Paylaş
Önceki gün Genelkurmay’dan bir yetkili kendisini arayıp, “MİT’te verdiği ifadede darbeden söz etmedi” demiş...
Hoppalaaa...
***
Güya, binbaşı “Bana MİT Müsteşarı’nı alıp getirme görevi verildi” demiş.
Allah aşkına bu ne anlama geliyor?
Sadece MİT’e karşı darbe mi yani...
***
İyi de...
O zaman MİT Müsteşarı, Genelkurmay Başkanı’nın yanından Cumhurbaşkanı’nın koruma müdürünü arayıp niye “Sen orayı koruyabilir misin” diye uyarmış.
***
Manzara tuhaf değil mi?
Darbe ihtimali yok, kaçırılacak olan kişi MİT Müsteşarı, ama korunması istenen kişi Cumhurbaşkanı...
Siz bir şey anladınız mı?
***
Bu iş çok karıştı.
Bilesiniz ki, ağzınızın kenarı ile yaptığınız bu açıklama kimseyi tatmin etmedi.
Bu kadar hassas ve hayati derecede önemli bir konuda, niye çıkıp adınızı vererek sağlam bir açıklama yapmıyorsunuz...
İSTANBUL VE İZMİR SOKAKTA ANKARA İSE EVE KAPANMIŞ
ÇOK merak ettiğim bir rakam önceki gün yayınlandı.
***
- İYİ HABER: Türkler, 2016 yılında evlerinin dışında 44 milyar liralık yemek yemiş.
***
- KÖTÜ HABER: 2015 yılında sokakta 55 milyar liralık harcama yapmışken, bu rakam 2016’da yüzde 20 azalarak 44 milyara inmiş.
***
- İSTANBUL HÂLÂ SOKAKTA: İstanbul’un nüfusu, Türkiye’nin yüzde 18’ini oluştururken, dışarıdaki yeme içme harcamasının yüzde 41’i bu şehirde gerçekleşiyor. Onu yüzde 15’le İzmir ve Antalya izliyor.
***
- ANKARA FENA HALDE EVE KAPANMIŞ: Türkiye’nin nüfus bakımından ikinci büyük şehri Ankara ise yüzde
11’le 4’ncü sırada. Yani eve kapanmış.
***
- İZMİR FENA HALDE SOKAĞA FIRLAMIŞ: Sokakta harcadığı para azalmayıp tam aksine büyüyen tek şehir İzmir olmuş. Ankara yüzde 8, İstanbul yüzde 6, Antalya yüzde 19 küçülürken, İzmir yüzde 3 büyümüş.
NOT: Rakamları Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği ile İPSOS araştırma şirketinin tüketim pazarı araştırmasından aldım.
İNSAN BAŞI 528 LİRA
- Türk vatandaşı olarak geçen yıl her birimiz, sokakta yeme ve içmeye ortalama 528 lira harcamışız.
Oysa bir yıl önceki harcamamız 730 liraymış.
- Dışarıda harcadığımız paranın yüzde 30’u fast-food’a gidiyor. Yüzde 27’si ise restoranlarda harcanıyor.
Yani obeziteye dikkat...
4 DEĞİŞKENLİ BİR CEM YILMAZ HAVUZ PROBLEMİ
- Bir kiloluk pidenin, geçen yıl 6 lira olan fiyatı, bu yıl 6.6 liraya çıkarıldı.
- Geçen yıl 250 gramı 1.5 lira olan pidenin, bu yıl 300 gramı 2 liraya çıkarıldı.
- Bu 4 ayrı değişkeni dikkate alarak, bu yıl pideye yapılan zammı bulunuz.
NOT: Rakamlar Türkiye Fırıncılar Federasyonu’nun Ankara için verdiği fiyatlardan alınmıştır.
DAĞDAN AŞAĞI MARATON KOŞUSU OLUR MU
GEÇENLERDE Kanyon’da Ece Vahapoğlu’na rastladım.
Himalayalar’da yapılacak bir maratona katılacağını söyledi.
Dağ maratonu hiç duymamıştım.
5 bin 650 metreye çıkıp, oradan aşağı doğru iniş yapacaklarmış.
O irtifadan bu fotoğrafı gönderdi.
Zirvedeki flamalardan oluşan bu fotoğraf bana bir kırkyama (patchwork) natürmortu gibi göründü.
EGE BAHARI TOP 20 LİSTESİ PAZAR GÜNÜ
NUMBER 1 FM’de her pazar sabahı 10-12 arasında yabancı şarkılardan oluşan Top 20 listemi yayınlıyorum.
Bu pazardan itibaren sadece yeni Türk ve Yunan şarkılarından oluşan “Ege Baharı Top 20” listem de Number 1 Türk FM’de yayınlanacak.
Güzel bir Ege pazarı isteyenlerin seveceği bir liste.
A-330 FISILTILARI
MAŞALLAH BAKANLIK BEKLEYEN VEKİL GİBİ OLMUŞ
CUMHURBAŞKANI’nın uçağına ilk defa davet edilen Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rifat Ababay’ın kıyafet analizi şöyle:
***
- Gözlük: Küçük, yuvarlak ve John Lennon tarzı.
Normal günündeki Rifat Ababay’dan kalan tek belirgin çizgi bu.
***
- Ceket: Özellikle blazer seçilmiş. Ayrıca sarı metal düğme tercih edilmiş. Bu da onu, A-330’un Ankaralı mürettebatından ayırıyor.
***
- Gömlek: Kalın çizgili gömlek seçilmiş. Bu da o gömleği taşıyan kişinin karakterindeki iddiayı gösteriyor.
***
- Mendil: Cep mendilinin 3 özelliği klasikliğe özel vurgu yapıyor: Rengi beyaz, ucu üçgen ve bugünün modası olan abartılı biçimde ve düzensiz dışarı sarkıtma tipinden özellikle kaçınılmış.
***
- Pantolon: Koyu flanel. Bu da Ankaralı A-330 mürettebatı içinde ölçüsü iyi ayarlanmış bir fark yarattırıyor. Kıyafet takımmış gibi yapıyor ama takım değil.
Müzikal deyişle “Allegro ma non troppo” olmuş.
Yani “Hızlı ama öfkeli değil”...
EN BÜYÜK TAVİZİ ÇORAP VE AYAKKABIDA VERMİŞ
- Ayakkabı: İşte burada çok ince bir mesaj var. Ankaralı Sedat Ergin’in ve Çukurambarlı bir sefirin bile giyebileceği kadar klasik bir ayakkabı seçilmiş.
***
- Çorap: En büyük taviz burada. Kan kırmızısı, mosmor, sapsarı çorapları seven yönetmen, burada siyah giymiş.
Bütün düşmanları ayağa konsantre olacağı için A-340 mürettebatının tek tip çorap anlayışına ihanet etmeden birlik ve bütünlük mesajı vermiş.
***
- Yürüyüş: Tanıdık Rifat. Kendinden emin, rahat, ritmik. Ellerin cepte olması ise onun gazetecilikteki bağımsızlık ruhunu tam olarak yansıtıyor.
SANAT
A-340 PİYANO RESİTALİNİ ‘MAŞALLAH’ DİYEREK DİNLEYEN GAZETECİ KİM
ERSOY Dede, Cumhurbaşkanı’nın bu gezisine katılmadı ama onun sitcom boşluğunu Gazeteciler.com’dan Hadi Özışık doldurdu.
Brüksel gezisinin olayı, Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Turgay Güler’in çaldığı piyano olmuş.
Gazetecilerin kaldığı otelde onu piyano çalarken gösteren video Gazeteciler.com’a kondu.
Çaldığı parçaya baktım...
Ferdi Tayfur’un “Emmioğlu” şarkısı. Damardan arabesk piyanoya da iyi gitmiş vallahi...
Turgay Güler piyano çalarken, dinleyen gazetecilerden birinin iki defa üst üste “Maşallah” demesi de dikkati çekiyor.
Bu gazetecinin kim olduğunu merak ettim ve araştırdım.
Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak’mış...
Nazar değmesin inşallah...
Paylaş