Teke Tek

Fatih ALTAYLI

Kuzen hamisi Başbakan

Tansu Çiller ve Yalı Çetesi Türkiye'yi talan ederken Mesut Yılmaz ana muhalefet lideri olarak dürüstlük diye bağırıyordu.

Seçimde ve sonrasında da sloganları dürüstlüktü.

Kitleler Yılmaz'a dürüst diye oy verdiler.

Yılmaz başbakan olduktan sonra Türk Hava Yolları'ndaki ‘‘Bacanak’’ meselesi bu sütunda ilk kez dile geldi.

Yılmaz, bacanağının dürüstlüğü konusunda da kitleleri ikna etmeyi becerdi.

Dün yazdığım THY'nin ortaklığı meselesi Mesut Yılmaz'ın dürüstlüğü ile ilgili olarak soru işaretlerinin ilki değilse de, ilklerinden biri ve somutu olarak karşıma çıktı.

Dün akşam Dolmabahçe Sarayı'nda verilen bir davet ve konser ise bu konudaki en büyük soru işaretlerinden biri olacak.

Global Menkul Değerler dün Dolmabahçe Sarayı'nda bir gece düzenledi.

Gecenin nedeni Cumhuriyetimiz'in 75. yılı...

Olabilir.

Ancak davetiye tam rezalet.

Çünkü gece Başbakan Mesut Yılmaz'ın himayelerinde yapılıyor.

Evet, gecenin hamisi Başbakan Yılmaz.

Ne alaka değil mi?

Bir borsa şirketine hamilik yapmak Başbakan'a kalmış.

Ayıptır yahu!

Bir başbakan bir ticari kuruluşa nasıl hami olur?

Dünyanın herhangi bir yerinde bir örneği var mıdır?

Bir vakıf, bir dernek olsa amenna. Ama değil. Bir şirket. Hem de borsa şirketi. Global Menkul Değerler.

Bu bir şirketi kayırmak değil midir?

Kayırmaktır elbet.

Ama normal.

Çünkü Global Menkul Değerler'in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman Başbakan'ın akrabası; kuzeni.

Bacanaktan sonra şimdi de kuzen vakası...

Bu da dürüstlük adına yapılıyorsa, buyrun buradan yakın...

Cem Kozlu istifa...

THY'nin çok verip az aldığı ortaklıkla ilgili aracılığı Başbakan'ın bizzat yaptığını yazmıştım dün.

THY Yönetim Kurulu Başkanı Cem Kozlu Türkiye'de liberal ekonomiye en fazla inanan kişilerden biridir.

Üstelik de düne kadar lekesiz, pırıl pırıl bir adı vardı.

Zaten devletten ayrılınca özel sektör tarafından hemen kapılmıştı.

Dünkü yazıdan sonra beni arayanlar, Cem Kozlu'nun THY'nin Turgay Ciner ve S Air ile ortaklığına baştan beri karşı olduğunu ancak Başbakan'ın emriyle bu işi yapmak zorunda kaldığını söylüyorlar.

I-ıh... Olmaz...

Cem Kozlu bugün THY'nin yanı sıra Coca Cola'nın da en önemli profesyoneli.

Yani aç değil açık değil. Pırıl pırıl adını başbakan emriyle kirletmemeli.

Basıp istifayı çıkmalı. Mesut Yılmaz bugün var yarın yok.

Ama pırıl pırıl bir isim insana her zaman lazım.

Evlatlara bırakılacak en değerli şey, namuslu ve onurlu bir ad.

Gişelerde polis önlemi..

OTOBAN gişelerindeki satıcı terörünü yazınca Karayolları 17. Bölge Müdürü Yusuf Ziya Yılmaz aradı.

Yazı üzerine İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir'le bir görüşme yapmışlar ve gerekli önlemler alınmış.

Ancak baş etmek çok güç oluyormuş. Çünkü polis çekildiği anda çocuklar tekrar gişelere hücum ediyorlarmış.

Hasan Özdemir motorlu ekiplerden birini bu işle görevlendirmiş ve 24 saat gişelerde bu ekipler görev yapacakmış.

1 haftada peş peşe yapılan iki zam işine gelince.

Bunun nedeni hata. Bilgisayar programını yapanlar zammı yanlış yansıtınca, bir hafta ucuz geçmişiz otoyollardan. Ancak hatanın farkına varılmış ve bilgisayar programı düzeltilip, fiyatlar normale çekilmiş.

Bir haftalık ucuzluğu bir hataya borçluyuz anlayacağınız.

Sağolsun biz minnettarız da, bu işin devlete maliyetini kim ödeyecek?

Toroğlu iyice sapıttı

ERMAN Toroğlu iyice sapıttı.

Pazar akşamı, bir önceki hafta Beşiktaş maçını yöneten hakem için ‘‘Kardeşim arayacaksın bizi. Durumu anlatacaksın. Ertesi gün raporu yollamakla olmaz ki bu iş’’ diye konuştu.

Tam çıldırmış olmalı.

Hakemlerin görevleri arasında Maraton programını arayıp rapor vermek var da bizim, federasyonun ve UEFA'nın mı haberi yok diye düşündüm.

Acaba Toroğlu hakemken, televizyon progamcılarına da rapor mu gönderiyordu diye sordum kendi kendime!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Megalomanların sözlerine kanıp onları adam zannetmediğimiz zaman...

---