Esra Midilli

Ülkemizde giderek gelişen tasarım bilinci her geçen gün bizleri yeni yüzler, yeni yeteneklerle tanıştırıyor. Geçtiğimiz hafta başlayan İstanbul Moda Günleri’nin de dikkat çeken isimlerinden biri olan Gülin Girişmen, kısa süre sonra bu dünyanın parlayan yıldızlarından biri olmaya aday.

İstanbul Moda Günleri’nde özellikle tasarımcıların yer aldığı ikinci salon, şüphesiz davetlilerin en çok ilgisini çeken bölümlerden biri oldu. İTKİB’in Türk tasarımını dünyaya tanıtmak için destek verdiği bu tasarımcılar arasında yer alan Gülin Girişmen de son yıllarda yıldızı hızla parlayan isimlerden. Girişmen, 2004 yılından beri kendi adını taşıyan tekstil, tasarım ve danışmanlık şirketinde kişiye özel tasarımlar yapıyor, firmalara özel koleksiyonlar hazırlıyor. Venedik Güzel Sanatlar Akademisi’ni bitirdikten sonra bir süre yurt dışında çalışmalar yapan, New York’ta Metropolitan Playhouse’da sahneye konulan iki Broadway şovunun sahne, dekor ve kostüm tasarımlarına imza atan Girişmen, ardından Venedik’e geçerek, Fondamenta Nuove Tiyatrosu’nda çağdaş operaların sahne dekoru tasarımlarında çalışmış.

Tasarımları "kişisel"

Şişli’deki atölyesinde hazırladığı tasarımlarını şu sıralar Paris’te birkaç butikte satan Girişmen’in önünde tasarım adına uzun bir yol var. Çünkü son koleksiyonu "Kristalizasyon"da da anlattığı gibi değişimin sonu yok! Bundan sonraki hedeflerini pazar büyütmek ve yurt dışında daha çok noktada var olabilmek olarak belirleyen tasarımcı, kıyafetlerinde zekice oyunlar oynamayı seviyor. Tasarımlarındaki yalın çizgisini detaylara eklediği "akıl oyunları" ile bütünleştirmesinin dışında, sizlere tasarım giydiğinizi hissettiren Girişmen, bir İtalyan Liseli olarak, okul yıllarından arkadaşım olduğu için söylemiyorum ama çok yakın gelecekte bu yolda attığı adımlarla ucu bucağı olmayan bu dünyada kalıcı izler bırakacak!

Adı: Kristalizasyon

Gülin Girişmen’in tasarımlarının hikayesinin adı, bir formasyon oluşumunu anlatan "Kristalizasyon". Kristalize olana kadar sürekli şekil değiştiren her yeni oluşum, yeni bir formasyonu beraberinde getiriyor. "Oluşumun safhalarını çizgi ve kumaşlar ile vurgulamak istedim. Özellikle çizgiler birer şerit olarak başlayıp ergonometrinin farklı noktalarında buluşmakta. Yolların başlangıcı ve devamı gibi, ancak hiçbir zaman bitmiyorlar. Kadife kurdeleler, kesikler, ipek büzgü şeritler bunların belirleyici unsurları. Kullandığım doğal elyaf ve ipek insanın kendisi ile barış içinde olmasını sağlıyor. Bu konsept ile tasarım sürekli yeni oluşumlara gebe oluyor ve yeniden hayatımıza giriyor.

Bir Mozart ve Osmanlı hikayesi

New York Moda Haftası’nda sonbahar-kış koleksiyonunu sergileyen Atıl Kutoğlu’nun defilesinin sürprizi hiç şüphesiz dünyaca ünlü top model Karolina Kurkova oldu.

8 Şubat’ta başlayan New York Moda Haftası’nın ikinci gününde Atıl Kutoğlu defilesine yine Türk davetlilerin ve yabancı basının ilgisi büyüktü. Son iki yıldır defilelerinde Naomi Campbell’ı gördüğümüz tasarımcı bu kez bir sürpriz yaparak özellikle New York’un üç top modelinden biri olan Karolina Kurkova ile final yaptı. Şov boyunca toplam dört kıyafet giyen Karolina Kurkova, moda haftası boyunca sadece bu defileye çıkacağı için yabancı basının ilgi odağıydı.

Tasarımlarında sık sık Osmanlı’dan etkilendiğini belirten Kutoğlu, yeni tasarımlarında bu zengin kültürü, Mozart’ın dehasıyla birleştirmiş. İlhamını "Saraydan Kız Kaçırma" operasından alan tasarımcı, renk olarak gri ve siyah kullanırken, Osmanlı’dan izler taşıyan desenli kaftanları, ceket ve pantolonların yanı sıra, sade trikoları, kadife elbiseleri, deri-kürk karışımı ceket ve mantoları, rengarenk desenli ipekten elbise ve bluzları ile dikkat çekti.

HABERLER...HABERLER...HABERLER...

Canlı moda performansları ilgi çekti

16 Şubat’ta açılan CNR Moda Festivali, özel performanslara da sahne oldu. Bunlar arasında en çok ilgimi çekenlerden biri, Erel Eryürek’in yönetimindeki "2’debir" dergisinin tasarımcılarla gerçekleştirdiği moda çekimleriydi. Yoğun ilgi gösterilen bu aktivitedeki fotoğrafların altında PPR’den Volga Yıldız ve SDL101’den Bahadır Tanrıöver’in imzası var. Bir çeşit moda performansına dönüşen, farklı modellerin katılımıyla gerçekleşen bu özel çekimlerden birini biz de bu hafta sayfalarımızda kullandık (yanda).

Tasarım renklerle anlatılıyor

New York Moda Haftası için gittiğim Manhattan’da, daha duyar duymaz çok ilgimi çeken bu sergi, Smithsonian’s Cooper-Hewitt, National Design Museum’da 16 Mart’a kadar devam edecek. Adı: "Fashion in Colors". Kyoto Kostüm Enstitüsü’nün topladığı ve geçmişi 300 yıl öncesine dayanan kostümlerin bulunduğu bu sergide toplam 60 farklı kostüm sergileniyor.

Balenciaga, Chanel, Dior, Viktor & Rolf, Madeleine Vionnet, Issey Miyake, Junya Watanabe, Comme des Garçons ve Azzedine Alaia gibi tasarımcıların imzasını taşıyan birbirinden şık kostümler, renklerine göre gruplandırılmış. Odalar arasında gezinirken, önce renklerin hikayelerini okuyor, ardından üzerinde asırlık izler taşıyan kostümleri inceliyorsunuz. Yolunuz düşerse mutlaka görün derim!

Artık kıyafet seçerken belli kalıpların içine sıkışıp kalmak veya uyum peşinde koşmak gibi bir derdiniz yok. Yeni sezonda moda, şaşırtıcı sürprizler yapmaya devam ediyor. Bundan sonrası, size ve yaratıcılığınıza kalmış. Giyinirken eğlenin yeter!

Bundan sonraki haftalarda, yeni sezonla ilgili tüm ipuçlarını, öne çıkan aksesuvarları, gardıropların vazgeçilmezlerini, renkleri ve desenleri, yine köşemizde detaylı bir şekilde ele almaya başlıyoruz. Ama sık sık altını çizdiğimiz gibi, önemli olan sizlere sunulan tüm bu zenginlikler arasından kendi tarzınızı yakalamak. Giderek bireyselleşen modanın geçmişe göre de farklı ve bence de en keyifli tarafı bu.

Artık giyinirken belli kalıpların içine sıkışıp kalmak veya uyum peşinde koşmak gibi bir derdiniz yok. Bu kadar rengin, desenin ve aksesuvarın içinde farklılığı yakaladığınızda, bugünün anlayışına göre artık rüküş değil, özgün oluyorsunuz.

SÜRPRİZLERLE DOLU BİR SEZON

2006 İlkbahar-Yaz modasında podyumlarda esen özgürlük rüzgarı yine feminenlikle flört halinde... Kadınlar gece ve gündüz, ofiste veya plajda son derece iddialı kombinasyonlarla boy gösteriyor. Bohemler, hippiler, romantikler, kovboylar geri dönüyor. En sade giysileri bile hareketlendiren etnik aksesuvarlar, uçuşan kumaşlardan tasarlanan romantik elbiseleri zirveye taşıyan renkli baskılar ve desenlerle bu dinamik sezon size hiç ummadığınız zamanlarda şaşırtıcı sürprizler yapmaya devam ediyor.

Bundan sonrası size ve yaratıcılığınıza kalmış. Bu kadar çok trend arasından seçim yapmakta zorlanıyor, beğendiğiniz şeyleri satın alıp yine de tarzınızda bazı eksiklikler olduğunu düşünüyorsanız, belki de izlediğiniz yolu değiştirmelisiniz.

DEĞİŞİMİ FARK EDİN

Yeni sezonda aldıklarınızı en iyi şekilde değerlendirmek, moda kurbanı olmak istemiyorsanız, öncelikle kendinizi hangi tarz giysilerin içinde rahat hissettiğinizi bir kez daha düşünün.

Giymediğiniz her şeyi eleyin ki, böylece değişimi fark edin ve bundan keyif alın. Tarzınızı ararken komplike kombinasyonlardan kaçının. İşe temel şeyler satın almakla başlayın. Kendinizden bir anda uzaklaşmamak için kıyafetlerinizi ilk etapta aksesuvarlarla zenginleştirmeyi deneyin. Yeni renklere, desenlere açık olun.

Alışverişe çıkmadan önce vitrinleri gezin, seçtiklerinizi kafanızın bir yerine not edin. Tabii, vücut tipinize uygun seçimler yapmaya da özen gösterin. Kendi kendinizin uğuru olmak, hayatın yönünü değiştirmek elinizde. Nasıl mı? Elbette kıyafetinizle... Bunun için sadece giyinmeyin, eğlenin!

Kabarık etekler, işli bluzlar, platform topuklar, çiçekler, renkli aksesuvarlar, şapkalar ile ilkbaharda tüm kadınlar Alice Harikalar Diyarı’nda...

G-String öldü mü

Son yıllarda modanın kadın bedenini ön plana çıkaran kesimleri ve özellikle de düşük belli jean pantolonlar sayesinde baş tacı edilen g-string’ler, her kıyafete uyum sağladıkları için vazgeçilmezler arasına girdi. Ancak bu yıl, g-string’lerin yerini dikişsiz, popoyu kalkık gösteren "boxer"lar alıyor. Son birkaç yıldır, özellikle gazete manşetlerinde yer alan g-string’li frikiklere alıştık. Hatta bir ara, pantolonlardan taşlı ve pullu modellerin gözükmesiyle vücuduna güvenen kadınlar arasında yeni bir modanın başladığını da unutmamalı. Özellikle düşük belli pantolonlarda kullanılan bu seksi iç çamaşırının gerçekten konfor için mi, yoksa teşhir amacıyla mı tercih edildiği meçhul. Ama görünen o ki, rahatlığı tartışılmaz olsa gerek, g-string ölmedi ve ölmeyecek.

İlmek ilmek moda

Moda haftalarının gözdelerinden biri de örgü... Ünlü markalar, geçmiş dönemlerin izlerini taşıyan koleksiyonlarında, örgünün farklı yorumlarına yer veriyor.

Geçmişte, vakit geçirmek için eline şişlerini alanları ciddiye almayanlar, bugün modanın gerekliliklerini yerine getirerek ilmek atmayı öğreniyor. Hani o dönemlerde beğenmediğiniz atkılar, kazaklar, gelişigüzel örülmüş kalın hırkalar var ya, bugün gardıropların ve sezonun vazgeçilmezleri arasında çoktan yerini almış durumda.

Dünya podyumları son birkaç yıldır örgünün dönüşünü kutluyor. Öyle ki, artık her mahallede, önüne rengarenk yumaklardan oluşan bir sepet koymuş ’örgü evi’ bulabilmeniz mümkün. Geçmişin zarif detaylarını ve parlak kumaşlarını renkli ve desenli örgü tasarımlarla birleştiren tasarımcılar, görünen o ki bu oyunu önümüzdeki sezon da sürdürmeye niyetli. Yani zıtlıklardan doğan bu tarzla kadınlar feminenliğin keyfini sürmeye devam ediyor.

Yeni sezonda detaylar önem kazanıyor. Siz neyi neyle kombinleyeceğinize, geçmişin etkisindeki trendlerle nasıl bir tarz yaratmak istediğinize karar vermelisiniz. Retro dokunuşlarla daha renkli ve özgür bir tarz mı, yoksa feminen detaylarla daha seksi bir görünüm yaratmak mı amaç? Tabii, aksesuvarları da gözardı etmeden... Çünkü örgünün sıcak dokunuşları renkli bluzlar, çantalar, hatta sıradışı aksesuvarlarda yoğun olarak hissediliyor.

Bileklere kadar uzun, ’iki beden büyük geliyor’ hissi uyandıran hırkalar baharda da çok moda. Kadınlar, bu hırkaların altına giydikleri bol pantolonlar ve renkli vintage bluzlarla bohem bir şıklık yaratıyor. Sandıktan çıkmış gibi görünen kombinasyonlar çok feminen. Geceleri, parlak renklerdeki elbiseler, örgü ceketler ve uzun hırkalarla tamamlanıyor.

Stil sahibi olan ve yeni şeyler denemekten hoşlananların mekanı olan Buka, içinde herkesin zevkine uygun bir şeyler bulabileceği renkli ve sıradışı bir kostüm dükkanı. Biraz sıradışı olmaktan ne çıkar? Özellikle modayı takip etmiyor, kendinize ait bir stil oluşturmayı tercih ediyorsanız... O zaman buyrun Burçak Ertem'in kostüm atölyesi Buka’ya!

Burası aslında küçük yaşlarda başlayan bir tutkunun son durağı. Daha o yaşlarda kendine ait bir tarzı olduğunu anlatan Ertem, kıyafetlerini kendi tasarlarmış. Eğitimini tamamladıktan sonra, uzunca bir süre iletişim danışmanlığı yapmış ve en sonunda kurduğu bu renkli dünyada tasarımlarını stil sahibi kişilerle paylaşmaya karar vermiş. Cihangir Havyar Sokak’taki Buka’ya bir gün uğrarsanız, mekanın farkını daha içeri girer girmez anlarsınız.

Buka’nın sürekli yenilenen koleksiyonuna her hafta iki yeni model ekleniyor ve her modelden en fazla 10 tane üretiliyor. Talebiniz üzerine size özel kostümler de tasarlanabiliyor. İki yıl önce kurulduğunda sadece kadınlar için tasarımlar yapan markanın, son altı aydır erkek ve çocuklar için de tasarımları bulunuyor.

Her kıyafetin bir hikayesi var

Buka’nın koleksiyonunda dikkatimizi çeken ilk şey, tasarımlarda aksesuvar niteliğinde, nakışlı, üç boyutlu materyaller kullanılması. Burçak Ertem, yaratılan kostümlerin bir hikayeleri olduğunu, bunu öne çıkarmak için detaylarda en çok keçe, el işi örgüler ve nakışlar kullandığını belirtiyor. Tişört ve bluzlar üzerinde, farklı kumaş ve materyallerle kombinlenen broşlar, kimi zaman çanta ve berelere ekleniyor. Kıyafetler sadece dikiş detaylarıyla değil, bir araya gelmesi zor dediğiniz doku ve materyallerle dikkat çekiyor. Sıradışı bir aksesuvar bile tarzınızı değiştirebilir. Dalın Buka’ya, sorun, deneyin, kendinizi ödüllendirin. İşte bütün mesele bu!

Spor tercih edenlere

Rodi’de Sevgililer Günü için sadece jean değil, kazaktan eşofmana, sweatshirt’ten anorağa, kazaktan kemere kadar birçok hediye seçeneği bulabilirsiniz. Spor, dinamik ve şık bir tarzı tercih edenler için...

Yeni tutkusu saatler

Modanın güçlü markalarından GF Ferre, yeni saatlerini dünya ile aynı zamanda ülkemizde de lanse ediyor. İsviçre yapımı koleksiyonun bu modeli, şampanya rengi süet kayışı, kenarlarını süsleyen swarovski taşlarıyla dikkat çekiyor. Fiyatı: 759 Euro.

Onu şımartın

Sevgililer Günü’nü kutlamanın en romantik, seksi ve masum yolu, La Senza koleksiyonları olabilir. Danteller ve baskılarla renklendirilen markanın "Love" koleksiyonu, şu sıralar babydoll’leri, düşük belli külotları ile kadınların favorileri arasında.

İki ruh pırlanta ile birleşiyor

Sevgiyi anlatmanın en iyi yollarından biri pırlanta bezeli bir yüzük. Zen Diamond bu özel günü çok özel tasarımlarla karşılıyor. Mücevher, saat, pırlantalı çelik aksesuvarlar ve Tria tasarımlarından biriyle ona aşkınızı yeniden anlatabilirsiniz. Ayrıca mücevherleriniz bir yıl süreyle hırsızlığa karşı sigortalı. www.zenpirlanta.com

Sevgi dolu

Swatch bu özel günü yine çok özel bir koleksiyon ile karşılıyor. "Shake Your Heart" saati ve "Heartissim" adı verilen takıları hem özel ambalajları hem de şık tasarımlarıyla beğenilecek. Kırmızı saten detayıyla öne çıkan saat ve kırmızı kristal taşlardan oluşan takılar çok hoş...

Klasik kalıpların sıradışı bir romantizmle buluştuğu yeni sezonda, danteller, örgüler, baskılarla bir araya gelen iddialı aksesuvarlar çok konuşulacak. Bu yaz tasarımcılar, biz kadınlara kendi tarzlarını keşfetmeleri için bir fırsat daha veriyor. Fazla deneysel olmayan yeni sezonda, klasik parçalar, romantik kumaşlar ve detaylarla buluşuyor; şort ve bermudalar geri dönüyor, aksesuvarlarla görsel bir zenginlik yaratılıyor. Beyaz, sezonun ana rengi olurken, yazın da siyah yine vazgeçilmez.

Tasarımlarda "baskı" şov

Özellikle fiziğine güvenen kadınların bu yaz gardıroplarında mutlaka yer alması gereken ipek elbiseler, tasarımcılar tarafından renkli baskılar ve desenlerle öne çıkarılıyor. Geometrik desenlerin yoğun olarak kullanıldığı sezonda, en az elbiseler kadar soyut baskılarla renklendirilen eteklerle de şık kombinasyonlar yaratabilirsiniz.

Örgü ve dantel bir arada

Romantizmin hüküm sürdüğü sezonda, transparanlık yine en güçlü silahımız. Dantel-şifon karışımlarına bu yıl örgünün de eşlik ettiği tasarımlarda, örgü elbiseler, bluzlar, saten veya ipek bluzların kenarlarında detay olarak kullanılan örgü biyeler görebilmek mümkün. Elbiseler belde kemerle kullanılırken, bluzlar kısa şortlarla kombine ediliyor.

En büyük çanta kimin

Aksesuvarda ruganın öne çıktığı sezonda, yüksek kasketler, platform tabanlar ve yüksek dolgu topuklar, büyük valiz tipi çantalar çok moda. Bu yaz Prada ve Fendi’nin renkli çanta modellerine dikkat! Özellikle de Fendi B. Bag’e!

Özel detay: Fırfır

Biraz ihtişamlı, belki de iddialı ama kesinlikle feminen! Bluz ve elbiselerin kenarlarına eklenen fırfırları bu yaz sıkça görmeye hazırlanın. Dar pantolonlar kadar geniş dökümlü modellerin de ağırlıkta olduğu koleksiyonlarda, fiyonk heryerde karşımıza çıkıyor.

Yeni favorimiz: Onatah

Marc Jacobs’ın Louis Vuitton için tasarladığı süet çantalar, bu aydan itibaren İstanbul’daki tüm mağazalarda satışa sunuluyor. İlkbahar-yaz defilesinde Uma Thurman’ın taktığı Cacao Monogram Onatah hiç şüphesiz modayı takip edenlerin en ilgi gösterdiği modellerden biri olacak. Bu yumuşak, zarif yuvarlak hatlı çantanın iki farklı boyu, kısa saplı ve kol altı seçenekleri de var. Süet sevenler için her bir model, Mais, Aragosta ve Cacao olarak, üç sıcak renk seçeneğiyle geliyor.

İki tasarımcıdan sezon ipuçları

Romantizm dorukta

Tasarımlarını İpekyol için Dice Kayek’in gerçekleştirdiği Machka, yeni sezonda romantizm kavramına farklı yorumlar getiriyor. Markanın tasarımcısı Ece Ege, sıcakların iyice hissedilmesiyle birlikte, şort ve bermudaların, koton ve ipek şifondan işlemeli tuniklerin çok moda olacağını belirtiyor. Klasik şıklığa dönüşün yaşandığı "klas" sezonda, zarif ve yalın hatlı kuplar dikkat çekiyor. Temel renkler, beyaz, siyah-beyaz karışımları ve lacivert.

Bedene oturan kuplar ağırlıkta

Pollini için hazırladığı yaz koleksiyonunda siyah ve lacivert tonlarına ağırlık veren Rıfat Özbek, birçok tasarımcının aksine kadınları siyahlar içinde çok seksi bulduğunu belirtiyor. "Yeni koleksiyonumda İspanya kültüründen çok etkilendim" diyen modacının kısa dar pantolonlar, bolerolar ve aksesuvarlarında matadorların giysilerinden izler var. Renkli nazar boncuk- larıyla süslediği tasarımla-rında, bedene oturan kuplara ağırlık veren tasarımcı, dar elbiseler, gömlekler ve diz boyunda biten etekleriyle markasına bu yaz da farklı bir enerji getiriyor.

2006-07 erkek modasının tanıtıldığı Milano Moda Haftası’nda, sergilenen koleksiyonlarda aristokrasinin izleri yoğun olarak hissedildi. Sezonun en gözde ikilisi siyah ve beyaz, kış aylarında da erkek şıklığında söz sahibi olacak.

Milano’da, 2006 sonbahar-kış koleksiyonlarının tanıtıldığı erkek moda haftasında tasarımcılar, bu maskülen dünyanın sınırlarının net olarak hiçbir zaman çizilmemesi gerektiğini bizlere bir kez daha gösterdiler. Tasarımlarda renkler ve kalıplarla sınırlı kalmayan markalar, şimdiye kadar kadınların dünyasına ait olan tüm detayları da farklı şekillerde kullanmışlar.

Önümüzdeki sezonun trendlerinin belirlendiği erkek dünyasında, dar kalıpların öne çıktığı kıyafetler kadar, göze çarpan aksesuarlar, dikiş detayları, işlemeler, kimono tarzında gömlekler, binici pantolonları, militer ceketler, paltolar, gömlekler, geçmiş yılların Fransa’sından izler taşıyan kısa ceketler, renkli baskılar, özellikle siyah ve beyazla oynanan şık oyunlar dikkat çekti.

Detaylarda hissedilen feminenliğin dozunu bu kez çok iyi ayarlayan markalar arasında yine sıradışı tasarımlarıyla Vivien Westwood, Roberto Cavalli ve Alexander McQueen dikkat çekti. Jil Sander, Burberry ve Prada klasik ve modern arasında gidip gelen tasarımlarıyla herkesten tam not aldı. Bence moda haftasının en göz alıcı koleksiyonlarından birine imza atan Gucci ve Versace’de ise sadelikle yorumlanmış "temiz" kombinasyonlarıyla, İtalyan şıklığının en modern yorumlarını temsil ediyordu.

Şıklık zıtlıklardan yaratılıyor

Önümüzdeki kış sezonunda tasarımcıların gözdesi olan siyah ve beyaz, takım elbiseler dışında, erkeklerin sportif şıklığında da söz sahibi oluyor. Bol cepli, kısa pilot montlarının kullanıldığı günlük giyimde, atkılar, trikolar, "postacı" tarzı çantalar, baskılar ve takımlarda hep bu vazgeçilmez ikiliyi göreceğiz.

Aristokrasinin ağırlığını koyduğu tasarımlarda ayrıca aristokrasinin izlerini taşıyan paltolar, ceket ve pantolonlarda da siyah başta olmak üzere, beyazla yapılan tüm koyu renk kombinasyonlarını görebilmek mümkün. Özellikle siyah kadife ceketleri, beyaz pantolonlarla buluşturan markalar, takımlarda da ana renk olarak siyah yerine beyazı tercih etmişler.

Modanın yeni prensleri

Yeni yıldızlar Victor & Rolf’un, medyanın yoğun ilgi gösterdiği bir defile ile geçtiğimiz yıl tanıtılan parfümü Flower Bomb, şubat ayında Türkiye’de.

Nicole Kidman, Cate Blancett gibi yıldızların tutkusu olan Victor & Rolf, yeni parfümünü şubat ayında ülkemizde çıkarmaya hazırlanıyor. Her yıl yepyeni yeteneklerle tanıştığımız moda dünyasında, son yıllarda en çok bu Hollandalı ikilinin ismini duyuyoruz. Modanın yeni prensleri olarak anılan bu iki yetenekli adam, moda dünyasından tamamen uzak olan ülkelerinde, trendlerden ve dayatılan belirli kalıplardan sıyrılıp kendi dünyalarına ait tasarımlar ortaya çıkarıyorlar.

Onların stilini anlatırken sıradışı ve sofistike kelimelerini kullanmak yanlış olmaz. Modern zamanların ruhunu farklı çizgilerle anlatırken bunu podyuma göz alıcı bir görsellikle taşıyan Victor & Rolf, geçtiğimiz yıl lanse ettikleri parfümleri "Flower Bomb"u şimdi de Türkiye’ye tanıştırmaya hazırlanıyorlar. Kendi kurallarını koyan kişiler için tasarımlar yapan tasarımcıların şu sıralar Viktoryen tarzı gömlekleri ve maskülen bir stile sahip pantolon-ceket takımları çok konuşuluyor.

ALIŞVERİŞ SEPETİ

Diesel’in yeni yıldızı

Diesel’in yeni ilkbahar-yaz koleksiyonunun en yeni ve çarpıcı modeli, Cayre, düşük belli jean’den hoşlananların ve dar kalıplara tutkun olanların yeni favorisi. Bu model çok ilginizi çekecek çünkü gerek cep detayları gerekse kumaşıyla farkını ortaya koyuyor. Kalça kısmı bol kesim, arka cepleri fermuarlı ve renkli işlemeli. Çizme veya stiletto; her ikisiyle de kusursuz uyum sağlayacak kadar trendi. Fiyatı; 250-300 YTL.

Lindy dünya basınında

Mavi’nin düşük belli ve vücudu olduğundan çok daha güzel gösteren trendi pantolonu "Lindy", farklı renkleriyle dünya basında yoğun bir şekilde yer almaya devam ediyor. ID dergisi de Mavi’nin bu modeline yeni sayısında yer veren yayınlar arasında. Fiyatı: 94.50 YTL.

Bugün kendinizi çok mutsuz hissediyorsunuz, işyerinde bir sorun çıktı veya sevgilinizle kavga ettiniz. Panik yok. Sizi kendinize getirecek şeyin ne olduğu belli; kendinizi alışveriş yaparak ödüllendirmek ve mutlu hissetmek. Kimileri için alışveriş keyif almanın ötesinde bir tutku. Hatta günümüzde çok sık alışveriş yapmayı hastalık olarak da tanımlayanlar var. Alışveriş tarzlarına göre kadınları farklı gruplara ayırdık ve sorduk: "Siz hangi tipsiniz?"

Siz bir alışverişkoliksiniz. Ve kendinizi bu pembe dünyanın içinde hayal etmek, sizin için yolculukların en güzeli. Ne mutlu size! Peki bunu niçin yapıyorsunuz? Canınız çok sıkıldığında mı, yoksa ne zaman fırsat bulursanız o zamanı mı alışverişe ayırırsınız? Şu bir gerçek ki, alışveriş tarzınız sizi ele veriyor. Kadınları farklı gruplara ayıran uzmanlara göre, çok aşırıya kaçılmadığı sürece insanlar kendilerini ödüllendirmeli. Çünkü yaşamda en önemli şey önce sizsiniz!

Seri alışveriş

Alışveriş tutkunu bu tipler için önemli olan ne aldığı değil, alırken neler hissettiği. İşte bu nedenle bu tarz kadınlar için beğendikleri bir ürünün farklı renklerini almak hiç de şaşırtıcı bir davranış değil. Bir şey satın alırken akıllarından geçen şey hep aynı: "Çok hoşuma gitti, aynısından bir daha bulamayabilirim."

Önlem alın! Kendiniz için "risk" gördüğünüz marka ve mağazaların önünden geçmemeye özen gösterin. Bunun için yolunuzu uzatmanız gerekse bile. Hem, zaman zaman bu yürüyüşler sağlık açısından da faydalı.

Teselli ödülü

Can sıkıntısından ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Bu durumda sizi yalnızlık sendromundan kurtaracak tek yol, kredi kartlarının gücünden yararlanmak. Ellerinizin poşetlerle buluştuğu o an, en mutlu sizsiniz. Geçici bir süre de olsa!

Önlem alın! Burada önemli olan, kişinin duygusal boşluklarını o an sahip olduğu şeylerle doldurma isteği. Canınızın çok sıkıldığı durumlarda kendinizi ille de dışarı atmak isterseniz, o zaman kredi kartınızı veya cüzdanınızı evde unutmayı deneyin.

Hediye tutkunları

Başkaları için de olsa, yaptıkları bu harcamalar kişilerin kendini memnun etmelerinin bir diğer yolu. Ne yaparsanız yapın, onların hediye almak için hep bir nedeni vardır. Etrafına yoğunlaşan, kendileri için hiçbir şey almayan bu insanlar, geleceklerine küçük bir yatırım yapmak amacıyla sadece "gerekli şeyler" satın alırlar.

Önlem alın! Başkalarının mutluluğu sizin için bu kadar önemliyse, onlar için kendiniz küçük hediyeler yaratmayı deneyin. Hobi kurslarına gidin, hem kendinizi hem de onları sevindirin.

Fırsatçılar

Onlara alışveriş uzmanları da diyebiliriz. Nerede indirim, nerede promosyon var, hangi ürün daha hesaplı gibi konularda kimse ellerine su dökemez. Sadece kendilerine sakladıkları özel alışveriş adresleri vardır.

Önlem alın! Bu tarz alışveriş yapanların aslında çok sistemli ve programlı olduklarını biliyor muydunuz? Fırsat bulduğu her an alışverişe çıkan bu kadınlar, hiçbir şey almasalar da ürünler ve fiyatlar konusunda uzmanlaşmayı severler. Değişmeleri de çok zordur.

Türk modası kendini

İstanbul Fashion Festival 2006/1 ile anlatıyor

Moda arenasında biz de varız! Bunu daha iyi anlatabilmek için de tasarımcıları ve markaları buluşturan İstanbul Fashion Festival 2006/1’in 16-18 Şubat tarihleri arasında ilki gerçekleştiriliyor. Türk moda endüstrisinin geldiği noktayı, moda ve tasarımcıları bir araya getirerek birçok etkinlikle anlatacak olan organizasyonda yeni ürünler de tanıtılacak.

15 Şubat gecesi Sirkeci Garı’nda düzenlenecek "Şapka Partisi" ile açılışı yapılacak olan İstanbul Fashion Festival 2006/1, düzenlenecek bir takım yan etkinliklerle kente yayılacak. İstanbul Fashion Festival 2006/1’e katılan moda tasarımcıları arasında; Hüseyin Çağlayan, Dice Kayek, Atıl Kutoğlu, Arzu Kaprol, Ümit Ünal, Bahar Korçan, Hakan Yıldırım, Özlem Süer, Bora Aksu, Yazbükey, Banu Bora, Alev Ciliv, İdil Tarzi, Ezra Çetin, Hatice Gökce, Nejla Güvenç, Gülin Girişmen, Tuba Çetin ve Gamze Saraçoğlu bulunuyor.

Vazgeçilmezler arasında Emre New York da var

Eğer şık bir çanta taşımıyorsanız, kıyafetinizde bir şeyler eksik demektir! Amerika’nın en çok izlenen kanallarından biri olan Fox 5 TV, 2006’nın en çok konuşulacak beş trendini açıkladıkları haber programında, Emre New York markasının yaratıcısı Emre Ertürk’ün yeni koleksiyonundaki Beckham Mono Bag’e de ikinci sırada yer verdi.

Diğer vazgeçilmezler arasında 60’lara ait her şey, altın mücevherler, tepeden tırnağa siyah ve Rus etkisi de var. İtalyan kanvasından tasarlanan Beckham Mono Bag, programda seyahatlerde, iş yerinde veya alışverişte sizi rahat hissettirecek kadar kullanışlı olarak tanımlanıyor. Emre New York Teşvikiye mağazasında bulunabilir.

Fiyatı: 499 USD.

ALIŞVERİŞ SEPETİ

Takı meraklılarına

2001 yılından itibaren birçok tanınmış markanın takılarını ülkemize getiren Sezgin Mücevherat, kendi üretimi olan gümüş takıları dışında, yarattığı "So Chic" markasıyla markaların şık takı koleksiyonlarını ayağınıza getiriyor. Benetton, Esprit, Joop, Pierre Cardin, Thomas Sabo, Cacharel ve Morgan, mağazada bulabileceğiniz markalar arasında.

Tarzınızı tamamlayan aksesuvarlar arasında vazgeçilmez olan ayakkabılar, yeni sezonda da geçmişin izini sürüyor. İndirimler sona ermeden en doğru seçimleri yapmanız için işte size küçük ama önemli tüyolar. Kendinizi şımartmak için en çok ne alırsınız? Peki ya üzgün olduğunuzda yüzünüzü ne güldürür? Kesinlikle bir çift ayakkabı! Cameron Diaz’ın geçtiğimiz haftalarda vizyona giren filmi "In Her Shoes"u kaç kişi ayakkabı tutkusu yüzünden izlemeye gitmiştir? Bence yüzlerce, hatta binlerce...

Raflarda dizili ayakkabılara bakarken iç geçirenlerin sayısını ise sormayın. Geçmişin izinden gelen ve bir önceki yani içinde bulunduğumuz kış sezonunun bir nevi tekrarı olacak ilkbahar-yaz aylarının modellerinde, yüksek topuklar göze çarpıyor. İndirimler devam ederken tarzımıza uygun ayakkabı seçmemize yardımcı olacak bilgileri ve yeni sezon hakkındaki ipuçlarını işin uzmanlarına sorduk.

Kış çizgileri bahara taşınıyor

Hotiç tasarımcısı Selin Hotiç, ayakkabı tutkunlarına bu sezon hakkında ipuçları verirken, bir sonraki sezonda da geçmişin izlerini yoğun olarak hissedeceğimizi belirtiyor.

- Hangi tarza hangi ayakkabı uygun?

Bohem-hippi: Yüksek olmayan pondlarda, çekme eskitilmiş deriden oluşmuş kısa çizme modelleri, halat detaylı uzun fermuarsız çizmeler.

Sofistike-feminen: Kadife, burun açık arkası kapalı, saraylı aksesuvarları olan yüksek abiye modeller.

Spor: Kumaş-deri karışımları, spor ayakkabılar.

- Ayakkabıyı bir tutku objesi haline getiren detaylar nedir?

Eskitilmiş deriler, kadifeler, halatlar, troklar, kürk detaylar, örgü detayları.

- Vücut şekline uygun ayakkabı mı seçilmeli?

Öncelikle doğru kıyafeti seçmek önemlidir. Eğer kişi daha kısa boylu ve kalçalıysa -ki bu aslında hepimizin bildiği bir öneridir- çok alçak giymemeli, daha zarif ve topuklu bir model seçmelidir. Uzun boylu ve ince yapılıysa tercihleriniz daha düz modeller olur.

- İlham kaynaklarınız neler?

Hikayelerimizdeki kadınlar, Audrey Hepburn kadar nazik, Grace Kelly kadar alımlı, cesur ve kendini her sezon yenilemeyi seviyorlar. Hikayelerimizi hayata geçirirken doğal görünümlü malzemelerin yanı sıra Viktoryen stili kumaşlar, deri ve aksesuvarlar da kullandık.

- İlkbahar-yaz ayakkabı modasında neler var?

Yeni sezon bir önceki sezonun devami niteliğinde... Kıyafetlerdeki nostaljik izler, sezonun ayakkabı trendlerine de yansıyacak. Önümüzdeki yaz sezonunda günümüz modernizm anlayışının, Art Nouveau ve Viktoryen tarzlarıyla buluşmasını izleyeceğiz.

Zıtlıkların çatışması

Boyner Mağazaları, Ayakkabı Ürün Müdürü Ebru Sipahi, yeni sezonda kadınların yüksek topuklardan vazgeçemeyeceğine dikkat çekiyor.

Bohem-hippi: Dökümlü botlar ve çizmeler, çapraz takılan çantalarla tamamlanıyor.

Sofistike-feminen: Topuklu, saten veya kadife kurdeleler, taşlarla süslenen ayakkabılar, pul ve payetli çantalar.

Spor: Genelde düz, ponponlu veya kenarları kürklerle süslenen botlar ve kürklü çantalar.

- Yeni sezonun ipuçlarını verebilir misiniz?

Burunlar genelde yuvarlak olmakla beraber, sivri burunlu modellere de yer veriliyor. Zıtlıkların çatıştığı yeni sezonda düz modeller kadar yüksek topuklu modeller de çok giyilecek. Babetler bu yaz da çok moda. Ayrıca platformlu ve mantar dolgu topukluları çok göreceğiz. Espadriller ve sabolar, Yunan esintisi taşıyan bronz ve altın tonlarındaki sandaletler de ön planda...

- Vücut şekline uygun ayakkabı seçilmeli midir?

Bu yaz feminenliğin kendini çok hissettirdiği koleksiyonlarla tanışacağız. Bu nedenle vücut tipiniz ne olursa olsun, ayakkabınız kesinlikle topuklu olsun! Yüksek topuklar kadını daha çekici gösterir.

- Boyner’lerde hangi markaların ayakkabılarını bulabiliriz?

Chantal, Guess, San Marina, Mineli, Pia Mia, Steve Madden, Bronx. Çantada; Vakko, David Jones, Guess, Samsonite.

2006 ilkbahar-yaz sezonunda kadınları yarattıkları romantik dünyaya ortak eden tasarımcılar, feminenliği vurgulayan detaylarla sizleri kendinizi yeniden keşfetmeye davet ediyor. Romantik olduğu kadar da kışkırtıcı ve seksi görünen 2006 ilkbahar-yaz koleksiyonlarında, kadınlar bedenlerinin farkına varıyor. Kumaşlar kadar kesimlerin de öne çıktığı sezonda, göze çarpan aksesuvarlar belli ki işimizi yine çok kolaylaştıracak.

İşte yepyeni bir sezonun daha sinyalleri veriliyor. İndirimler henüz başlamışken, bugün için en doğrusu elbette bir sonraki kışa yatırım yapmak. Ama bir yandan da hazırlanan ilkbahar vitrinlerinde göreceklerimizi merak ediyoruz. New York, Paris ve Milano’da görücüye çıkan ilkbahar-yaz koleksiyonlarında tasarımlar romantizme göndermeler yapıyor. Feminenliği her zaman savunan tasarımcılar, bu yaz yine elbiseleri baş tacı ediyorlar. Saten, ipek gibi kumaşlar kullanılan, bedenle adeta dans eden giysiler, yine fiyonk gibi göz alıcı detaylar ve takılarla zenginleştiriliyor. Yeni sezonda aksesuvarlar yine geçmişin etkisinde. Özellikle de ayakkabılarda yüksek topuklar, çantalarda ise kısa saplı valiz modeller çok moda. Kırmızı, sarı, mavi gibi canlı renkler dışında daha çok pudra rengi, kum rengi, beyaz tonların kullanıldığı sezon, geceleri gümüş tonlarına teslim olacak gibi görünüyor.

SEZONUN SÜPRİZİ BERMUDALAR

Eteklerin yine sahnede olduğu sezonun en önemli sürprizi, günün hemen hemen her saatinde giyilebilecek diz üzerinde bermudalar ve mini şortlar.

Kabarık ve bol katlı etekler dışında, çiçek baskıları da yine rengarenk bir yaza işaret eden sürprizler arasında.

Siyahı monotonluktan kurtarın

Gizemli ve seksi siyah tasarımcılar tarafından yine farklı şekillerde yorumlanıyor. Asla vasgeçemediğiniz bu rengi monotonluktan kurtarabilmek için onu farklı şekillerde kombine edebilirsiniz. İşte en moda öneriler:

Kırmızının yakıcı tonlarıyla karıştırın

Kışın en sıcak kombinasyonu kırmızı ve siyah. Bulunduğu her ortama sıcaklık katan kırmızı, bu kış sadece çanta, ayakkabı gibi aksesuvarlarda değil, elbiselerin belini süsleyen bir kemer olarak da karşımızda. Bu rengi, dantelle bir araya getirmeyin. Siyaha hareket katmak isterseniz, sadece canlı kırmızı tonlarında parlak bir lipgloss’la aynı etkiyi elde edebilirsiniz.

Teni vurgulayın

Geceye hazırlanırken, farkedilmek istiyorsanız bunu dekolteyle değil, seksi siyah bir elbise ile yapın. Roland Mouret, Narciso Rodriguez kuplarıyla vücut hatlarını ortaya çıkaran isimlerden.

Takılarla hareketlendirin

Eğer kırmızı gibi dikkat çeken bir renkle siyahı mat etmeye çalışmıyorsanız; boncuklu, taşlı şık takılarla tarzınıza ışıltı katabilirsiniz. Bu kış podyumlarda altın rengi takılar, özellikle de zincirler, iri renkli boncuklar dikkat çekiyor. İşte siyah yepyeni bir anlam kazanıyor.

Dantelden vazgeçmeyin

İç giyimi andıran üstler ve elbiseler, bu kış tasarımcılar tarafından en çok kullanılan parçalardandı. Seksi, romantik ve dramatik bu detay, feminenliğin altını çizen moda tarafından hemen hemen her tasarımcı tarafından kullanıldı.

Volümlü üstleri dar altlarla kombinleyin

Kış modasının anahtar sözcüklerinden biri, volüm. Tıpkı Gucci ve Stella Mc Cartney’de olduğu gibi dar altlarla volümlü üstleri kombine etmek özellikle bu gizemli renge çok yakışıyor. Oscar De La Renta ve Donna Karan koleksiyonlarında ise uzun kabarık etekleri, dar bedene oturan korsajlı üstlerle görüyoruz ki, bu yaz da bu modanın daha romantik versiyonlarıyla karşılaşacağız.

ALIŞVERİŞ SEPETİ

Machka’ya özel koleksiyon

Tansa Mermerci Eksioğlu, bu kez Machka için özel bir koleksiyon

hazırladı. 40 parçalık MACHKA by Tansa Collection; tümü el yapımı, ametist, sitrin, florit, aytaşı, turkuvaz, kuvartz gibi yarı değerli taşların kullanıldığı takılardan oluşuyor. Tarzını farkında olan kadınlar için tasarlanan bu koleksiyon, renkleriyle dikkat çekiyor.

Işıltı sevenler için

Cevahir Alışveriş Merkezi’nde geçtiğimiz aylarda açılan Next’te günün her saatinde rahatlıkla giyilebilen seçenekler bulabilirsiniz. Koleksiyonda şarap rengi kadife elbiseler, payetli trikolar, saten pantolonlar, ışıltılı taşlarla süslenmiş smokin takımlar özellikle gece alternatifleri arayanlar için ideal.