Paylaş
YANİ şimdi siz Cumhurbaşkanı’nı destekleyen bir insan olsanız...
Sevdiğiniz, taptığınız Reis, bir kısım sanatçıyı iftar yemeğine davet etse...
Bazıları orada sahura kadar kalıp sıcak bir ramazan muhabbeti yapsa... Merak etmez misiniz Allah aşkına...
* * *
Reis onlara neler dedi, onlar Reis’e neler anlattı...
Kim iftara hangi elbiseyle gitti, kaçı oruçluydu...
Reis’e en muhabbetlisi hangisiydi, hangisi daha mesafeli duruyordu...
En erken kimler ayrıldı, sahura kimler kaldı...
* * *
Alın bakın Saray medyasına...
Adamlar Saray’a prestiji getirecek böyle bir geceyi bile doğru dürüst anlatamıyor yahu...
* * *
Gazeteyi yapanlar beceriksiz...
Köşe yazarı dersen, ramazan bile demeyip, Aydın Doğan’a ağzına gelen küfrü edip, iftira atma şehvetine kapılmış.
Hepsi yılın yalakası finişini birinci bitirme telaşında...
Saray’daki iftar masasından onlara bir kap mama bile çıkmaz...
* * *
Kaliteli magazin nedir, bu ülkede en iyi bilen insanlardan biri olan Cengiz Semercioğlu dün Kelebek’te ne güzel yazmış havuz ve Şems medyasının sefaletini...
Yahu arkadaş, patron her tür platonik aşkı biliyor ve o aşkı, ta şurasından sarsılarak hissediyor, yaşıyor da, sen magazin aşkından niye bu kadar bihabersin...
* * *
Sabah havuzunun gerçek patronu kimdir bilmediğim için bildiğim patrona sesleniyorum.
Şems Patron...
Platonik arkadaşım...
İnan olmuyor bu adamlarla...
Vallahi de olmuyor, billahi de olmuyor...
Bunlar ne siyaseti biliyor, ne ekonomi gazeteciliğini, ne spordan anlıyor, ne de magazinin M’sinden...
Eski mahalle futbolu diliyle konuşursak, bildikleri tek şey, “Ayıcılık...”
Olan Saray’ın itibarına, bir de, senin damperli kamyonlarla döktüğün paraya oluyor...
* * *
Patron sana bir teklifim var...
İzin al Aydın Bey’den, ben bir süreliğine gelip halledeyim şu işi...
Söz bir süre yapıp, sonra anahtar teslim dükkânı işinin ehli genç bir ekibe bırakacağım...
Saray’ı destekleyenlere naçizane bir tavsiyem var
-ARKADAŞ, bunlar adam oluncaya kadar bizim mahallenin gazetelelerini oku, televizyonlarını seyret..
Vallahi Cumhurbaşkanı’nı daha iyi tanıyacaksın, onun hakkında daha doğru dürüst haber alacaksın,
muhtemelen daha çok da seveceksin...
Kıssadan hisse...
Taşıma suyla havuz dolmuyor...
Dolmayan havuz çabuk kirleniyor...
Kirlenen havuzun da dibi görünmüyor...
Son söz: Reis’ini seven medyasının dikenine katlanır dersen...
O da senin bileceğin iş...
Ona da dikkat et, hiç olmazsa vicdanına batmasın...
Beş günlük tatilin ağır hasar raporu
-BİR: Sakın ola ki, “Yaz geldi, günde 2 saat yüzüyorum, öyleyse yiyebilirim” zannetme...
Unutma ki: Su uyur, kilo uyumaz...
* * *
-İKİ: Sanma ki, teknedeki arkadaşın ramazan dolayısıyla içmediği, sen de içtiğini 2 kadehe indirdiğin için hamur işi serbest...
Unutma ki: Günde 2 saat yüzdüğün o su var ya o uyur, belinin çevresindeki yağ uyumaz...
* * *
-ÜÇ: Sanma ki, yaptığın spor platesi sayesinde hâlâ fit gibi görünen gövden kilo almamış...
Unutma ki: Siluet uyur, kilo uyumaz...
* * *
-DÖRT: Aynaya bakıp sanma ki, elastik kumaştan jean’in içine girdiğin için kilo almadın,
Unutma ki: Ayna uyur, fotoğraf uyumaz...
* * *
Arkadaş netice:
Beş günlük İon Denizi seferinden 3 kilo alıp döndüm...
Elastik jean’im ve ayna hâlâ yalan söylüyor ama hem tartı, hem fotoğraf acı gerçeği yüzüme Osmanlı tokadı gibi çarpıyor...
* * *
Yetiş Osman Hocam...
Mağdurum...
Şu mübarek Şeker Bayramı haram oldu bana...
“Hayır onun adı Ramazan Bayramı” diyenlerin yüzlerindeki soğuk içilmiş intikam şerbetinin kokusunu ise vallahi ta buradan alıyorum...
Tatil raporu 2: İnsanın yapmadan duramayacağı hataları var mıdır
-HANDE ALTAYLI: Son romanı “Delice”yi çok sevdim.
Romanda gördüğün eksik şu: İnsan daha çok Kuzey Ege tasviri bekliyor.
Arka kapaktaki şu söze ise bittim:
“İnsanın yapmadan duramayacağı hatalar vardır.”
İyi ki var ve yapmadan duramıyoruz.
Yoksa hayat çok kuru olurdu.
-ÖZLEM AVCIOĞLU: Instagram’da en keyifle takip ettiğim insanlardan biri.
Gittiği yerlerden müthiş fotoğraflar çekiyor ve koyuyor.
-SHAKESPEARE: Romeo Juliet’i yeniden okudum.
Bin kere daha okusam, yine aynı keyfi alırım, aynı duyguları yaşarım.
-PROKOPIUS: “Bizans’ın Gizli Tarihi” kitabını yıllar sonra yeniden okudum.
Aman Allah’ım, 6’ncı yüzyılda bu kadar başarılı bir saray entrikası ve magazin nasıl yazılmış...
Haaarika...
Galiba, “Games of Thrones” dizisinin esin kaynağı bu kitap.
Paylaş