Muhafazakâr kardeşim bunları sana da bağırta bağırta giydirecekler

HANİ o siyah takım elbise, kravatsız gömlek, üç günlük sakalla gezen yeni muhafazakâr arkadaş var ya...

Haberin Devamı

Yeni damat Alişan tarzı yani...

*

Muhafazakâr kardeşim bunları sana da bağırta bağırta giydirecekler

Sıra ona da gelecek ama ona en son soracağım.

Önce öteki erkeklere soruyorum.

Yukarıda gördüğünüz elbiselerden kaçını giyebilirsiniz...

*

Sonra kadınlara...

Eşiniz, sevgiliniz veya arkadaşınızın bu elbiselerden hangisini veya hangilerini giymesi hoşunuza giderdi...

*

Vazgeçtim...

Siyah takımlı, muhafazakâr ağır abime sormayacağım... Zamanın ruhuna yatıp, “Hadi leynnn” diyeceğine kendim kadar eminim...

*

Ammaaaaa...

Maazallah bugünlerde onlardan birine rastlarsam, vallahi şunu söyleyeceğim:

“Karizmayı siyah tektipten ibaret sanan ağır abim... O kadar emin olma...”

Bil ki kaçış yok...

Haberin Devamı

Bir gün sana da giydirecekler bu elbiselerden birini...

Bağırta bağırta giydirecekler...

*

Ve birden göreceksin ki...

Sen de özgürleşmişsin...

Sen de kurtulmuşsun, zamanın bu gri, gıpgri ruhundan...

DANDY’LERİN 2010 PİTTİ  UOMO MEYDAN ZAFERİ

BİZ erkeklerin ne giyeceğine, 3-4 yıl önceden “Pitti Uomo”da karar verilir.

Pitti Uomo dünyanın en büyük erkek giyim fuarı.

“Pitti” kelimesinin karşılığını bulamadığım için bunu “Pitti erkek” olarak çevireceğim.

Her yıl İtalya’nın Floransa şehrinde yapılır.

Burası “maskülen giyimin Kâbe’si”dir...

Her yıl 25 bine yakın alıcı, iki-üç yıl sonra giyeceğimiz türden binlerce erkek elbisesini görmek üzere buraya gelir.

Bu yıl 91’incisi yapılan fuar aslında alıcıların, “Fortezza Basso” dedikleri kalenin içinde “kapalı kapılar ardında” geleceği satın aldıkları yerdi.

Ancak 2010 yılında bu geleneksel fuarda büyük bir devrim oldu.

O yıl birtakım genç ve marjinal tasarımcılar, Fortezza Basso’nun dışında alternatif bir fuar yarattılar.

Ve buna tuhaf bir isim taktılar.

“Pitti Peacock...”

Yani “Pitti Tavuskuşu”...

Artık her yıl onların da sokak defileleri, şovları var.

Yani muhafazakâr arkadaşım.

Senin için kötü haber şu:

Artık modanın anahtar kelimesi “erkek” değil “tavuskuşu”...

Ama sana bir de iyi haberim var.

Erkek tavuskuşu...

Haberin Devamı

Diyeceğim, hadi yine yırttın...

Erkek erkek gezeceksin şatonun dışında...

 

BEN BU ALTIDAN KAÇINI GİYERİM

 

KENDİ tercihimi söyleyeyim.

Bu 6 elbiseden dördünü rahatlıkla giyebilirim.

Ama tavsiyem siz de kalıplarınızı kırmaya hazırlanın...

Erkek giyiminde gidişat bu istikamet..

Yani “Dandy giyim tarzı”...

Artık uyum kavramı kalkıyor.

“Uyumsuzluk en güzel uyumdur” anlayışı hızla gelişiyor.

Dünyanın en önemli trendi, kültür ve sanat dergilerinden “1843” geçen nisan-mayıs sayısının kapağını “Dandy” trendi konusuna ayırdı.

Bu arada erkek giyiminde, pantolon-ceket-gömlek-tişört-kazak beşgenini bir türlü aşamayan modanın muhafazakârlarına “Siz bile hazır olun” tavsiyesinde bulunuyorum.

Haberin Devamı

“Men in Black” gidiyor, onlar geliyor...

Ve ben size iyi haberi size Floransa’dan veriyorum...

Rönesans’ın kalbinden.

Muhafazakâr kardeşim bunları sana da bağırta bağırta giydirecekler

KILAVUZ

BASKI GÜNLERİNDE AYAKTA KALMANIN ETKİLİ YOLLARI

DÜNYA baskıcı bir muhafazakârlık rüzgârına kapıldı.

Kendini bu baskı altında mı hissediyorsun...

Dört bir yandan gelen otoriter soğuk hava akımı derine mi işliyor...

İşte sana ayakta kalmanın yolları.

- Sadece senin ve birkaç arkadaşının yaşayacağı bir vaha veya köy kur, oraya iltica et.

- Televizyondan, özellikle de haber televizyonundan uzak dur. Çünkü kime baksan, neyi açsan o var.

Yani o otoriter iklim...

-Unutma... Senin en büyük kara gün dostun, Blutv, Netflix ve YouTube’dur. Özellikle geceleri oraya sığın.

Haberin Devamı

- Bütün TV kanallarında aynı anda soğuk hava haberleri başlayıp bitinceye kadar streaming müzik platformlarında “yeni çıkanlar” başlıklarına sarıl.

“Benim vaham”, “Benim köyüm”, “Benim mahallem” adlı playlist’ler hazırla.

- İmkânın varsa sık sık demokratik bir ülkeye geçici olarak iltica et. Biraz nefes al ve dön.

Zamanım yok diyorsan, yarat.

- Arkadaş ve aile sohbetlerinde o malum konu açılınca hemen kapatmaya çalış. Onlar ağızlarını kapatmıyorsa, sen kulaklarını kapat, “Lololololoo” diye gürültü yaparak duymamaya çalış.

- Hiç unutma, bazen devekuşuluk, akıl sağlığını kurtarmanın en etkili yoludur.

- Veya en iyisi, en etkili yolu seç.

İçine kapanma, dışarı açıl. Daha adil, daha az sıkıcı, daha özgür, daha demokratik bir toplum için demokratik yoldan mücadeleni ver.

 

Haberin Devamı

TÜRK ŞARKICILAR KÜRESEL ALGORİTMALARI ALTÜST ETTİ

Muhafazakâr kardeşim bunları sana da bağırta bağırta giydirecekler

BU hafta Spotify, Apple Music, Deezer, Fizzy gibi streaming müzik platformlarında çok ilginç bir gelişme var.

Spotify Türkiye Top 50 listesindeki şarkıların 20’si Türk şarkıları.

Ne var bunda diyeceksiniz... “Burası Türkiye...”

Hayır öyle değil.

Bu müzik platformlarının listelerini kişiler değil, algoritmalar hazırlıyor.

Yani bir şarkının listedeki yerini indirilme, tıklanma sayısı belirliyor. Bu da bütün dünyada streaming müzik listelerini neredeyse birbirinin aynısı haline getiriyor.

Neredeyse bütün listeler Amerika kökenli şarkıların egemenliğinde. Ve ülkelerin yerel sanatçılarının bu listelere girmesi çok zor oluyor. Bu hafta bunun iki istisnası var.

Türkiye ve İspanya...

Her iki ülkenin listesinde de 20’ye yakın yerli sanatçının şarkısı var. Tabii ki bu özel haftanın bir nedeni de Tarkan...

50 şarkılık listeye 7 şarkısı girmiş.

HANGİ TARKAN ŞARKILARI LİSTEDE

- ALGORİTMALARIN birincisi “Yolla”...

Benim birincim ise “Beni Çok Sev”... Tarkan’ın Spotify Türkiye Top 20’sindeki şarkıları şunlar:

1- Yolla

8- Beni Çok Sev

26- Ceylan

27 - Çay Simit

31 - Çok Ağladım

47 - Kedi Gibi

49- Ben Seninim

YUNANİSTAN’DA SADECE BİR YUNAN ŞARKISI

YA ötekiler..

- Mesela Yunanistan’ın Top 50 listesinde sadece bir Yunan şarkısı var.

O da 28’inci sıradaki Marina Satti’nin “Mantissa” isimli şarkısı.

- Çok güçlü bir müzik geleneği olan İtalya’da sadece 7 İtalyan şarkısı var. Onların çoğu da “hip hop” tarzında.

- Keza Fransa... 13 Fransız şarkısı var ama neredeyse tamamı varoş çocuklarının söyledikleri “hip hop” şarkılar.

- Beethoven, Bach ve Wagner’in Almanya’sı ise sadece 4 Almanca şarkı ile temsil ediliyor.

Onlar da “hip hop”...

 

Yazarın Tüm Yazıları