Paylaş
MURAT Demirel'in bankası Egebank batık. Mevduat Sigorta Fonu, şimdi Demirel aleyhine yüzlerce trilyonluk davalar açıyor.
Egebank, batık bankalar arasında en dikkat çekeni.
Yoğun reklam kampanyasıyla kısa sürede, batarayak yüz milyonlarca dolar toplayan bankanın batması ile birlikte devletin sırtına dehşetli bir yük bindi.
Banka çalışanlarından bana ulaşan bilgilere göre, bankaya el konulmasından iki gece önce bankadan çuvallar içinde para veya evrak, makam otomobillerine yüklenerek bankadan çıkarıldı.
Bunların akıbeti konusunda net bir bilgi yok.
Ancak Egebank'ta çok ilginç off-shore hesapları olduğu iddia ediliyor.
Emekli memurların adına açılmış trilyonluk hesaplardan söz ediliyor.
Bu hesapların sahipleri araştırıldığı takdirde, çok eğlenceli karşılaşmalar olabileceği söyleniyor.
Bunların yanı sıra, batık bankanın patronu Murat Demirel'in keyfi yerinde.
İstanbul'da, havuzu bile Boğaz manzaralı villasında gününü gün ediyor. Hafta sonu özel uçakla yatına gidiyor.
Banka batık, Murat Bey'in keyfi gıcır. Türkiye'de görünen o ki, bankayı batıran değil, yürüten kötü işadamı. Çünkü bütün parayı cebe atıp kaçana hesap soran yok.
Banka soymanın en iyi yolunun, banka sahibi olmaktan geçtiği tek ülke Türkiye galiba.
Akit'i yargı engellemeli
BİR gazete, büyük gazetelerin ortak olduğu dağıtım şirketinin mürteci paçavrasını da dağıtıyor olmasını eleştirmiş.
Haklıdır.
Mürteci paçavrası dağıtılacak şey değildir.
Ancak yasa çıkaranların ‘‘göbek bağları’’ nedeniyle koyduğu, çıkardığı yasalar, gün gelir böyle abukluklara neden olur!
Mürteci paçavrası İran bağlantılıdır.
Parayı karanlık odaklardan alır.
Türkiye'yi karıştırmakla, germekle görevlidir.
Ve ne yazık ki bu pislik, gazete adı altında çıkar.
Ve yine ne yazık ki, bir dönem kartel medyası diye Türk basınına çullanan Refahyol iktidarı, gazete adı altında çıkarılan her şeyin ‘‘dağıtılmasını şart koşmuştur’’.
Dağıtsan bir dert, dağıtmasan başka. Dağıtmasan ‘‘Kartel dağıtmıyor’’, dağıtsan ‘‘Bu da dağıtılır mı?’’
Üstüne bir de yasal gereklilik.
İyi hoş da, Türkiye'de yargı yok mu?
Bu paçavralar kinlerini rahat rahat kusuyorlar. Karışan, görüşen yok.
Akit'ten ve yazarlarından tazminat alacaklarım milyarları aştı.
Gazetenin malı yok, mülkü yok.
Yazarı tazminata mahkûm oluyor, Akit ‘‘Bu yazar burada çalışmaz. Maaş almaz’’ diyor.
Böyle bir alçaklık karşısında kimse bir şey yapamıyor.
Bunlarla, dağıtmakla veya dağıtmamakla baş edilmez.
Bunlara yargı tokadı gerekir.
Bu gazetenin yaptığı düpedüz bölücü, irticai yayındır.
Hiçbir medeni ülkede böyle yayın olmaz. Yapanı anında kapatırlar.
Bu gibi yayınların da layık olduğu budur.
Başka cami yok muydu?
EMEKLİ Oramiral Güven Erkaya'nın cenazesi Levent Camii'nden kaldırıldı.
Bu cami İstanbul'un en ara sokaktaki, en küçük avlulu, ulaşımı en zor camisidir.
Güven Erkaya gibi, milyonların sevgisini kazanmış birinin cenazesini Levent Camii'nden kaldırmak hangi aklın ürünüydü, doğrusu merak ettim.
Emekli askerlerin cenazeleri genelde buradan kaldırılır ama, Erkaya herhangi bir asker değildi ki!
On binlerce insan ona son görevlerini yapmak, onu uğurlamak için cenazeye katılmak, onun için iki rekát namaz kılmak istedi.
Ama fiziksel şartlar buna izin vermedi.
Keşke Erkaya'yı daha büyük kalabalığın bir araya gelebileceği bir yerden uğurlasaydık.
Çünkü cenazeye katılandan fazla, katılamayan oldu.
Ey Maliye, kaçmalarını mı bekliyorsun?
YAZDIK yazdık, kaale alınmadı. Fadıl Akgündüz tüydü.
Jet-Pa'nın patronu artık ortalıkta görünmüyor. Jet-Pa'nın merkezine yapılan baskınlar ise yapılması gereken tarihten aylar sonra yapılıyor.
Bu arada Jet-Pa'nın iştiraklerinde ilginç şeyler oluyor.
Mesela, Jet-Pa'ya ait BYS Basın Yayın Sn. ve Tic. A.Ş. var.
Şu ünlü BTV ve Öncü'yü yayınlayan şirket.
Bu şirket aslında batık.
Bir masa bir kasa.
Ama sermaye artırımına gitmişler.
Fadıl'ın hissesi 60 milyar liradan 400 milyar liraya çıkmış.
Hadi normal, topladığı paraları sermaye yapmış diyelim.
Ferudun Yılmaz diye birisi de aynı miktarda sermaye artırmış.
Avukat Orhan Konak bir başka ortak. O da şirkete daha yeni 340 milyar koymuş.
Baha Yılmaz ve Nurettin Arda isimli ortaklar da öyle.
Peki ey Maliye Bakanlığı, bu adamlar kim?
Bu paraları nereden bulmuş, BYS A.Ş.'ye yatırmışlar.
Ferudun Yılmaz, Orhan Konak, Baha Yılmaz ve Nurettin Arda kimdir?
Ne iş yaparlar?
Bu paraları nereden bulmuş da sermaye yapmışlar?
Bir zahmet sorabilir misiniz?
Yoksa onların da kaçması mı bekleniyor, bu soruları sormak için!
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Kurunun yanındaki yaşı, yaş olduğunu bile bile yakmadığımız zaman.
Paylaş