Harekât için en anlamsız soru: ‘Ne kadar sürer? Nereye gider?’
HAREKÂT başladı ve ilk sözüm şudur:
“Türkiye kendi geleceği ve varlığı için kimseyi dinlemeyeceğini bütün dünyaya göstermiştir...”
Şimdi gelelim anlamsız soruya...
Daha ilk top atışıyla başladılar sormaya:
“Bu harekât nereye gider?”
“Ne kadar sürer?”
Yahu arkadaş...
Cevap belli değil mi?
- Türkiye’yi kuşatmaya çalışan PKK/PYD unsurları sınırlarımızda tehdit olmaktan çıkana kadar gider...
- O terör grupları etkisiz hale gelene kadar sürer.
- Türkiye’nin başına bela olacak, Suriye’nin bütünlüğünü bozacak bir kukla devlet ihtimali ortadan kalkana kadar...
- PYD üzerinden PKK’ya geçen bu silah yardım oyunu son bulana kadar...
- O silahlar bir tehdit olmaktan çıkana kadar sürecek.
- O aşamada muhtemelen de bir güvenli bölge oluşabilir.
ABD GİZLİDEN MORAL VERİYOR
ABD’den gelen açıklamaları belki “çelişki olarak” değerlendirebilirsiniz. Yani önce “sınır güvenliği ordusu kuracağını” ilan ediyor. Sonra “Yok o öyle değil” diyor.
Hemen ardından silah yardımını devam ettireceğini açıklıyor. Arkadaşlar, dikkat edin... Bu durum öyle, “Washington’da kafalar karışık” diye açıklanacak bir durum değildir. Bu kadar basit olamaz...
Çelişkili gibi gözüken bu açıklamalar aslında, PYD’ye “Merak etme yanındayım. Seni düşünüyorum” demektir.
Moral vermektir.
Rahmetli annemin deyişiyle, ABD’nin yaptığı, “Tazıya tut, tavşana kaç” demektir... Harekâta dönersek...
Türk ordusu alnının akıyla bu harekâtı başaracaktır. Milletinin huzuru için gereğini kahramanca yapacaktır. Bütün kalbimizle kahramanlarımızın yanındayız.
Evet... Bu harekâtla Türkiye, kendi bekası için kimseyi dinlemeyeceğini bütün dünyaya ilan etmiştir. Bize düşen de şudur:
“Gazaları mübarek olsun. Allah muvaffak etsin...
Bu harekât bölgeye huzur ve güven getirsin.”
SİZ HİÇ BİR MELEK GÖRDÜNÜZ MÜ GÖRMEDİYSENİZ İŞTE SİZE BİR
AYŞE karşıdan gelen arabayı görünce, yanındaki arkadaşı Saadet’i kaldırıma doğru itti... Ama kendisini kurtaramadı.
16 yaşındaki Ayşe, 15 yaşındaki arkadaşını kurtardı.
Ve sonra, bağışladığı organlarıyla 6 kişinin hayata tutunmasını sağladı. Ben bu kızımıza “melek” demezsem ne derim arkadaşlar.
Bakın şu fotoğrafına Ayşe’nin. Zaten yaşarken bir melek değil miymiş? Hayatını kurtardığı Saadet şimdi gözyaşları içinde...
“Bir kuyuya düşmüş gibiyim” diye başlıyor söze...
Sonra şu dizeler dökülüyor kalbinden...
“Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe.”
ORGAN BAĞIŞI ÖRNEK OLSUN
Ayşe’nin arkadaşını kurtarmakla kalmayıp bağışladığı organlarıyla 6 kişiye hayat olduğunu unutmayalım. 16 yaşındaki bu kızımız organ bağışı için örnek olsun.
