ABD’nin kırılma noktası

İşte Netanyahu’ya sarılan Başkan Biden’ın; Gazze’ye ölüm yağdıran İsrail için yaptığı “destek” açıklaması.

Ateşkes yerine daha fazla ateş ve kan isteyen bir açıklama.

Gazze’de aç susuz ölümü bekleyen insanların üzerine yağdırılan bombalara destek vermek “büyük devlet” olmanın neresiyle örtüşüyor?

Fidan’ın dediği gibi başta bölge olmak üzere ABD bu tavrıyla dünyadaki “moral gücünü” kaybediyor.

ÇİN-RUSYA VE ORTADOĞU

Giderek ısınan Ortadoğu’daki bu gelişmelerin çok farklı diplomatik etkileri olacak.

Şimdilik kısaca aktarıyorum.

Çin zaten 2022’nin son çeyreğinde Esad’ı ağırlayıp açık destek vermişti.

Sonra Pekin’de Suudi Arabistan ile İran arasında bir anlaşma zemini kurdu.

Ardından Rusya ve Hindistan’la kuşak projesini temellendirdi.

Körfez ülkeleriyle zirveler yaptı.

Özetle:

ABD moral gücünü kaybederken, Çin daha çok bu bölgede olmaya hazırlanıyor.

Rusya ile işbirliği de dikkat çekici.

MISIR-İSRAİL ENERJİ BİRLİĞİ

Gazze’deki bu vahşetin bir diğer ucundaki soru ise şu:

İsrail’in son dönemde Mısır, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’la kurduğu Doğu Akdeniz enerji işbirliği ne olacak?

Bu gidişle olmayacak.

MUHALEFETİN POPÜLİZMİNE HAYIR

Türkiye’yi İsrail’e karşı neredeyse savaşa sokacak derecede tahrik etmek isteyen bir muhalefet var.

Şimdi “İsrail büyükelçisini sınır dışı edelim” diyor..

(Gerçi zaten gitmek zorunda kaldılar.)

Oysa...

Hamas’ın ansızın masum halkın üzerine gönderdiği binlerce roketi nasıl kabul etmiyorsak;

İsrail’in bu ölçüsüz ve vahşi saldırılarını da kabul etmiyoruz.

Ama muhalefet, hiçbir sorumluluk taşımadan tahrik etmeye devam ediyor.

Oysa; dünya çok iyi biliyor ki...

En sert, en duygusal ve en keskin tepkiyi Recep Tayyip Erdoğan gösterebilir.

Ama o ne yapıyor?

Duygusal ve fanatik çıkışlar yerine;

Çözümde rol oynamaya yönelik adımlar atıyor.

Çünkü biliyor ki Türkiye’de duygusal konuşmalar yapmak, uluslararası arenada çözüm için etki yaratmıyor.

O nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uyguladığı bu politikayı sonuna kadar destekliyorum.

Umarım çözümde rol alacaktır.

Muhalefete ve bazı emekli paşalara ise şunu söyleyebilirim;

-Tahrik etmekten başka hiçbir şey yapmıyorsunuz. Komplo teorileriniz de inandırıcı değil.

Tabii bir de emekli olmuş paşalar var. İsimlerinin başında general, amiral yazdığı için söyledikleri saçmalıklar gençler arasında etki yaratıyor. 

İşte emekli bir amiral... “İsrail Suriye’den toprak kopartıp PKK-YPG ile birlikte Türkiye’ye saldıracak”mış.

Sevgili gençler.

İnanmayın bu “savaş çığırtkanlığı”na. Türkiye en doğru yol olan “barış yolu”nda duruyor.

Komplo teorileri ve dezenformasyonla; ekonomimizdeki olumlu gelişmeleri tersine çevirmelerine izin vermeyin.

EL FETİH NASIL ERİDİ HAMAS NASIL SERPİLDİ?

Belki genç kardeşlerim bilmez.

Bizim üniversite yıllarımızda Filistin’in direniş örgütü El Fetih’ti. Türkiye solcuları doğrudan El Fetih’i desteklerdi. Hatta Filistin’deki El Fetih kamplarında eğitim görenler bile oldu. El Fetih’i Sovyetler Birliği destekliyordu. İşte o günlerden sonra CIA ve MOSSAD El Fetih’in altını oymak için bir oyun başlattı. Dini kullanan, masum inançları tahrik eden bir oyundu bu. Bu amaçla Hamas’ı el altından desteklediler. Silah yardımları yapıldı. Sovyetler çöktü. El Fetih etkisini kaybetti. Ortada Hamas kaldı. Tabii İran devrimiyle birlikte Hamas’a da Tahran yolunda yeni bağlantılar açılmış oldu.

Peki bu olay size neyi hatırlatıyor?

AFGANİSTAN FORMÜLÜ

Şimdi bir dönem Sovyetler işgalindeki Afganistan’a gidelim. Orada Sovyet yanlısı bir yönetim var. CIA ne yaptı?

Tıpkı Hamas gibi dini kullanarak bir örgütü tetikledi.

Gençlerin masum inançlarını tahrik etti.

Sovyetlere karşı cihad ilan eden Taliban işte böyle doğdu. Sovyet yönetimine karşı silahlandırıldı. 

        (Bknz. Rambo)

Sosyalizme karşı “din eksenli” bir örgüt. Elbette taban buldu. Serpildi.

Taliban’dan DEAŞ’a kadar hep aynı kirli oyun arkadaşlar.

Hamas’ın çıkışındaki benzerlik işte budur. Hamas da aptal değil elbette.

O da oyunu oynadı. Ve fırsatı bulunca kendi hedeflerinin peşine düştü.

Sonuç...

Masumların ölümü.

Sonuç...

Dünyanın en acılı insanlık trajedileri.

Ve bıktık artık bu kanlı ve kirli oyunlardan.

O yüzden yine yazıyorum.

Dünyada savaşları durdurması gereken BM’nin 5 Güvenlik Konseyi üyesi devlet, savaşan taraflara milyarlarca dolarlık silah sattığı sürece;

Bu kirli ve kanlı oyun bitmeyecek...

O yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,

“Dünya 5’ten büyüktür” sözü her geçen daha acı olaylarla doğrulanmaktadır...