.
Ama daha da önemlisi;
82 insan kaçakçısı bağlantılarıyla birlikte ele geçirildi.
İşte sözünü ettiğim “insan kaçakçılığındaki ikinci aşama” budur.
TIR dorsesinde yakalanan, Ege’de lastik botlarda yakalanan göçmenlerin ötesinde, kaçakçı şebekeleri çökertiliyor.
4) BU HARİTA YAKIN TAKİPTE
Her türlü kaçakçılık için “geçiş köprüsü” konumundaki Anadolu’yu düşünürseniz... Bu harita her şeyi anlatıyor.
Van ve çevresi üzerine yoğunlaşan;
Çıkış için bir kolu denizden Mersin’e;
Diğer kolları; Karadeniz, Ege ve Trakya’ya açılan bir ahtapot gibidir bu kaçakçılık yolları.
İşte bu yollarda göçmen takibi yapmaktan çok, sınır girişlerinde kaçaklar ve kaçakçı organizatörler yakalanıyor.
5) BATI’DA YÜKSELEN IRKÇILIK SİYASETİ İŞTE BU YOLLARDAN BESLENİYOR
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 82 insan kaçakçısının yakalandığı operasyonla ilgili şu açıklamayı yapıyor:
“Aziz milletimizin bilmesini isterim ki göçmen kaçakçılığıyla mücadelemiz aralıksız biçimde azim ve kararlılıkla sürdürülecektir.”
Bu söz, 82 insan kaçakçısı organizatörünün yakalanmasından sonra en yetkili ağızdan gelince farklı bir anlam kazanıyor.
Dikkat edin;
Almanya’dan İngiltere’ye kadar Avrupa’da “yabancı düşmanlığı” büyük bir hızla artıyor.
Irkçı politikalar seçmen üzerinde etkili oluyor.
“İslam düşmanlığı” politik malzeme haline getiriliyor.
İşte Hollanda seçimlerinden galip çıkan başbakan adayı ve kendisinden ibaret partisi.
Seçim politikasını bütünüyle yabancı ve İslam düşmanlığı üzerine kurmuştu.
Ülkelerde artan düzensiz göçmenler de bu galibiyeti tetikleyen en önemli unsurdu.
Avusturya farklı mı?
Avrupa’da yükselen ırkçılığı düzensiz göçmenler besliyor.
Dahası bir de “Türkiye göz yumuyor” diye bir propaganda var.
Oysa herkes biliyor ki;
Dünya milletleri arasındaki ekonomik ve sosyal uçurumların artması ve savaşlar, üç kaçakçılığı hızla artırıyor.
İnsan kaçakçılığı, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ve terör.
İçişleri Bakanlığı’nın insan kaçakçılarını yakalayan bu son operasyonu bu açılardan çok önemlidir.
Paralel olarak yabancı uyruklu uyuşturucu baronları da yakalanmaktadır.
Bu da özellikle Avrupa’da dile getirilen “Türkiye insan kaçakçılığına göz yumuyor” türünden dezenformasyonlara verilen en güzel cevaptır.
Başta İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya olmak üzere tüm güvenlik kuvvetlerimizi kutluyorum...
Paylaş