Paylaş
Turizmde tehlikeli kısırdöngü
Çok değil, bir-iki hafta önce yazdım. Türkiye'nin en büyük sektörü olan turizmin büyük sıkıntıda ve buna karşın turizmin büyük bir ilgisizlikle karşı karşıya olduğunu...
Türkiye'nin toplam döviz girdisinin üçte birini tek başına karşılayan turizme kimsenin önem vermediğinden yakındım.
Turizmin sorunlarıyla basının ilgilenmemesini eleştirdim. İlginçtir, gazetelerimiz için yurtdışından bulduğumuz 100 milyon dolar borç haberdir de, turizmde kaybettiğimiz 1.5 milyar dolar haber değildir.
Ekonomideki kimi gelişmelere iyimser bir tavırla yaklaşmak belki mümkün, ama turizm konusunda bu yıl iyimser olmak mümkün görünmüyor.
Görünen, bu yılın yitirildiği. Turizmde yitirilen her yıl, daha sonraki yılları da olumsuz etkiliyor. Büyük sermaye grupları dışında kalan yatırımcılar, kötü geçen yıllarda dayanabilmek için fiyat düşürüyorlar.
Turizmde zaten en yüksek kaliteyi en ucuz fiyata veren ülke durumunda olan Türkiye, kötü geçen her sezon sonrası biraz daha ucuzluyor.
Çünkü çalışanın maaşını genel giderlerini ve kredi borçlarını ödeyemeyen yatırımcı, doluluğu sağlamak için fiyat kırıyor. Yabancı tur operatörleri de bunu fırsat biliyorlar.
Ve bir kez düşen fiyatı, bir daha yukarı çekmek mümkün olmuyor.
Yabancı tur operatörü, bu yıl 40 marka aldığı odaya, önümüzdeki yıl 100 mark vermiyor. 5 yıldızlı otellerimiz, pansiyon fiyatına oda vermek zorunda kalıyorlar.
İkinci bir tehlike ise, turizm yatırımlarının durması. Otel yatırımcılığı, yukarıda belirttiğim nedenlerle, fizibil olmaktan çıktığı için, turizme yatırımlar duruyor. 100 milyon dolara otel yapmaktansa, 100 milyon dolarlık devlet tahvili almak daha kârlı olduğu için, turizme sermaye akışı olmuyor.
Var olanlarda da, gelir düşük olunca yenileme yapılamıyor, oteller eskiyor, hizmet kalitesi düşüyor. Bu durum fiyatları daha da düşürüyor.
Türk turizmi şimdi bu kısırdöngünün eşiğinde.
Devlet ya yardım elini uzatacak, ya da altın yumurtlayan tavuk ölecek.
Casino faktörü
Casino izinleri, devletin turizm, daha doğrusu otel yatırımcılarına verdiği gizli bir destekti aslında. Otellerin, uluslararası rekabet şartlarına dayanmasını sağlayan bir destek.
Oteller yatırımlarını yaparken casino gelirlerini kullanıyorlardı.
Mesela bir yabancı sermaye yatırımı olan İstanbul Conrad Hotel'in, yatırım izni ve teşvik alırken Bakanlığa verdiği fizibilite raporunda casino gelirleri, yatırımın geri dönüşünde önemli bir paya sahipti.
Casinolardan alınan kira ya da elde edilen gelir, otel yönetimleri açısından büyük bir rahatlama sağlıyordu.
Turizm yatırımcıları bu gelirden de olunca, işleri iyice zorlaştı.
Casino olayına bir de bu gözlükle bakmakta fayda var.
Bir teklif
Altınoluk'taki Çavuşoğlu Motel'i geçen yıl satın alarak baştan sona yenileyen ve Elbis Otel adıyla muhteşem bir tesis haline getiren Cengiz Fırat aradı. Turizmle ilgili yazdıklarımı okumuş. Bir teklif yaptı. Cengiz Fırat diyor ki:
‘‘Bu yıl doluluk oranımız düşük. Odalarımız boş. Ben otelimdeki odaların yüzde beşinde, şehit ailelerini misafir etmek istiyorum. Her yüz odamdan beşi onların. Diğer otelciler de odalarının yüzde birini versinler... Evlatları, kocaları, babaları bu vatan için şehit düşenleri ağırlayalım. Misafir edelim.’’
Fırat'ın, Elbis Otel adına teklifi hoş. Bakalım diğer otellerden sahip çıkan olacak mı? Olursa organizasyonu Mehmetçik Vakfı yapar herhalde!..
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Binmediğimiz dalları da kesmediğimiz zaman.
Paylaş